Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Ağustos '12

 
Kategori
Aşk - Evlilik
 

Ahlaksal olay yoktur, yalnızca olayların Ahlaksal yorumu vardır

Ahlaksal olay yoktur, yalnızca olayların Ahlaksal yorumu vardır
 

Her bakışa inat ona, kendinize, hayata sarılın


Erkeğin aldatma vakaları üzerine epeyce araştırmalar ve spekülasyonlar yapılmaktadır. Kadının aldatması biraz gizli kalmaktadır. Çünkü kadın erkek gibi bunu bir övünme veya "skor" meselesi haline getirmez. Erkek "ne kadar erkek" olduğunu "beraber olduğu kadın sayısının çokluğuyla" ölçer. Kadın istisnalar hariç tek bir erkeğe bağlanır. Onun "skor" derdi yoktur. O duygu, sevgi, aşk sonra da sex arar. Saygı onlar için olmazsa olmazdır. Belki de ondan bu cins erdemli insan kavramında bir adım öndedir. Erdemli insan olmak ve erdeme sahip olmak tam ve kamil insan olmak için insanın kendini bilgiye, aşka, hakikate adamış olup kendi varoluşunun engin sırrına erişmiş olması demekse ve bu yüzden insanın erdemli olması için yapması gereken en önemli şeyin yaşam içinde hakikate kendini vermek ve onun berrak tecellesine yer açabilmek için nefsin önyargı, ego zaaf izlerini yok edebilmekse bunun karşısına tanıdığım kadınları yazabilirim. Beni yetiştiren kadınlar benim yazacağım isimler sizde düşünün bakalım kimler bu rütbeye erişmiş hayatınızda. Erkeklere erdemsiz dediğim yok sinirlenmeyin. Benim sözüm aldatan erkeğe hı birde aldatıyor diyen erkeğe evet bu gurubu da erdemsizlere alıyorum.

Sadece 'hissettim' kelimesine sığınıp tüm ayrıntıları kadının aleyhine delile çeviren erkeği alırım bu gruba neden mi? Kadın bunu utanç meselesi yaparda ondan. Onun için bu onur kırıcı bir davranıştır. Başarı skoru değil rezillik skorudur. Kim hak etmediği olayla yargılanmak ister kimse ama konu bu erdemsiz davranışsa kadın hiç istemez.  Peki, erkek niye bu duygulara kapılır. Ben bunu bir nevi özgüven eksikliği olarak değerlendiriyorum. Güçlü bir kadın gördün mü karşısında açılıyor sinyaller. En başta kadını ona çeken duygu daha sonra  karalanmaya başlanan nokta oluyor. Ne şanslıyım diye düşünmek yerine iftira zincirlerini halkalarla büyütüyor. 'Hissediyorum' kelimesi arkasına saklanılan halkalar bunlar. Güven problemi yaşıyorum, paronayım diyemiyor. Ne olursa olsun karşı taraf bir kadın ve kırılıyor gururu kendini kötü hissediyor. Kadında aslında sırf bu konuma gelinmemesi için çabalıyor karşısındaki erkeğe yenilik getirmek için baktı olmuyor pes ediyor. Sadece aydınlanma eylemine son vermek için pes ediyor sevmeye pes değil bu. Dedim ya kadın sevgi, aşk sonra da sex arıyor sadece diye. Yan yana nefes almak ona mutluluk veren. Bu duyguları yaşayan kadın suçlamalara maruz kalınca işte o naif konumundan sıyrılıp sinirleniyor, bağırıyor, çağırıyor belki de erdemli davranıp sadece yazıyor, çiziyor... Nıetzsche'nin sözü bu durumu tam açıklıyor aslında,  "Ahlaksal olay yoktur, yalnızca olayların ahlaksal yorumu vardır." Günümüzde öyle olaylar ahlaksız yorumlara kurban gidiyor ki bu sözü tüm kafe, restoran aynasına yapıştırsak yeridir.

Aldatma eyleminin çok basit olduğu yaşadığımız düzende atladığımız birşey var ki duygusal bağı bitirmek de, boşanmak da bir o kadar kolay ama erdemli birey olmak hiç kolay değil. Hayatınız boyunca karşınıza çıkan insanların bu erdem duygusuna erişmiş olmalarını diliyorum...

 
Toplam blog
: 17
: 364
Kayıt tarihi
: 31.07.12
 
 

Milliyet gazetesi haber araştırma servisinde muhabirlik yapıyor. 'Mağdurun yanında Damla' esp..