Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Aralık '09

 
Kategori
Sosyoloji
 

Ahmet Davutoğlu'nun vize tutkusu

Ahmet Davutoğlu'nun vize tutkusu
 

Kaynak: milliyet.com.tr


Öğrendiğimize göre dün ''Brüksel’de düzenlenen Hükümetlerarası Konferans (HAK)'ta '' Türkiye, vize muafiyeti konusunda tonunu yükseltip “çifte standart uyarısı” yaparken, AB de Ankara’dan geri iade anlaşmasını imzalaması başta olmak üzere bazı şartları yerine getirmesini'' istemiş bulunuyor.


Bu konudaki gelişmeleri çoğumuz biliyoruz. Sürekli olarak kendimizi düşündüğümüz için AB ülkelerinin vize vermek konusundaki titiz davranışını, konsolosluklar önündeki insanlık dışı uygulamaları ve zaman sömürüsünü aşağılamak da hakkımızdır. Oysa gerçeklere biraz da genel geçer durumlar çerçevesinde bakılmasında yarar vardır.

Vize adlı polis sorşturması kalkınca ne olur? Bana göre TÜRKİYE'de olduğu gibi Avrupa da TÜRKİYE kökenli(!) suçlulardan geçilemez. Kaliteli ürün, standartlara uygunluk, hayali ihracatı önleyici bürokratik işlemlerin sağlamlığı, uyuşturucu kaçakçılığı ile araçlarda kaçak işçi kaçakçılığının önlenmesi gibi çoğu konuda olduğu gibi bu konuda da AB haklı.

BRÜKSEL'deki toplantılara katılan ve makamına yeni yeni ısınmaya başlayan Ahmet DAVUTOĞLU ''Sırbistan, Karadağ ve Makedonya’ya vize muafiyeti getiren Avrupa Birliği’nin (AB), müzakere sürecinde olan Türkiye’ye bu hakkı tanımaması'' konusundaki rahatsızlığını dile getirmiş. Yıllardan bu yana ilk olarak AB ile başlatılan müzakereler sürecinde KOPENHAG caddelerinde çevrecilerin yükselen tepkilerine de bağlı olarak ''çevre'' konusundaki görüşmelerde Bakan Ahmet DAVUTOĞLU:

“Tüm bu kriterleri yerine getirdikten sonra AB’nin Türkiye’ye vizesiz seyahat politikasını uygulamaması için hiçbir mazeretinin kalmayacağını düşünüyoruz. Teknik koşullar yerine getirildikten sonra da vize kalkmazsa bunu çifte standart olarak göreceğiz” (Milliyet 21.12.2009) diyerek, serzenişte bulunmuş.

Bazı çıkışlarından dolayı aşırı hoşgörülü ve romantik bulduğum DAVUTOĞLU Batı Balkan Ülkeleri'ni kıskanmasın. O ülkelerin suç oranlarını biliyor mu Sayın Bakan? O ülkelerdeki kişiliklerin özellikleri ile yutdışına giderek çalışmak isteyen bizim kişiliklerimiz arasında ne gibi karşılaştırılmalar yapılması gerektiği ise başlı başına bir sorun olsa gerek. Gezdiğim için biliyorum o ülkelerin yurttaşları kentlileşme uyumu bakımından tam bir Avrupalı.

Önce kendimize bakalım aynada. TÜRKİYE suç oranları yanında suç işlemede kullanılan aletler bakımından sanırım dünyanın en önde gelen ülkelerinden birisi durumunda olsa gerekir. Ne yazık ki bu konuda da elimizde kamuoyunun paylaşabileceği hiçbir bilgi, hiçbir karşılaştırılabilir döküm yok! Tek bildiğimizTÜRKİYE hapisanelerinin doluluk oranlarının en yüksek düzeyde olduğudur. Bu konudaki eğitim, kişilik, refah ve ahlak içerikli nedenler ortadan kaldırılmadan ne ülkemiz huzur bulur ne de kapısına yüz sürülmeye çalışılan Avrupa gerekli tavizleri verir. Kimse kimseyi aldatmasın. Nerede olur ise olsun suçluların da eğitimsiz kişilerin de başıboş dolaşımı engellenmeli.

Öncelikle TÜRKİYE'deki kentlerden, beldelerden, okullardan başlamalı işe. En küçük beldelerde bile yeni yeni suçların türemekte olduğunu bilenimiz var mı? Silahlı ve molotof kokteylli terör odaklı gelişmeleri önlemede ve suç işlemedeki caydırıcılıkta da sınıfta kalıdığımız ortada iken AB'ye serzenişte bulunmak hiç de gerçekçi değil bana göre. Ne olur Avrupa'yı da kirletmeyelim...

 
Toplam blog
: 570
: 1034
Kayıt tarihi
: 14.09.08
 
 

1974'te H.Ü. Sosyoloji ve İdare Bölümü'nü yüksek lisans tezi ile bitirdim. 1976 yılında yapımcı y..