Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Mayıs '08

 
Kategori
Otomobil
 

Aile araçlarına uzun bir yolculuk...

Aile araçlarına uzun bir yolculuk...
 

Citroen C4 Picasso: Bir Numara...


Aile araçlarından kastım, en az 7 kişilik MPV sınıfındaki araçlar. Hiç MPV sınıfında bir araç kullanmadım. Ancak çoğunu yakından inceleme fırsatı buldum. Sizlere, yaptığım uzun inceleme ve detaylı araştırmamın yorumlu raporunu sunacağım...

Birçok otomobil üreticisi, Türkiye'deki aile kavramının çok iyi olduğunu ve Türkiye'ye bu konu da yatırımların artırıldığını söylüyor. En son Renault'un yöneticilerinden birinden duymuştum, buna benzer bir ifade. Amerika ve Avrupa'da aile kavramının iyi olmadığını görmeniz için orada bulunmanız gerekmiyor. Filmlerde kendini gösteriyor, bu ayrıntı...

Neyse, konumuza dönelim: MPV sınıfına giriş yapıyoruz...

MPV sınıfının en iyi aracı olarak İngiliz 'Auto Express' dergisi Citroen C4 Picasso'yu seçmiş. Peki Neden? İncelediğim araçları tek tek listeleme niyetindeyim...

Citroen C4 Picasso: Bir numara...

1.6cc, 110 HP bir HDİ(dizel) motora sahip. Otomatikleştirilmiş 6 ileri vites bulunuyor. Vitesin, direksiyonun üstünde bulunması da, bir artı sayılabilir. Sınıf arkadaşları gibi 4 silindire sahip. Ancak hem 1.6cc gibi ağırlığına göre küçük bir motora sahip, hem de otomatikleştirilmiş(tiptronik) vitese sahip aracın pek de hızlı kalktığını söyleyemem. 'Aile babası kullanacak, hızlı kalkışa ne gerek var.' diyebilirsiniz. Ancak ben katılmıyorum. Yani, tabii ki istemeyen olabilir. Ancak benim babam, hızlı kalkmayan arabaların satış fiyatına dahi bakmaz. Ben de kalkışta hem zihnimdeki iyi düşünceleri hem de 'ağzımı' bozmadan aracı kaldırmak isterim. Daha önce test ettiğim araçlar hakkında bilgilere de makalelerim arasında rastlayabilirsiniz. Bu makalelerde 'sitem içinde olduğum' hemen göze çarpar.

Neyse, araca dönelim. Öncelikle kesinlikle aile aracı. Üçüncü sıra koltuklar çok kolay bir şekilde açılıp-kapanabiliyor. Sınıf arkadaşlarında birazdan da inceleyeceğiz: bazı araçlarda üçüncü sıra koltukları sanki kullanılmamak üzere eklemişler. Küçük ve kullanışsız yaparlar. Ancak C4 Picasso' da öyle değil. Rahatça kullanılabilir. Aracın heryeri 'gözlerle' dolu. Elinizi her attığınız yerde, bir çekmeceye dokunabilirsiniz. El freni standartları zorlamış. Orta konsola bir tuş konulmuş. El freni bu tuş ile aktif-pasif işlemlerini yerine getiriyor. Ortada vitesin olmadığını da söylemiştik. Ancak tüm bu 'mükemmelliğe' karşılık daha cüzzi bir fiyat belirlenebilir. Elbette Türkiye şartlarında bu çok zor. Çünkü araçlardan alınan ücretin hiç küçümsenmeyecek bir bedelinin vergilere gittiğini biliyoruz...

Toyota Corolla Verso: Japon teknolojisinin uğramayı unuttuğu bir otomobil...

İç hacim olarak normal bir aile arabası diyebiliriz. Ancak az önce de belirttim; bazı üreticiler üçüncü sıra koltukları sanki kullanılmaması için eklemişler. Toyota'da bunlardan biri. Diz mesafesi yok denecek kadar az. İkinci sıra koltuklar öne çekilebiliyor. Ancak bu kadar uğraştırıcı bir mesele olmaması gerekiyor. Ön konsol sade ama hoş bi görünümde. Araçta anahtar sistemi bulunmuyor. Küçük bir 'kart' diyebileceğimiz alette çalışıyor, araç. 1.6cc, 1.8cc ve 2.2cc motor seçeneklerine sahip aracın 1.6cc motor seçeneği en çok verso listesinde. 1.6cc'lik modelde sadece düz vites bulunuyor. Ayrıca şunu da belirteyim, Toyota yine yapmış yapacağını. Örneğin 1.6cc Verso'yu ele alalım. 3 seçenek var. Class, Comfort, Elegant. Class versiyonu 2008'de eklendi. Daha önceki yıllarda 2 seçenek vardı. Comfort modelde dahi standart donanım çok az. Class versiyonda daha da az. Japon üreticilerin takıntılarından biri, bu. Toyota yıllarca otomobillerine klima koymamıştı. Çeşitli bahaneler ileri sürmüştü. Ben Nissan da kullandım. İkisinin de Japon olmasına karşılık, Nissan için enfes diyebilirim. Şu anda satışta olan Primera'larda da standart donanım gerçekten ilgi çekici. Ancak sadece Corolla Verso için değil, Avensis dahil tüm Toyota modellerinde aynı sorun var.

1.6cc'de 110 HP bulunuyor. 1.8cc'lik model, benim dikkat ettiğim kadarıyla otomatik vites. Toyota dizelde ilerleme aşamasında. Yeni Corolla'lar da 1.4cc 90 HP'lik dizel motor bulunuyor. Ancak Corolla Verso'lar da bu seçenek yok. 2.2cc'lik bir dizel motor bulunuyor, Verso'da.

Otomatik Vites versiyonun bulunduğu 1.8cc Elegant'da, vites kutusu gerçekten güzel dizayn edilmiş: Scenic gibi sırıtmıyor.

Renault Scenic & Grand Scenic

Öncelikle Scenic hakkında biraz yorum yapacağım. Scenic sadece 5 kişilik versiyon ile üretiliyor. Çünkü ağabeyi Grand Scenic onun 'aile aracı' olma amacını yerine getiriyor. Scenic'de motor gamı oldukça geniç gibi görünüyor. 1.5cc 100 HP dizel, 1.5cc 80 HP dizel, 1.6cc 115 HP Düz Vites, 1.6cc 115 HP Otomatik Vites ve 2.0cc 136 HP Otomatik Vites olmak üzere 5 motor seçeneği bulunuyor.

Aracın içinin o kadar ferah olduğunu söyleyemem. Elbette C4 Picasso kadar ferah olması beklenemez. Ancak sanki Verso'dan küçük gibi geldi. Aslında iç hacim boyutlarında pek fark yok. Yanlız otomatik viteste, vites kutusunu beğenmedim. Sizin de pek beğeneceğinizi zannetmiyorum. Vitesin neredeyse tüm MPV sınıflarında olduğu gibi yukarıda. Ancak oldukça kaba. Ve göz zevkimi yıkıp geçiyor...

Dizel versiyonda motor sesinin yüksek olması beni şaşırtmadı. 1.5cc gibi küçük bir motora sahip olmasına rağmen, gayet yüksek ses çıkarmasını biraz yadırgasam da, normal. Aslında yeni jenerasyon dizel motorlarda, sese önem verilmeye başlandı. Ancak motor sistemleri tabii ki maliyeti arttırıyor. Örneğin bir BMW 530 dizelde böyle yüksek sesi bulamazsınız. Dediğim gibi maliyet meselesi...

Scenic'in ağabeyi Grand Scenic'i inceleme fırsatı bulamadım. Ancak bir araştırmalarımdan faydalanarak birkaç unsura değineceğim. Grand Scenic'de 3 motor seçeneği bulunuyor: 1.5cc 100 HP dizel, 1.6cc 110 HP ve 2.0cc 135 HP otomatik vites. Grand Scenic, Corolla Verso gibi değil. Standart donanımı bir aileyi tatmin edecek düzeyde. Hatta öyle ki, opsiyonel donanım pek bulunmuyor. Ayrıca Grand Scenic, kardeşi Scenic'den biraz daha uzun. Üçüncü sıra koltuğun ise gayet rahat olduğu söyleniyor. Diz mesafesinde sorun yaşayanlar olmuş. Ancak Verso kadar olmadığı da duyumlarım arasında...

Opel Zafira: Cazibesine kapılacaksınız...

Halk arasında ismi en çok bilinen aile aracı olma niteliğinde. Yeni tasarımıyla da gerçekten göz dolduruyor. Ön konsolu ise göz zevkimi tetiklemeye yetiyor. 2007'ye kadar en çok tercih edilen motor seçeneği 1.6cc idi. Ancak 2007'den sonra 1.9CDTI versiyona da ilgi arttı. 1.6cc ve 1.8cc modellerinde 5 ileri, 1.9cc ve 2.0cc modellerinde 6 ileri vites bulunuyor. İç hacmi, kesinlikle bir aile otomobili olduğunu kanıtlıyor. C4 Picasso'dan sonra ikinci sıraya geçebilir, belki. Ancak Ford S-Max, çok ezeli bir rakip. Birazdan onu da inceleyeceğiz.

Yerinden kalkma süresi hiç de tatmin edici değil. Katran, tüm motor seçenekleri gözönüne aldığımızda ortalama 12, 5 saniyede 100 kilometreyi görüyor. OPC(Opel Performance Control) versiyonunu saymıyoruz tabii ki... OPC versiyonunda 7.8 saniyede 100 kilometreyi görebiliyorsunuz. 2.0cc Turbo motor, zaten bu model için geçerli. 2.0cc motora nasıl 240 HP yerleştirmişler, halâ merak konularım arasında...

Kısacası bir ailenin beklentilerini karşılayabilecek bir otomobil. Ancak Opel'lerde farklı bir unsur da göze çarpıyor. Zafira da diğer Opel'ler gibi cimri diyemem. Aslında birkaç yıl öncesine baktığımızda, bu oran çok düşük: 9 lt/100km. Ancak günümüzde 5 litre harcayan otomobiller üretiliyor. Gelenekçi değil, yenilikçi olmayı tercih edenlerdenim. Yeni teknolojilerin derhal kullanılması gerektğini düşünüyorum...

Ford S-Max: Gözünüz kalacak...

Ford, C-Max ile biraz aile araçlarına yönelmeye çalıştı. Amerikan araçlarının sağlamlığını zaten biliyoruz. Ancak bir de vahşi cazibe eklenince, şüphesiz hayallerinizin doruğuna ulaşacaksınız...

Aracın 'tek' motor seçeneğine sahip olması ilginç. Sadece 2.0cc TDCI(dizel) motor seçeneği var. Ve 6 iler otomatik vites bulunuyor. 4 silindire sahip motor 140 HP'lik bir güç besliyor. Üçüncü sıra koltukların, diğer koltuklardan farkı yok gibi. Diz mesafesinde dahi çok küçük bir fark var. Japonların elinde olduğu bilinen 'teknolojik altyapılar', bu araçta aslında 'Amerikanların' ne kadar teknolojiye düşkün olduğunu kanıtlıyor. Öncelikle güvenlik en üst seviyede. 5 yıldızlı güvenlik raporu alan S-Max, 2007 yılında Car of The Year(Yılın Otomobili) ödülüne layık görüldü.

Araçta opsiyonel donanım çok az. Krom kaplı kolları da benim göz zevkime hitap ediyor, aslında. Aslında Citroen C4 Picasso ile kardeş sayılabilir. Çünkü Citroen, Fransız olarak bilinse de Kuzey Amerikalı diye anılıyor. Ancak asıl memleketi Fransa. Ford'un kurucusu Henry Ford ise aslında İrlandalı. İrlanda'dan Amerika'ya göç edip, vatandaşlık alıyor ve şirketlerini kurmaya başlıyor...

Dış tasarımında gerçekten gözünüz kalabilir. Aracın fiyatı biraz yüksek. Hatta C4 Picasso'dan dahi pahalı. İkisi arasında tercih yapmam gerekse, çok uzun bir süre düşünmek zorunda kalırdım. Bazı modellerinde hafızalı elektrikli koltuk sistemi bulunuyor. Elektrikli koltuk artık yaygınlaşmaya başladı. Ancak hafızalı koltuk, MPV sınıfına göre lüks sayılabilir...

Sonuç olarak Ford S-Max ile Citroen C4 Picasso'yu ayrı bir kategoride baştan aşağı, tüm özellikleriyle, inceleme kararı aldım. Her ayrıntısına o makalemde değineceğim.

Dacia Logan MCV: Fransız olduğunu anlayamazsınız...

'Fransız otomobilleri' deyince aklınıza ne gelir bilmem. Benim aklıma güvenlik gelebilir. Ya da tasarım. Bunların hiçbiri Logan MCV'de bulunmuyor. Fiyat-performans-zevk üçgeninde konuşacak olursak, rakiplerini tercih etmenizi tavsiye ederim. 7 koltuklu versiyonu da bulunan ve aile aracı ile Cargo araç anlayışını birleştirme amacı güdercesine bir çizgi izleyen Dacia, Renault ile aynı motoru kullanıyor. Öyle ki; sahibi de Renault, zaten...

1.5cc dizel, 1.6cc benzinli versiyonu bulunan Logan MCV, donanımsal olarak pek desteklenmiş gibi gözükmüyor. Güvenliğinden de endişe duyuyorum. Neredeyse Corolla Verso ile aynı fiyata sahip Logan MCV, aslında piyasaya çıktıntan sonra fiyatta sürpriz yaptı. Avrupa'da 8 Bin Euro'ya satılan araç, burada 7 kişilik versiyonu 30 Bin YTL civarında... Belki taksiler için uygun bir araç olabilir. Zaten Logan sedan, taksi olarak kullanılan bir modeli...

Sonuç: Tercih sizin...

Elimden geldiğince birkaç modeli irdelemeye çalıştım. Az önce de belirttiğim gibi: Ford S-Max ve Citroen C4 Picasso'yu farklı bir makalemde daha ayrıntılı inceleyeceğim. MPV sınıfı ile araştırmaya girdim. Sıra sedan otomobillerde...

Başka bir makalemde görüşmek dileğiyle...

Saygılar, sevgiler...


 
Toplam blog
: 89
: 3439
Kayıt tarihi
: 10.11.07
 
 

Tesekkurler ..