Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Nisan '09

 
Kategori
Siyaset
 

Akbük'deki tahtaravelli

Akbük'deki tahtaravelli
 

30 Mart günü Didim ilçesinin Akbük beldesinde yeni belediye başkanı MHP’li Halil Başaran’dı.

3 Nisan günü Didim İlçe Seçim Kurulu karar verdi: Akbük’ün belediye başkanı CHP’li Erçin Sandalcı oldu.

Derken, 6 Nisan günü Akbük MHP belde binasında davullar çalındı… Aydın İl Seçim Kurulu kararına göre, Akbük’ün belediye başkanı tekrar Halil Başaran oldu…

Halil Başaran mazbatasına aldı.

Belediye başkanlığı koltuğuna oturdu.

Çiçekler geldi, tebrikler kabul edildi. Beyanatlar verildi.

Belediye meclisi toplanıp, başkan vekillerini, encümen üyelerini ve komisyon üyelerini dahi seçti…

Ve hatta… Ve hatta, geçici arıtma tesisinin muhtemel müteahhitleri ile sözleşme görüşmeleri dahi başlatıldı…

Ve sonra, Ankara’dan bir faks geldi…

Faksta, Akbük’ün yeni belediye başkanının Halil Başaran değil, damadı Erçin Sandalcı olduğu yazıyordu.

Yüksek seçim kurulu, il seçim kurulu ile ilçe seçim kurulu kararlarını değerlendirmiş ve Didim ilçe seçim kurulunun doğru karar verdiğine hükmetmişti…

İşin bir diğer ilginç yönü, bütün bu hızlı gelişmeler yaşanırken, Akbük’ün eski belediye başkanı İbrahim Şam’ın, eski başkan vekili ve eski fen memuru ve memuresi ile birlikte tutuklanarak cezaevine gönderilmesiydi…

Akbük’de rüzgârlar her türlü yönden fırtına şiddetinde esiyordu…

Yağmur, sağanak biçiminde ve sürekli olarak yağıyordu.

Toz dumana karışmış, göz gözü, insan insanı görmekte güçlük çekiyordu.

Herkes birbirine soruyordu:

- Neler oluyor?..

Bu sorunun sorulması, fısıltı gazetesinin tirajını tetikliyor; dedikodu ve haber kirliliği ortamı Akbük’ün “mücavir alanı”nı tümü ile kaplıyordu…

Akbüklü yurttaş, sandık başına kadar giderek etkin kılmak istediği iradesinin hayata geçirilmesini [sabır ve tevekkül içinde] bekliyordu.

Akbük’ün sorunları da bekliyordu aynı şeyi…

Arıtma tesisi ve kanalizasyon sorunu,

Geçici arıtma sorunu,

Vidanjörler sorunu,

Sızdırmalı fosseptikler sorunu,

Taş ocakları sorunu,

Kömür ocakları sorunu,

Balık çiftlikleri sorunu,

Su sorunu,

Çarpık yapılaşma sorunu,

Sivrisinek sorunu… Ve tüm diğer sorunlar da bekliyordu aynı şeyi [sabır ve tevekkül içinde…]

Beklenen, demokrasinin en yüksek değerlerinden birisi olan “uzlaşma kültürü” doğrultusunda, hep birlikte sorunların üstesinden gelebilmek ve Akbük’ü, eskiye oranla daha yaşanılır kılmaktı…

Akbük’de huzur bekleniyordu. Sakinlik, sağduyu, verimlilik, başarma azmi ve temiz ve tertemiz bir Akbük!..

İşte, hepsi de, sadece bu kadar…

 
Toplam blog
: 913
: 485
Kayıt tarihi
: 30.01.09
 
 

1942 yılının Şubat ayında Bursa'da (Mehmet Kemalettin'den olma, Emine İffet'ten doğma olarak) dün..