Akıl, kader ve demokrasi oyunu -3

AKIL, KLADER VE DEMOKRASİ OYUNU                  3.

Zaman içinde eğitilen halkın gözü açılıp, ayıktıkça onlar bin bir bahaneyle yine bizi avutup uyutmaya devam ettiler.

Ne kaderi, ne hakkı, ne hukuku, ne adaleti, varsa yoksa kendi hukukları, kendi adaletleri. İşlerine geldiği gibi bir adalet, işlerine geldiği gibi bir hukuk anlayışı nerde görülmüş böyle evir çevir bir hukuk, bir adalet devlet anlayışı, sorgusuz, sualsiz bir yönetim anlayışı, yönetim biçimi. Her gelen bir öncekini karalayıp, üstüne zift çekiyor. Adına da icraat diyor. Kimse anlamıyor ya, o da konuşuyor, diğerleri alkışlıyor.   

Bu işler dedemden beri hep aynı, bu güne kadar değişen hiçbir şey yok. Herkes bildiğini okuyor. Dönüyor dönüyor bir daha okuyor. Halk ezbere alışmış ya, onun için de hiçbir şey fark etmiyor. Ölene kadar beş vakit namazda okuduğu duaların anlamını bilmeden kılıp sonucunu Allah’a havale ettiği gibi, burada da kendi hakkında meclisin aldığı kararları parti başkanlarına havale etmektedir.

Gel çık işin içinden çıkabiliyorsan.

Bir akıllı bir kuyuya taş atıyor, bin deli bir araya gelip çıkaramıyor.

Bu oyunun adına da saygın demokrasi deniliyor.

Bu oyunu da bize karşı bin bir güçle kullanıp tepeden tırnağa beynimizi yıkıyorlar.  Birinin ak dediğine biri kara diyor. Diğerinin kara dediğine bir diğeri ak diyor.   

Buna müdahil olan halktan birisiyse, ya vatan, haini, ya terörist ya da anayasayı değiştirme gibi bir suçla suçlayıp vatandaşın bin bir çorap örüyorlar.

Vatandaş iradesine mi yansın. Başına gelenlere mi yansın.

Bu güne kadar benden gücü alıp, bana karşı kullandılar. Sadece birisi mi, yaptı. Hayır, hepsi de bir öncekinin hep aynısını yaptı. Seçildim diye, geçtiler devletin başına, bütün gücü kullandılar, benden değil dedikleri herkesi her dönem silip süpürüp attılar. Onlardan iyisi yok maşallah. Bir Allah bir de onlar iyi. Onlardan gayrısı hep, kötü, hep beceriksiz. Seçilip başa geçen bir tek sizler iyisin.  Siz neymişsin be abiler…

Herkes deli, bir tek seçilip gelen sen akıllısınız. O da maşallah devleti yönetmenizden belli. Çok tutarlı. En iyinizin yaptığı yasa, en fazla bir yıl sürüyor.  Çünkü hepinizin aklı yasalar çıkarken başka yerlerde. Nasıl olsa sonunda hesap verme de yok. Nasıl olsa Allah ‘ta devlette büyük her şey koca sistem içinde birkaç yılda kaybolup gidiyor.

Sonunda her şey ahirete kalıyor. Onda da nasıl olsa elhamdülillah camilerimiz dolup taşıyor. Nasıl olsa dine, ibadete, inanca, ahlaka itibar eden de yok. Vatandaşımız öylesine yaşıyor.

Yıllarca adına da demokrasi deyip, kendi kaderlerini milyonlarca insanın gözü önünde kendi elleriyle kendi kaderlerini iyi, kendilerine oy veren vatandaşların kaderini aldıkları vekaletle kötü yazıp kötü oynatıyorlar.

./…

06.07.2014

Cahit KARAÇ