Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

06 Temmuz '10

 
Kategori
Siyaset
 

Akıl boyu

Akıl boyu
 

Kemal Kılıçdaroğlu, gitti, aynı sipere, çökmedi, ayakta durdu, askerler ile karavana yedi, hal, hatır sordu. Kıskandılar. Aslında kıskanılacak bir durum yok. Siper, bizim siperimiz, asker, bizim askerimiz. Ne olmuş ki? Asıl garip olan, siperin, vatanımızın toprakları üzerinde olması. Savaş alanında değil. AKP li, Başbakan savunucuları, bu durum karşısında, hemen, kendi siperlerine çekildiler, çöktüler ve ateşe başladılar. Kılıçdaroğlu'nun, ayakta dururken, boyu, Başbakanın oturuken ki, boyuna ancak yetişiyormuş. Bunu söyleyenlere, bir şey sormak lazım. Akıl boyunuz kaç? Kemal Kılıçdaroğlu'na yetişiyor mu? Allah, Peygamber, din, en çok konuştuğunuz ve en bildiğiniz şeyler. Kılıçdaroğlu nun boyunu, Yaratan, bu kadar takdir buyurmuşlar. Kılıçdaroğlu'nun boyunu, alay konusu yaparken, asıl alay ettğinizin, ALLAH, olduğunun farkında bile değilsiniz. Kim bilir, başka neleri, boyunu ölçüp, biçip, değerlendiriyorsunuz. İsrailde de var, sizinle aynı kafaya sahip politikacılar. Elçimizi bodur sandalyeye oturtanlar. Boyu uzun, aklı kısa, olan Yahudiler. Sayın Başbakan savunucuları, siz bırakın politikayı, politika, size göre değil. Bildiğiniz en iyi iş ne ise, gidin, onu yapın.

Bilmiyorum, sekiz yıllık AKP iktidarında, kaç bakan geldi, geçti. Herhangi bir AKP li Bakanımızın, akıllarda kalan bir icraatını, hatırlayan, bilen, var mı? Sistem şu: Başbakan=Kabine. Başbakan, bürkratlarının önerilerini alıyor, proje haline getiriyor, Bakanlarının kucağına veriyor. Alın, büyütün. Ne yazık ki, büyütüleni de görmedik, çoğu cami avlusuna bırakıldı. En zoru da, İç işleri bakanının kucağında. Açılım. Açılım bir türlü büyümedi. Vitamin, mitamin de kar etmiyor. Sanırım, uygun bir bakıcı aranıyor. Bulunamaz ise, sonu iyi değil.

Kabinede, iki tane (iş) Bakanlığı var. İç İşleri, Dış İşleri. İç işleri, iyi değil. İçimiz bozuk. Dış İşlerimizin de durumu vahim. Başbakanımızın, hırçın politikasından esinlenerek, gelene, gidene, posta . koyuluyor. ONE MINUT Bakanı. Dışarıda, çeşitli platformlarda, hep yanımızda olan, İsrail i de kaybettik. İsrail de karşı saflara geçti. Yahudinin biri, komşusundan aldığı borç parayı, bir türlü ödeyememiş, bu yüzden sıkıntılı. Geceleri uykusu kaçıyor. Bir gece açıyor pencereyi, komşusuna bağırıyor.

-Moiz, Moiz. Moiz, açıyor camı.

– Ne var.

-Sana borcum vardı ya.

-Ee, ne olmuş?

-İşte onu, veremiyorum. Şimdi sen düşün.

İsrail ile aramızdaki sorun da, buna benziyor. Biz tutturmuşuz, “

-Özür dilesinler” İsrail açıyor pencereyi:

-Davutoğlusi, Davutoğlusi. Üzür dilemiyorum. Önce sen üzür dile. Hadi bakalım, ayıklayın bulgurun taşını.

 
Toplam blog
: 820
: 326
Kayıt tarihi
: 02.10.08
 
 

Nerede, nasıl, ne zaman, umursamıyorum. Bir şekilde dünyadayım, yaşıyorum. Hayatı seviyorum. Tanr..