Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Ocak '14

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Akıl sağlığımız tehlikede!...

İstenilen tam da bu mudur, bilemiyorum, kim ister, neden ister, aklım artık sizlere ömür! Yahu, bir bildiğim kendi aklım vardı, bir de vicdanım… Tamam, sevgim, insana inancım ve empatim vardı…

Her bir canlı masum doğar, şartlar canavarlaştırır diye düşünürdüm!

Biraz değişti artık düşüncelerim; ille de eğitim gerekli diye düşünmem değişmedi de, insana olan hümanist yaklaşımım epey zedelendi…

Her canlı, yine de, masum doğar! Doğuranlara, büyütenledir sözüm: Aile toprakları başkalarına gitmesin diye aile içi evlilik yaptırıyorlar, sakat çocuklar dünyaya geliyor, usanmadan, utanmadan on bir çocuk doğuruyorlar, her biri sakat!

Üzülüyor insan, elde değil!

İsyan ediyor insan, yine elde değil; arkadaş, senin sakat doğan çocuğuna ben üzülüyorken akraba evliliklerinin sağlıklı olmadığı konusunda hiç mi uyarılmadın?

Bir, iki, bilemedin üçüncü çocuğun sakat doğdu, niye devam edersin?

******

Halk bu haldeyken, yani cahillikten kırılıyorken, ya da günah diye çocuk aldırmıyorken ama uçkuruna prezervatif takmayı dahi akıl edemiyorken bizler doğan çocukların günahsızlıklarının sorumluluğunu taa içimizde yaşıyor, onlara bunları yaşatanları yazarken dahi incinmemeleri amacıyla en naif kelimeleri kullanmaya çalışıyorken…

Bir kafa karışıklığı, arkadaş, hükümet yargıya hükmediyor lakin hükümet aynı anda mağdur olduğunu söylüyor!

Bir savcı ortaya çıkıyor; tam güveneceksin, hayde… Ortaya kirli çamaşırları çıkartılıyor!  Hangisi haklı diye kafa yorarken bilmem ne yetkilileri bilmem nerelere sürülüyor!

Arkadaş, bu ülke cahillikten çok çekti; on iki yaşlarında kızların başlık parası karşılığında evlendirilmesinden tut da, namus adı altında öldürülen ve öldürenlerin hayatlarının kaymasına kadar…

Bize göre “hayatlarının kaymasıydı”, onlara göre “Adalet”ti!

******

Ben ki her bir bilgiyi kendi akıl süzgecimden geçirdiğime inanırdım; şapsalak kaldım! “Şapsalak” hem çok şaşırıp, hem de kendini “Pek salak” hissetmenin son noktası!

******

Arkadaş, o savcı buraya atanıyor, bu savcı oraya; bilmem nerenin yetkilisi bilmem nereye gidiyor, sahi ne oluyor?

İyi bir şey mi, kötü bir şey mi?

******

Biri öne çıkıyor, adaleti sağlamak için diyor, tam alkışlarken bir haberler çıkıyor; yuhalaman gerekiyor!

Haber okumak istemiyorsun, artık, arkadaş: Her birinin ardında yatan yalan ve dolandan, kim kimi harcıyor, neyin altında ne var diye düşünmekten insanın şakülü kayıyor

Normal bir insanın yaşamında olamayacak alış-verişler normal bir insanın yaşamını acayip bir şekilde etkiliyor; bizler bunu anlamakta zorlanıyoruz!

Neden zorlanıyoruz; üç kuruşluk gelirimiz ile hayata tutunmaya çalışıyoruz!

Bizler nerede indirim var diye takip eden insanlarız; kimler bizi harcıyorlar diye düşünmeye mecalimiz yok!

******

Yine de küllerimizden doğuyoruz misali olan-biteni anlamaya çalışıyoruz; arkadaş, bu kadar sisli hava, bu kadar tilkilerin dolaştığı mecra…

Akıl sağlığımız tehlikede, resmen!

Kim kiminle dans ediyor, kim kimin kavalyesi?  

İnsanın aklı karışıyor, arkadaş, bu kadar karışıklık normal mi?

******

Başbakan “Faiz Lobisi” diyor; yok Cemaat, yok Paralel devlet; bu karışıklıkta zam üstüne zam yapmak nasıl bir cesaret?

Hadi, diyelim cesaret ettiler, ezilen halk nasıl kabul eder?

Bir halk bu karmaşada nasıl olur da zamlar karşısında tepkisiz kalır?

Hah, işte tam da bu noktada sıradan vatandaşın akıl sağlığını nasıl koruyacağını bilirkişiler anlatmalı!

Bilirkişiler televizyonlarda boy gösterip böyle bir kriz durumunda vatandaş ne yaparsa akıl sağlığını korur, anlatmaları gerekir!

 

 
Toplam blog
: 1269
: 1343
Kayıt tarihi
: 18.09.07
 
 

İzmir, 1963 doğumluyum. Dokuz Eylül Üniversitesi İngilizce bölümü mezunuyum ve özel bir şirkette ..