Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

17 Mart '16

 
Kategori
Sosyoloji
 

Akıl ve Ahlaki körlük nedeni "Sosyal Ağlar" demokrasi, özgürlük adına nasıl borçlandırıyor (2)

Akıl ve Ahlaki körlük nedeni "Sosyal Ağlar" demokrasi, özgürlük adına nasıl borçlandırıyor (2)
 

Bilgi sahibi için bir yüktür. Eğer, ondan ihtiyaçlarına uygun yeni bir bilgi üretemiyorsa.


Bir seçim sandığında kullandığımız oyun rengini kim belirlemektedir? Görsel/Yazılı Medya, okuduklarımız veya okuduklarımızdan kendi değerlerimize göre ulaştığımız sonuçlar?

Bizi yönetecekleri, bizimle ilgili kararları kim belirlemektedir?

Biz mi, başkaları mı?

Bunun cevabı, “Başkaları!”

Peki, Bu nasıl olmaktadır?

1789 Fransız (sermaye) devrimi öncesinde gazete sahipleri, gazetede yazılanların halkın düşüncesini etkilediğini ve halkın o doğrultuda görüş oluşturduğunu fark ederler.

O günden itibaren gazeteler artık halka bilgi değil, hazır düşünce paketleri vermektedirler.

Bunun adına “Toplum Mühendisliği” de diyebilirsiniz.

Bu noktada sözü, Hürriyet gazetesi önceki sahiplerinden Erol Simavi’ye bırakıyoruz.

Şimdi şekerim, basın doğruyu yazdığı sûrece, ona karşı her zaman tepki ve nefret vardır… ‘Ben, basını çok seviyorum,’ diyen insanların yüzde 99’u aslında sahtekârdır. Sanki bizler birer umacı imişiz gibi, bizimle korkudan ahbaplık ederler. Halbuki hepimiz, onlar gibi insanızdır. Basın için dünyada ‘Beş büyük kuvvetten biridir… Dördüncü kuvvettir.’ Derler. Bu söz, Türkiye için geçerli değil… Hakimiyet, elbette, ‘Kayıtsız şartsız milletindir’… O, başka… Ama birinci kuvvet, Türkiye’de ordu mu? Hayır… Basındır… ikincisi, ordudur… Çünkü orduyu, ihtilallere basın hazırlar…”  (Erol Simavi)’

Kaynak; “Babıâli Tanrıları: Simavi Ailesi”, İrem Barutçu,  Birinci Basım: Aralık 2004

Sosyal Ağlar…

-Güç, Siyasetle evlendiğinde çocuklarına ne isim verilir?

-Özgürlük, borçlu bir insan için fantezi midir?

-“Daha çok özgürlük”,  neden daha hızlı güvensizliği doğurmaktadır?

-Sosyal Ağlar ne üretmektedir?  “Eğlence” mi, Peki, ne için?

-Çok özgürleştik! Çok borçlandık. Borçlandık ta köleleştik mi?

-Küresel Sistemi taşıyanlar, borçla yaşayanlar mı? “Aaa… ilginç bir soru!”

-Ulus devletler'le yerelleştik değil mi?

-Peki, Sosyal Ağlar’la tekrar küreselleştik, tekrar bir imparatorluk üyesi mi olduk?

-İmparatorluklarla, Küresel Şirketlerin ne farkı var?

 

Devam edecek

-Özgürlük borcu, borçlar peşinden gönüllü köleliği mi getirmektedir?

 

www.canmehmet.com

Resim: Web ortamından alınmıştır.

 
Toplam blog
: 1117
: 1768
Kayıt tarihi
: 29.08.06
 
 

Ticari ilimler akademisindeki öğrenciliğim sırasında, bir kamu iktisâdi kuruluşunda başladığım ça..