Akıllı gözlüklerle neler yapılabilir

Şu anda herhangi bir şehirde Dünya Otomobil  Fuarı var. Oraya gitmek isteyen fakat şartları  müsait olmadığı için gidemeyen birçok insan var.

Böyle insanlar için (gitmek gibi olmasa da en azından orada sergilenecek yeni modelleri görmelerini sağlayacak)  bir fırsat yaratmak istiyorsunuz.

Ama nasıl?

 Dünya’da   yapılan enternasyonal etkinliklerin takvimi genellikle önceden bilinir. Gerekli yasal izinler alınarak ve gerekirse ilgili kurumlara talep edilen ücretler  ödenerek bu aktivitenin yapılacağı yerlere oynar başlıklı  High Definition  kameralar yerleştirilir. Kameralardaki  canlı görüntü, isteyen abonelere belirli bir ücret karşılığında verilebilir.

Bütün Dünya’daki etkinlikler ve ilginç yerler için yerleştirilmiş bu kameralardan gelen görüntülerin bir merkezde (veya ilgili ülkedeki merkezde)  kontrol edilerek görüntülerin ideal şekilde ve belirli kurallar çerçevesinde verilmesi hizmeti daha kaliteli ve güvenilir kılar.

 Etkinliğin olduğu alanda gezen insanlara X firmasının böyle bir servisinin olduğunu yazılı ve sözlü olarak belirtmek gerekebilir.

Yasal itirazlarının önünün kesilmesi için bu önleme ihtiyaç olabilir. Aksi takdirde insanlardan ‘haberim olsaydı Dünya’ya yayın yapılan o yerde görünmek istemezdim’ yakınmaları duyulabilir.

Kameralara öyle biçimli pozisyonlar ve hareketler verilir ki BBG (biri bizi gözetliyor) gibi olmaz.

Tamamen yapılan etkinliğin ruhuna uygun olur.

Bu etkinlik herkese açık bir konser, bir show, bir sunum, bir festival, bir spor etkinliği, bir konferans olabildiği gibi büyük şehirlerin büyük meydanları, turistik yerleri, Cobacabana gibi plajların görüntüsü bile olabilir!

 Ya da volkan, gayzer , şelale gibi  doğal yerler, Afrika steplerinden bir panorama veya okyanus dibi olabilir.

Hayal gücümüzle bu çeşitliliği istediğimiz kadar artırabiliriz.

Çeşitli ülkelerde anketler düzenlenerek insanlara Dünya’da ‘en çok nereyi veya hangi etkinliği görmek istedikleri’ sorulabilir.

Pilot uygulamaya  bu anketlerden en çok oy alan 100 adet yer veya etkinlikle başlanıp bu miktar sonradan artırılabilir.

Abone, ister telefonundan, ister Akıllı gözlüğünden  bu kameraların olduğu yerlerin listesini ve bu hizmetin belli bir zaman dilimindeki fiyatını öğrenerek satın alır.

Servis sağlayıcısı bu hizmet süresini istediği gibi tespit eder. Örneğin 3 dakikalık bir görüntü ile yetinen abone asgari fiyatı öder.

Bu servisten yararlanmak isteyen milyonlarca abone olacağını şimdiden öngörebiliriz.

 Eğer herkesin ilgisini çekecek geniş ve popüler bir spektrum yaratılabilirse bir fenomene bile dönüşebilir.

Servis sağlayıcı bu projenin patentini alır ve projenin gereklerini iyi yaparsa rakiplerine üstünlük sağlar.

Hatta zamanla bu servis o kadar büyük talep görebilir ki başlangıçta bu kameraların konacağı yerler için nazlanan kurumlar, belediyeler veya devletler  ülke tanıtımına katkı sağladığı için bu hizmet karşılığında para ödemeyi bile önerebilirler.

Milyonlarca aboneye sunulacak böyle bir servis para ve prestij hem de firmasına fazladan abone kazandırabilir.

RIFAT KAYIN