AKP döneminde Türkiye ekonomisi iyi mi kötü mü?

Türkiye’de ekonomi iyi mi gidiyor?

Dünyayı saran küresel bir ekonomik kriz var diyeceksiniz; tabii ki kötü gidiyor, bizde etkilendik.

Başbakanın önce bizi teğet geçti, ardından da sürtünerek geçti diyerek ifade ettiği ekonomik durumumuz aslında 2002’den bu yana iktidarda olan Recep Tayyip Erdoğan ve arkadaşları tarafından idare edilen ekonomimizin sadece son durumunu ifade etmiyor. Ekonomimiz Ak Parti hükümeti döneminde maalesef hiçbir biçimde düzelmedi.

Ülkemiz 2001 krizinden ciddi bir biçimde yara aldıktan sonra ekonominin başına dışarıdan transfer edilen Kemal Derviş’in ileri görüşlü ekonomi politikaları ile bir nebze olsun nefes almıştı. Özellikle dalgalı kur sistemi ile rayına oturtulmaya başlayan ekonominin olumlu etkileri halk nezdinde tam olarak anlaşılamayınca, üstüne bir de Bahçeli’nin erken seçim istekleri de eklenince Ecevit hükümetine yol göründü.

Kendine erken seçimde iktidar yolu gözleyenler bir bir baraj altında parçalanıp kalınca sandıktan iki parti çıktı. Adalet ve Kalkınma Partisi ve Cumhuriyet Halk Partisi.

AKP mecliste tek başına hükümeti kurma gücüne erişince kimseyi dinleme yoluna gitmedi.

CHP ise mecliste koltuk doldurmaktan başka işe yaramadı.

***

Ecevit dönemindeki 2001 krizi her fırsatta dile getirilerek bu kriz üzerinden prim yapılmaya çalışıldı. Ancak AKP’nin ekonomik açıdan getirdiği hiçbir yenilik yoktu. Tüm ekonomik sistem Kemal Derviş döneminin istikrarlı düzenlemesi üzerinden devam ederken, AKP ekonomideki iyileşmeyi kendi hükümetine bağladı.

TEFE ve TÜFE gibi temel ekonomik göstergelerin ve enflasyon oranlarının ifade edildiği sepetlerin ürünleri oynanarak fiyatı her geçen gün artan en önemli ürünler bu sepetlerden çıkartıldı.

Durum böyle olunca sepete giren pin pon topu, kayış lastiği gibi ürünler arz talep gibi dengeleri etkilemediğinden ve fiyatları ancak uzun vadede değiştiğinden enflasyon oranları da her geçen ay geriledi.

Vatandaşın cebine giren para aynıyken ya da memurlara düşen enflasyon sebebiyle zam verilmezken gizli olan enflasyon vatandaşın cebini delmeye devam etti.

***

İç talebi ve istihdamı arttırmaya yönelik bir tane adım atılmazken Düzce gibi şehirlere teşvik verilerek yatırımcıların doğuya gitmesi adeta engellendi. Fakir fakirleşmeye devam ederken zengin iyice zenginleşti. Ne tesadüftür ki zenginleşenler AKP yandaşları oldu.

İstatistik yalanın kuyruklusudur diyenlere inat her seferinde “ihracatımız 100 kat arttı” gibi söylemler kullanılmaya devam edildi.

Rakamlara göre ihracatımız 100 kat artmıştı belki ama ithalatımız 10 bin kat artmıştı. Cari dengeler gitgide eksiye giderken hükümet ekonominin gidişatının iyi olduğunu her seferinde savundu.

***

Kemal Derviş’in arkasından sallayanların Kemal Derviş’in ekonomik politikaları ile günlerini geçirmeye çalışmaları ne kadar ahlakidir, tartışılır.

Bugün tek tartışılacak bir şey vardır o da Türkiye’de ekonominin diplere vurduğudur.

Toplumsal dayanışmanın en temel kurumu olan aileler her geçen gün dağılırken, toplumsal cinnet ve akla hayale sığmayacak ahlaksız olaylar yaşanmaya devam ediyor. Bu olayların yaşanmasında ekonominin etkisi ise yadsınamaz.

AKP hükümeti 7 yıllık dönemde ekonomide neler yaptı onları düşünmek lazım…

İşte o zaman başarı ya da başarısızlıklar ortaya çıkacaktır.

Ahmet Buğra TOKMAKOĞLU

Abtokmakoglu@gmail.com