Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Ağustos '08

 
Kategori
Türkiye Ekonomisi
 

AKP iktidarı toplumsal çürümeyi derinleştirmiştir

AKP iktidarı toplumsal çürümeyi derinleştirmiştir
 

Şeriatçı "demokrasi"...


AKP iktidarı

Toplumsal çürümeyi derinleştirmiştir

Son altı yıldır toplumsal çürümenin çok hızlı bir şekilde arttığına işaret eden birçok olay cereyan etmiştir. Türk toplumu eski değerlerini kaybetmektedir. Bu olumlu bir gelişme bağlamında olan bir süreç değildir. Zira güzel olandan daha güzel olana doğru bir gelişme değildir sözkonusu olan. Yani 18. yüzyıldaki kapitalist gelişme sürecindekine benzer, Ortaçağlı değerlerin tasfiyesiyle toplumların yeni değerler edinmesi süreci değildir bu. Tam tersi bir gelişme sözkonusudur bizdeki. Yani göreceli demokratik ve burjuva değerlerde bir aşınma vardır, geriye dönüş vardır.

Son yaşanan facialar, bahsettiğimiz bu toplumsal çürümenin göstergeleri olmuştur.

Bunlar toplumsal çürümeyi kanıtlayan olaylardır.

1980’lerden bu yana uluslar arası piyasalarla sınırsızca bütünleşme politikaları uygulanmıştır.

1980’lerde 24 Ocak Kararları diye tarihe geçen serbest piyasa kuralları paket programı emperyalist bir dayatma olarak Türkiye’nin önüne konmuştu. Normal politika ve yöntemlerle uygulanma olanağı bulunmayan bu politika, 12 Eylül sopasıyla uygulama alanına geçirildi. 1990’lardan sonra da fiilen başladı süreç. Serbest piyasa ekonomisi yeni bir yöntemdi emperyalist sömürüde.

AB Gümrük Birliğine tek yanlı olarak girilerek, malların giriş çıkışı serbest bırakılıp iç piyasanın koruganı, pazarımızın sigortası gümrükler kaldırılmış, böylece iç Pazar unsurları çökertilmiştir.

Paranın giriş çıkışı serbest bırakılarak, pazarın tek hâkimi Türk Lirası arkadan hançerlenmiş; Türkiye pazarında bir döviz (dolar) hegemonyası kurulmuştur.

Serbest piyasa ekonomisi uygulamasının ne gibi sonuçları olmuştur yurdumuzda? Bunu Sayın Şefik Çakmak’ın bu konudaki araştırma yazısından bir alıntı yaparak yanıtlayalım.

“Serbest piyasa ekonomisi, emperyalist ülkelerin sömürü aracıdır. Emperyalist sömürü aracı serbest piyasa ekonomisi az gelişmiş ülke halklarının fakirleşmesi sonucunu doğurur. Ülkemizde serbest piyasa ekonomisi uygulamasının ve sömürünün yarattığı ekonomik bunalımlar fakirleşmeyi, gelir dağılımının aşırı bozulmasını sağlayan araçlardır.” (Şefik Çakmak/ Teori/223/ İP MKK Üyesi ve Maliye Bakanlığı Eski Gelirler Genel Müdür Yardımcısı)

İşte bu program çerçevesinde, son altı yılda, Haçlı gericilik emperyalistlerle elele kolkola öylesine bir yoksullaştırma çalışması yaptı ki, kitleler gırtlağına kadar borca battı; reel alım gücü alabildiğine düştü. İnsanlarımız elektrik borcunu ödeyemediği için böbreğini satılığa çıkarmaya başladı. İnsanlarda gıda paketleri ve kömür çuvalları dağıtılarak sadaka kültürü geliştirildi, ahlakları çarpıtıldı. Haçlı irtica kendi “cumhuru”nu ve toplumunu yarattı.

Ve sonuç, geldiğimiz nokta utanç verici, içler acısı…

Konya’da kaçak Kuran kursunun çökmesi ve 18 kız çocuğunun ölmesi…

Bu bir Haçlı gericilik katliamıdır.

Avrupa ülkelerine kapağı atarken kamyon kasasında havasızlıktan ölen göçmenlerin İstanbul’da boş bir araziye, hayvan leşi gibi atılması…

Yetmişlik İslamcı yazar Üzmez’in, yoksul bir ailenin 14 yaşındaki kızına cinsel taciz nedeniyle tutuklanması…

Bu da AKP iktidarında ahlaksızlığın, canavarlığın, insan hakları ihlalinin ve toplumsal çürümenin hangi boyutlara ulaştığının tezahürüdür.

Her gün televizyonlarda yapılan kadın ve evlenme programlarında birçok kişinin para karşılığı en mahrem sırlarını 75 milyona karşı ifşa etmesi…

İktidar partisinin Genel Başkan Yardımcısı bir milletvekilinin iş takipçiliğinden bir milyon doları cuggaya indirivermesi ve bu partinin yetkililerinin kıllarını bile kıpırdatmamaları…

Bu olay, Tayyip-Gül ikilisinin iktidarları döneminde “Ali Dibo”culuğun, hortumculuğun, soygunculuğun, yiyiciliğin –hem de din kisvesi altında- patladığının göstergelerinden sadece biridir.

Türkiye uyuşturucu için transit geçiş alanıydı. Ama şimdilerde uyuşturucunun kullanım yaşı ilköğretimlere kadar düşmüş durumdadır. Uyuşturucu kullanımının ev hanımları arasında bile yaygınlaştığını gösteren haberler yaygınlaşmaktadır medyada. 3 Ağustos 2008 tarihli Cumhuriyet gazetesinde Gaziantep’te kadınların “altın” gününde birbirlerine “uyuşturucu ikram ettiğinin” anlatıldığı haber edilmektedir.

Daha yüzlerce, binlerce olay ve olgu sıralanabilir.

AKP hükümeti İMF ve Dünya Bankası gibi emperyalist kuruluşlarla elbirliği içinde kolkola halkı alabildiğine fakirleştirme operasyonları yürütmüş, fakirlik Türk toplumunu çürütmüştür. Yaşadığımız toplumsal çürüme ve yozlaşma tezahürlerinin esas etkeni Haçlı gericiliktir, AKP hükümetinin uyguladığı politikalardır.
www.fatihozcan.org

 
Toplam blog
: 510
: 505
Kayıt tarihi
: 04.04.08
 
 

"Cv" Dedikleri Özgeçmişim 1953 yılının karanlık günlerinde Haziran ayının 24. günü, ağaçların mey..