AKP'nin beslenme alanları...

AKP iktidar...

İktidar olduğuna göre, toplumumuzdan en çok oyu almış bir partidir...

Sokağa çıktığınız zaman ya da tanıdık çevrenizden birilerinin AKP’ye oy verdiğini pek duymamışsınızdır...

AKP’ye oy verenler her nedense bunu açıklamayı pek sevmiyorlar...

Zaten miting alanları da, bu yanılgıları ortaya koyuyor...

CHP’ye oy verenler ise bunu hiç saklamıyorlar hatta bu partiye oy verdiklerini de gururla belirtiyorlar...

Ortalıkta pek destekçisi görünmeyen bu partinin iktidar olmasındaki sır gizem nedir?

Öncelikle şunu belirmek gerekiyor, AKP, iktidar olmak için tüm yolları, kanalları kullanıyor...

Toplumsal yapımızı iyi değerlendiriyor, bu yapıyı oya çevirmesini biliyor...

Nedir bu toplumsal yapımızın göstergeleri:

* Toplumumuz gazete okumaz, kitap okumaz...

* Kadın seçmenlerin %30’u okuma- yazma bilmiyor...

* Erkek seçmenin % 60’ı kadınların çalışmasını istemiyor...

* Geleneksel anlayışla başörtüsü takan kadınlar, siyasal simge haline getirilen türbana dolayısıyla AKP'ye destek veriyor...

* Başbakanın ve çok sayıda bakanın eşinin türbanlı olması, başörtülü kadınlarımızı bu partiye çekiyor...

* Başbakan çok iyi bir hatip, demagoji ve takiyye ustası... Eğitim düzeyi düşük toplumlar demagojileri ve takkiyeleri hep yutarlar...

* Ülkemizin Güneydoğu Anadolu bölgesinde sorunlar yaşanıyor... AKP, bu bölgedeki sorunları da oya çevirmesini biliyor...

* Önemli olan iktidar olmak mantığıyla hareket ediliyor...

* AKP, Demokrasisi gelişmiş, eğitimli bir Avrupa ülkesinde aynı mantıkla siyaset yapsa, Avrupalı seçmen bunu yutmaz...

* Dünyanın en pahalı benzinini, elektriğini, etini, tüp gazını, doğal gazını, içkisini tüketen bir toplumun başındaki iktidar

partisi hâlâ yerinde duruyorsa, toplumsal yapımızı da sorgulamak gerekiyor...

* AKP, toplumsal zemini iyi biliyor ve buna göre siyaset yaparak iktidar oluyor...

* Gittiğin yerdekiler körse bir gözünü de sen kırp anlayışı tam bu politikaya göredir...

*Liderimiz uçurumdan atlarsa bize de arkasından atlamak düşer diyen AKPli milletvekili liderine biat derecesini açıklarken,

toplumsal anlayışımızı da gözler önüne sermiş oluyordu...

Yukarda saydığımız maddeleri çoğaltabiliriz... Toplumsal zemine göre siyaset yapanlar iktidar olabilirler ama toplumu bir

yere götüremezler, ilerletemezler. Göstergelerde zaten bunu gösteriyor...

Atatürk, 1920’nin şartlarındaki toplumsal anlayışın zeminine göre siyaset yapsaydı, kesinlikle bugün Türkiye Cumhuriyeti

diye bir ülke olmazdı. Atatürk’ün büyüklüğü ve liderliği buradadır...

AKP'nin toplumsal yapımızı korumak istemesinin arkasındaki sırda buradadır... Devamlı iktidar olabilmeleri için bu yapının

bozulmaması gerekir. AKP’de bunu yapıyor. Türban siyaseti, dinsel söylemler, tarikatlara yakınlık bu anlayışın ürünleridir...

Bu anlayış ülkemizi geriye götürebilecek bir anlayıştır. Zaten ülkemiz de bu sürecin içindedir...