- Kategori
- Deneme
Akşam
Akşam, yine akşam, yine akşam
Bir sırma kemerdir suya baksam
Akşam, yine akşam, yine akşam
Göllerde bu dem bir kamış olsam
Ahmet Haşim’in bu şiiri benim için dünyada yazılmış en güzel akşam şiiridir. Kentin kalabalığında bazen o kadar çok isterim ki göllerde bir kamış olmayı. Hiçbir akşam şiirinde veya akşamın kendi gerçeğinde ruhum bu şiirdeki kadar sükûnet bulmaz. Akşam vakti, gece ile gündüzün arasına girmiş bir geçiştir, bir alıştırma yeridir, belki bir basınç odası gibidir, aniden çöken karanlıktan korkmamızı önler. Bir dosttur aslında, çünkü çocukluğumuzda babamızın işten eve dönüş vakitleridir. Ailenin buluşma zamanıdır akşam. Şarkılar akşam ile hüznü bir tutars da ben akşamı anlattığım nedenlerle coşku vakti olarak düşünürüm.
Akşam üstleri üniversitedeki dersler biter yurda doğru giderken, yavaş yavaş yanmaya başlayan evlerin ışıklarında evde toplanmaya başlayan ailenin coşkusunu hissederken hüzünlenirdim belki. Ama kısacık bir hüzünlenme.
Bugünlerde akşamlar biraz daha çabuk oluyor, en kısa gündüze az zaman kaldı. Akşam alacası bitip, karanlık gelince işi bırakıp eve gidesim geliyor, sevmiyorum karanlıkta çalışmayı.
Akşamın anlamında “bir şeyin sona ermekte olduğu evre” de var. Hayatın akşamı günün akşamı kadar güzel mi dersiniz? Yani gençliğin bitip orta yaşa girilen dönem, birdenbire ihtiyar olmaktan iyidir.
Behçet Necatigil şöyle diyor
Bu akşam ne garip sözcük
Sanki ilk duydum, yadırgıyorum:
Akşam. Bilmem bulur muyum ?
Yollara baksam?
Direniyor mu hayatın akşamına, belki kabullenemiyor, yok diyor, yollara bakıyor bulmak için. Necip Fazıl ise
Güneş çekildi demin,
Doğdu bir renk akşamı.
Bu, bütün günlerimin,
İçime denk akşamı.
Derken, akşamda renkleri hissediyor, yaşamın bir anında akşamı günleri ile denkleştirerek içinin sıkıntısını anlatıyor.
Akşam şiirlerin doğurganı , karmaşaların çözüm anı eğer 1bu akşam bütün meyhanelerini dolaştım İstanbul’un” diyorsanız.
Oysa Haşim de akşamı anlattığı şiirde hüzün yaşar, ben ise sevinç
Yorgun gözümün halkalarında
Güller gibi fecr oldu nümâyân,
Güller gibi... sonsuz iri güller,
Güller ki kamıştan daha nâlân,
Gün doğdu yazık arkalarında!
Altın kulelerden yine kuşlar
Tekrârını ömrün eder i'lân,
Kuşlar mıdır onlar ki her akşam
Alemlerimizden sefer eyler?..
Akşam, yine akşam, yine akşam,
Bir sırma kemerdir suya baksam,
Akşam, yine akşam, yine akşam,
Göllerde bu dem bir kamış olsam!
Deneyeceğim, göllerde akşam üstleri kamış olmayı….