Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

19 Temmuz '08

 
Kategori
Haber
 

Alçak ve hayasızca saldırılara karşı tepkiye davet ediyorum…

Alçak ve hayasızca saldırılara karşı tepkiye davet ediyorum…
 

www.milliyet.com.tr


Egemenliğin <ı>“…Kayıtsız şartsız millete ait…” olduğu bir düzende yaşanacak <ı>“Demokraside” sahip çıkılması gereken olmazsa olmaz kuralların başında <ı>“Hukuk” ve <ı>“Hukuk üstünlüğü” ilkesi başta gelir…

Türk Silahlı Kuvvetleri, 28 Temmuz 2008 tarihinde bir açıklama yayınlıyor ve şöyle diyor:

<ı>“Her fırsatta Türk Silahlı Kuvvetlerini ve onun mensuplarını olayların içine çekme gayretinde bulunan ve görünüşte özgürlük ve demokrasi savunucusu olduklarını vurgulayan çevreler, Türkiye'nin istikrarını bozan odaklar haline gelmiş bulunmaktadırlar.”

<ı>

Buradan da defalarca yazdığım gibi <ı>“…<ı>özgürlük ve demokrasi…” arkasına sığınan bir takım çevreler, askerin kendi görevi dışına çıkmasında, daha da açıkçası, askerin siyasete <ı>“Ram” olmamasından yakınır ve şikâyet eder oldular.

Nedeni de gayet açık…

Ülke üzerinde istedikleri gibi at oynatamamaktan sıkıntı duymaktadırlar…

TSK’nın açıklamasında da bu açıkça ifade edilmektedir.

Hele, Anayasa’da belirtilen temel ilkeler ile oynama isteğinin karşısında TSK’ni görenler, son günlerde daha da ileri gitmeye başladılar. Hani güçlerinin yetebileceğine akılları kesse, bir kaşık suda boğmaya kalkacaklar, ama olmuyor, olamıyor…

O zaman nasıl olacak?...

İşte böyle alçakça, hayâsızca Türk Silahlı Kuvvetlerine ve mensuplarına alenen saldıracaklar…

Böylesi davranışlar, Türkiye’nin kuruluşundan beri var olduğu gerçek… 27 Mayıs ile yükselişe geçti, 12 Eylül ile doruğa çıktı. Bu kişi ve çevreler, her fırsatta Türk silahlı Kuvvetleri aleyhine her türlü sözü söylemeyi, her türlü ahlaksızlığı yapmaktan çekinmez duruma geldiler.

Aslında <ı>“Hukuk düzeni”miz içinde bu saldırıları defetmek için yeterli yasa maddeleri var. Ne var ki, o yasa maddelerini uygulamaya koyacak makamlar durağan haldeler, seyretme içindeler…

Bu saldırılara karşı <ı>“…düşünce <ı>özgürlük ve demokrasi…” kavramları yanlış yorumlanarak, saldırıların bu özgürlükler içinde olduğu var sayılıyor olmalı ki, kimsenin kılı kıpırdamıyor…

Sonra…

TSK, bununla ilgili şikâyetlerini ortaya koyunca da <ı>“TSK, siyasete karışıyor” diye daha beter saldırıya geçiliyor…

Öyle anlaşılıyor ki, TSK, yasalardan kendine bir fayda olmadığını görmüş olmalı ki, yine <ı>“…Yasalar çerçevesi içinde kalmak kaydıyla…”, bu kez <ı>“Milletine” dönüyor;

<ı>Kaynağı neresi olursa olsun; bu tür haberlerle Türk Silahlı Kuvvetlerine yöneltilen hukuk dışı saldırılara karşı yalnız Türk Silahlı Kuvvetlerinin değil, onun gerçek sahibi yüce Türk milletinin de yasal ve demokratik tepki göstermesi doğal bir beklentidir.”

<ı>

Deme gereğini duyuyor.

Ne kadar acı bir durum…

Türk Silahlı Kuvvetleri kendisine yapılan <ı>“…hukuk dışı saldırılara…” karşı hukuktan beklenti içinde olmak yerine, bakıyor ki oradan bir fayda yok, milletine dönüyor ve <ı>"…onun gerçek sahibi yüce Türk milletinin…” kendisine sığınıyor…

Diğer bir deyişle, <ı>“özüne” şikâyette bulunuyor, bulunma gereğini hissediyor, hatta zorunlu buluyor…

Ne yazık ki <ı>“Hukuk” da bunu saldırganlarla birlikte sadece izliyor.

Birçok kez yazsak da sanırım her gün yazılarımızın bir köşesine klişe olarak yerleştirmemiz gereken bir şey var, o da şu…

<ı>“Polisini sahip çıkamayan, devletine sahip çıkamaz, askerine sahip çıkamayan, istiklaline sahip çıkamaz.”

<ı>

Ben, bu kısa sözü artık köşemin bir tarafına <ı>“Klişe” olarak oturtacağım.

Ayrıca, Türk Silahlı Kuvvetlerinin bu çağrısına da yürekten katılarak aynen milletimizi bu çağrıya kulak vermesini ve tepkilerini bir şekilde göstermesini önereceğim, destekleyeceğim…

Her ne kadar bu <ı>“Öneri ve destek” çağrımız sonucunda hakkımızda <ı>“…teşvik ve tahrik…” unsuru oluşturup bir soruşturma açılabileceğini ihtimalini düşünebilsem de…

Türk Silahlı Kuvvetlerine karşı yapılan bu hayasız ve alçak saldırılara karşı millet olarak tepki göstermeye herkesi çağırıyorum.

<ı>19 TEMMUZ 2008

 
Toplam blog
: 1104
: 918
Kayıt tarihi
: 28.01.07
 
 

Emekliyim ama “Tekaüt” değilim. 1961 yılından beri değişik “Anadolu” gazetelerinde yazdım. 1984-8..