Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Ocak '12

 
Kategori
İlişkiler
 

Aldatmak mı? Aldatılmak mı?

Aldatmak mı? Aldatılmak mı?
 

İnsanoğlu taş devrinden günümüze kadar her çağda hem aldatmış hem de aldatılmıştır. Hangi kültürde veya hangi toplumda olursa olsun; insanoğlu niçin/neden aldatır? Bu sorunun yanıtı da aldatan/aldatılan insanoğlu sayısına eşittir.

Aldatma/aldatılma'nın sosyo-psikolojik anlamda nicelik ve niteliği de toplumların "kültürel dokusu" ile doğru orantılıdır. Şöyle ki; toplumlar kültürel dokularına göre ;

1- ilkel (primitive) kültürler,
2- Ara (intermediate) kültürler,
3- Metropol kültürler olarak üç guruba ayrılabilir.

Günümüzde, özellikle "endüstri toplumları" olan "metropol kültürleri"nde aldatma/aldatılma en güncel ve sıcak konuların başında gelmektedir.

İnsan niçin aldatır? İnsan (kadın veya erkek) eşini (partnerini) aldatmakla aslında kendini aldatmış oluyor. Aldatmak bir tür hastalık mıdır? Aldatmanın haklı gerekçeleri olabilir mi?

Sosyo-psikolojik perspektiften irdeleyince ; insanın partnerini aldatması bir tür "aşağılık kompleksi"nin dışa vurumu, "kişilik kanıtı" ve "üstün" konuma geçme çabası mıdır? Toplumumuzda bu tür kompleks sahibi insanların sayıları her geçen gün çoğalmaktadır.

"Partnership" (birliktelik/beraberlik) sürecinde karşı cinslerin birbirlerine karşı güvenleri oldukça yüksek olup, mutlu birer eş konumundadırlar. Fakat, çiftlerden biri, sosyo-psikolojik anlamda "ezik" ve "eksikli benliği" ile karmaşık duygular yaşarken; karşısına çıkan yeni bir "arkadaşlık ortamı"nı "fırsat" olarak değerlendirir. Eşini aldatan bu kişilikler sosyal-psikolijide "fırsatçı" karakter tipinin örneklerini oluşturmuştur.

Diğer yandan "rekabetçi metropol kültürü"nün ürünü olan "oturmamış karakter"lerin temsil ettiği "skorcu kuşaklar" birlikteliklerinde duygudan arınmış, hatta soyutlanmış ilişkileri ilke edinmişlerdir

"Skorcu kuşaklar"ın yaşam felsefesinde "duygu" kavramı yer almamakta, ilişkilerin "nitelikleri" değil; "nicelikleri" önem ve öncelik taşımaktadır.

Yeryüzünde "Pop Kültürü"nün yaşam tarzı olan "kullan, at" anlayışı "skorcu kuşaklar"ın ilişkilerinde oldukça yaygınlaşmıştır.

Aldatmak, insanoğlunun varolan "duygusal birlikteliği" sürecinde yeni bir ilişkiye girmesi "etik anlamda" "duygusal hırsızlık" ve toplumsal normlara göre "ahlaki değerleri"n kırmızı sınırlarını zorlamak ve topluma kötü örnek olmaktır.

Toplumumuzda oldukça yaygınlaşan "resmi nikahlı eş"in üzerine "dini nikahlı eş" getirmek ; "cemiyet haberleri" sahifesinde ve TV ekranlarında boy gösterebilmek adına gömlek değiştirir gibi "eş" "sevgili" veya "arkadaş" değiştirmek, özellikle "üst gelir gurubu"nda oldukça yaygınlaşmıştır.

Bu arada, medyanın bu tür "edepsiz yayınlarda" daha özenli, seçici, uyarıcı ve eğitici olmaları çocuklarımızın "ahlak eğitimi"ne katkıda bulunacaktır.

Kişilerin özel yaşantılarındaki davranışları ve duygusal tercihlerinin "nicelik" ve "nitelik"leri özel yaşamın dokunulmazlığıdır. Fakat, toplumsal normlar ve ahlaki değerleri hiçe sayarak; kişiler özel yaşamlarını toplum önünde sergilemek zorunda değildirler.

 

 
Toplam blog
: 392
: 908
Kayıt tarihi
: 27.11.11
 
 

1951 Muğla doğumluyum. Ege Üniversitesi İktisadi ve Ticari Bilimler Fakültesi'ni 1974 yılında bit..