Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

08 Kasım '14

 
Kategori
Futbol
 

Alemdağ'da var bir 'kadın hakem'

Alemdağ'da var bir 'kadın hakem'
 

Dilan Deniz Gökçek bir maça çıkarken


HER BAŞARILI GEÇEN MAÇIN ARKASINDA 'BİR KADIN' HAKEM VARDIR.
 
Bakkalda Bedir'e takılıyorum ;
 
''Yok birader, Alemdağspor'un kadın futbol takımını kurmadığımız sürece, anlaşılan o ki iç saha maçlarımızı hep 30-40 kişiye oynamaya devam edeceğiz...''
 
Hani bu yıl liglerde seyirci sayısı düştü, passolig falan gibi uygulamalar da ilgiyi daha da azaltınca artık maçlar da boş tribünlere oynanıyor ya, işte bu bizim takım için, yıllardır hiç de yabancısı olmadığımız bir durum aslında. Yani seyircisizlik, maçlara olan ilgisizlik...
 
Güzelim Alemdağ köyü'nün, (Bakmayın kağıt üzerinde artık köy değil de Çekmeköy İlçesi'ne bağlı bir mahalle olarak göründüğüne) İstanbul Süper Amatör Ligi'nde şampiyonluk kovalayan takımının maçlarına, ancak iki elin parmaklarıyla sayılabilecek kadar mı taraftar gelir?
 
Hani 'kaza ile' şampiyon olsak, ''Şampiyonluk turunda yedekleri ile beraber futbolcuları omuzlara alacak kadar bile seyircimiz yok'' desem, pek de yalan olmaz. 
 
İngiltere'deki, Avrupa'daki bilmem kaçıncı liglerde oynayan, kasabalarının nüfusları Alemdağ Mahallesi'nden bile az futbol takımlarının maçlarını hasretle bekleyen seyircilerin, maç günlerinde takımlarının renklerini taşıyan atkıları boyunlarına takıp sonra da kolkola girerek maçlara gidişlerine yıllardır imrenerek bakarım.
 
Kasabanın yollarında kah tesadüf kah da randevulaşarak buluşanların, tribünlerdeki yerlerini almalarının ardından, ilk vuruşla beraber, şarkılar da söylenmeye başlanır. 
 
Maç bahane, eğlence şahane havası hakimdir stadyuma.
 
Doksan dakikanın sonunda da kazanırlarsa sevinir, biraz daha yüksek perdeden 'zafer' şarkıları söylemeye başlar ve maçın ardından gittikleri pub'larda da belki fazladan bir iki bardak bira içip maçtaki pozisyonları keyifle birbirlerine anlatırlar. 
 
İşte hepsi bu kadar. Yenilmişlerse de, ''Olsun'' derler, ''Bir dahaki maça kazanırız...''
 
Güzel ülkemin şirin köyünde ise; yanık, batak oynayıp, okeye dönmekle meşgul kahvehane müdavimini, işte belki kadın futbol takımını kurarak maçlara çekebilmek yönündeki hayalimizi, bir kez daha Bedir'e takılarak gündeme getirmek üzereydim ki aklıma geldi.
 
''Biliyor musun, belki daha henüz kadın takımı kuramadık ama Federasyon muhtemelen halimize acıyarak maçımıza kadın hakem atadı?...''
 
İlk kez bir maç yazısını maçın öncesinde yazıyorum. 9 Kasım 2014 Pazar günü, Alemdağ Stadı'nda saat 15:00'de Alemdağspor ile Yahya Kemal'in Süper Amatör Lig 3. Grup maçı var ama, ben bu kez hakemi bilerek ve isteyerek, memnuniyetle maçın önüne koyuyorum.
 
2005 yılından bugüne FIFA kokartı takan, ülkemizin 17 kadın hakeminden birisi Dilan Deniz Gökçek İşcan.
 
Maç, sadece bir kaç gün önce oynansa, neredeyse doğum günü pastasını sahada keseceğimiz hakemimiz, 4 Kasım 1976 doğumlu.
 
Marmara Üniversitesi Beden Eğitimi Bölümü mezunu Dilan Deniz aynı zamanda da sahip olduğu Futbol Antrenörlüğü A Lisansı ile de 1. Ligde takım çalıştırma hakkına sahip.  
 
Bugüne kadar 98 uluslararası maç yönetmiş. Bu sayı, 88 uluslararası maç yöneten Cüneyt Çakır'dan bile daha fazla dış saha tecrübesi olduğunu kanıtlıyor. 
 
Dilan Deniz bir röportajında, pozitif ayrımcılığa pek sıcak yaklaşmadığını, sahaya çıktığında kadın olduğunu unutup, sadece kuralları doğru bir şekilde uygulamaya çalıştığını ve bu yüzden de hakemlikte cinsel kimliğin ikinci planda kalması gerektiğini belirtse de, ben sahadaki kadın hakemlerin, diktatör tavırlı erkek hakemlere göre, 'anaç' halleriyle maço futbolcuların bile itiraz hızını kesip, bunun sonucunda azalan şiddete bağlı olarak da çok daha fazla sayıda taraftarı tribünlere çekebileceğine inanıyorum.
 
Kadın hakemimiz, Futbol Federasyonumuz sayesinde tamam, ahhh bir de kadın futbol takımımızı kurduk mu, işte o zaman tribünlerimizi de doldurduk demektir!...
 
Toplam blog
: 344
: 1122
Kayıt tarihi
: 22.07.09
 
 

Okur yazarım. Okur yazarlıktan kastım, okuduklarımı yazmamdır ki, bu yazılarımı genellikle 'kitap..