Alemdağspor ve Çengelköy 1-1'lerini üzmedi.

Ormanlarının büyük bir kısmı 3. Köprü ve yan yollarına feda edilen Alemdağ'ın iki takımından birisi ve Süper Amatör 5. Grup'taki temsilcisi Alemdağspor, ligin ilk yarısında 3-2 kaybettiği maçın rövanşında Çengelköyspor'u konuk etti. 

Yeşil-beyazlı takım, Alemdağ'daki yeşil katliamının ardından renklerini değiştirir mi bilinmez ama maalesef Bölgesel Amatör Lig (BAL) için ayağına gelen kısmeti teperek, şanssız kaderini değiştirmeyi beceremedi.

İlk yarının son dakikalarında Çengelköy onsekizinde neredeyse penaltı noktası civarında 'kündelenen' Alemdağsporlu futbolcunun aklında ''Penaltıyı bana attırırlar mı?'' sorusundan başka bir şey yokken, hakem nedense Çengelköyspor'un savunma oyuncusuna kırmızı kart gösterip ardından da direkt atışa hükmedince, tribünlerdeki homurtular bir anda ayyuka çıktı.

Neyse ki, direkt atış gole dönüştü de oyun çığrından çıkmadı. Herkes hakemin adaletinden 'ilahi adalet'e sığındı, kafayı sıyırmamak için.

Ancak, ilk yarıda golü bulan Alemdağspor, 'atan alır spor' felsefesinden, ikinci yarı ile birlikte attığı golün üzerine yatarak '(Y)atan alır spor'a dönünce 3 puandan da feragat etmiş oldu.

Hakemin kararları tartışılsa da futbolcularla ve hatta seyircilerle dialogları gerçekten izlenilmeye değerdi de kayıt eden olmadığından bu ne yazık ki stadyumdaki seyircilerle sınırlı kaldı. Laf atan seyircilere laf yetiştirirken arada maçı da idare eden hakem, muhtemelen ileride spor programlarının aranan ismi olacaktır. Amatörde maç idare etmek gerçekten de zor iş. Çenesi düşük oyuncuları hizaya sok, teknik direktörlere laf anlat bir de seyirci ile uğraş... Zor uğraş.

Süper Amatör'de bu maç ile beraber ikinci devre daha yeni başlamış oldu. Beraberlik Çengelköy'e yaramış görünse de daha altından çok sular akacak bir 3. Köprü var. Neyin ne olacağı hiç belli olmaz o yüzden bir-bir'lerine üstünlük sağlayamayan iki takım da sahadan ne çok mutlu ne de hüzünlere boğulmuş ayrıldılar.

En önemlisi ise Fener-Gassaray maçında milyon dolar alıp da ruhlarını sahaya yansıtmayan sera futbolcularındansa, organik tarım tadında amatör ruhların zevkli futbolu, seyircilere İsviçre Ligi düzeyinde, basit ama keyifle izlenir bir futbol sundu.