Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Temmuz '14

 
Kategori
İnançlar
 

Alevi katliamları ve Sivas Katliamı:İnsanlığın utanç abidesi

Alevi katliamları ve Sivas Katliamı:İnsanlığın utanç abidesi
 

Alevi katliamları ve Sivas Katliamı:İnsanlığın utanç abidesi


Bugün 2 Temmuz 2014.

Sivas Katliamı'nın ardından 21 yıl geçti. 2 Temmuz 1993 yılında Pir Sultan Abdal Kültür Derneği’nin çağrısıyla Pir Sultan Abdal etkinlikleri için şehre giden aydınlar, Madımak Oteli önünde toplanan gericilerin saldırısı ve devletin seyirciliği eşliğinde katledildi. 33 aydınımız ve 2 otel görevlisi bu gerici saldırı sonrasında kaybettik.

2 Temmuz'dan günlerce önce hazırlıklarına başlayan ; bugün Ortadoğu'da binlerce masumun sorgusuz sualsiz başını kesen anlayışın Türkiye'deki uzantıları Sivas’ta Aydınların, Alevilerin varlık göstermesini engellemek ve esas hedefleri olan demokratik, laik Cumhuriyet'ten hesap sormak için Hınzır paşa rolüne büründüler...

Dünya tarihinde eşine zor rastlanır bir biçimde bir otele -Madımak- hapsedilen insanlar saatlerce orada esir edildi ve otel saatler sonra ateşe verildi. Geçen süre içerisinde Garnizon komutanından Vali'ye, hükümetten bakanlara, Başbakandan Cumhurbaşkanına kadar herkes arandı ancak bu insanların çığlıklarına kulak veren olmadı...

Bu nedenle yakın tarihimizin en trajik olaylarının başında Sivas Katliamı gelmektedir. 35 kişinin hayatını hunharca kaybettiği katliamın 21'inci yıl dönümünde yaşanan o tarifi imkansız acılar bugün artarak devam etmekte ve başta Alevi toplumu olmak üzere tüm aydın insanlar tarafından bu vahşet lanetlenmektedir. 

Bilinmelidir ki Alevilik, bir şereftir, bir kazançtır. Çünkü ırk, renk, cins, dil, din, servet farkı gözetmeden, el ele vererek, buram buram özgürlük kokan bir dünya kurmak, insanca, dostça yaşamak isteyen bu yolun yolcusu, tüm varlığıyla şöyle seslenir: Tüm insanlar kardeştir. Dünya, benim ülküm; insanlar, benim kardeşimdir.

Fakat aldığı cevap dönem dönem ne yazık ki buram buram şiddet ve acı kokar... 

Dünyayı yaşanabilir bir "cennete" çevirmek isteyenlerle , "inandıkları" uğruna Allah'ın yarattığı en değerli varlığı yok etmek isteyenlerin mücadelesi yüzyıllardır devam etmektedir. 

Hz.Peygamberin sevgili torunlarını, soyu Ehlibeyt'i din adına katledenlerin Ehlibeyt dostlarını katletmeleri beklenmeyen bir durum değildir.

Hz.Üseyin'in mübarek başını kesenler kendilerine İSLAM dediler. Keza Emevi İslam devleti kurdular. Kiliselerden bozma yapılara Cami adını verip, Hz.Ali başta olmak üzere Ehlibeyte bir asır boyunca küfrü ritüel haline getirdiler. 

Her katliamın başında şunu okumamız tesadüf olamaz: " Cuma namazından çıkan bir grup" ...

Bu sözler samimi, dünyaya Mevlana, Hacı Bektaş Veli, Yunus Emre penceresinden bakan ve öyle yaşayan insanlara değildir. Aydın Sünni kardeşlerimiz bizim dostlarımızdır ve çok değerlilerdir. Sözümüz Emevi zihniyetine, bugün ki IŞİD anlayışına.

Bu acı olaylar gösteriyor ki Alevi toplumu birlik olmak zorundadır. At izinin it itine karıştığı, Geçmişte, Muaviye'nin  insanların Ehlibeyt'e karşı olmaları için insanları parayla, toprakla, mevkiyle satın aldığı gibi bugün bir takım "Alevi" örgütlerinin başkanları , milletvekilleri Sivas'ta insanları yakan zihniyete danışmanlık yaptılar ve değnek oldular...

Ecdadını katledenlere hizmet edenin Hınzır Paşa'dan hiç bir farkı yoktur.

Topluma mezhepsel gözle bakanlara inat Alevi ve Sünnilerin aynı vatan toprağında aynı kaderi paylaştıkları bundan dolayı da kardeşliklerine leke sürmemeleri gerektiği bir gerçektir. Bu gerçekten hareketle birlik olmak zorundayız değilse canım ülkemizi Suriye'ye, Irak'a çevirmeleri an meselesi. Türkiye'de çıkacak bir mezhep savaşında tek kazanan Emperyalist devletler ve yerli işbirlikçileri olacaktır bundan kimsenin şüphesi olmasın...

Sivas katliamında hayatını kaybeden tüm canlarımızı saygıyla anıyoruz.

http://www.zohreanaforum.com

 
Toplam blog
: 12
: 39237
Kayıt tarihi
: 24.07.10
 
 

Merhaba, on dört yıldır çocukların ve gençlerin sosyal gelişimleri için çalışmalar yapıyorum. Ayr..