Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

09 Mayıs '11

 
Kategori
Siyaset
 

Alevi veya Kürt olmak suç mu?

Alevi veya Kürt olmak suç mu?
 

Bn. Kılıçdaroğlu CHP K. Kolları Genl. Başk. Zuhal Samlı ve İst İl Kadın Kolu Başk Fevziye Pehlivan


Kürt, Türk, Alevi, Çerkes vb.Hiç kimse hangi anadan babadan doğacağına kendi karar veremez.  

Alt kimlik, üst kimlik veya etnik kökenlerine göre insanları ayırmak etnik ve kültürel çeşitliliği olan üniter devlet ve milletin bölünmezliğini tehlikeye düşürecek sonuçlar yaratmaktadır.  

Türkiye Cumhuriyeti’nde sosyal sınıf, etnik köken, ırk, dil, din ve bölge ayrımı yapılmadan bütün vatandaşlar yasalar önünde eşittir. 

Farklı kimliklerden oluşan bir toplumun güzelliklerini anlayıp bunun farkında olarak onları bir arada tutabilmek çok önemlidir. 

Öyleyse Başbakan Erdoğan bunu neden yapıyor acaba? 

Anladığım kadarıyla başbakan insanları bir arada tutmak yerine ötekileştirmek istiyor. 

Ne uğruna? 

Seçimlerde tekrar iktidar olabilmek için. 

Son günlerde Kılıçdaroğlu’nun kimliği ile uğraşması bunu getiriyor akıllara. 

Türk Milleti kavramı ırka, etnik kökene dayanmaz iken insanları ötekileştirmeye kalkmak bir suçtur. 

Bir ülkeyi bölmeye kalkmak denir bunun adına. Buna hiç kimsenin hakkı yoktur. Hele, hele Türkiye Cumhuriyeti’nin Başbakanının hiç hakkı yoktur. 

Kaseteleri dile getirmekle, belden aşağı vurmalarla, hakaretler etmekle bir yere varılmaz. Oysaki bu kadar konuşmaya, hırçınlaşmaya ne gerek var değil mi? 

Mademki Türkiye güllük gülistanlık, herkes yaşantısından memnun AKP nin miting yapmasına bile gerek yok. 

Rahatı, mutluluğu yerinde olan halk gider tıpış tıpış AKP ye oy verir değil mi? 

Bu kadar sinirlenmeye, kötü sözler söylemeye hiç değmez. 

Kılıçdaroğlu’nun Alevî olduğunu ve Alevî kültürüyle yetiştiğini bir başka bağlamda söyleyerek Aleviliği kötü bir şeymiş gibi göstermeye çalışması, haklı olarak Alevi vatandaşlarımızın arasından tepkilerin yükselmesine de sebep oldu. 

Bu güzel bir şey midir yani? 

Kılıçdaroğlu'nun Siirt'teki konuşmasına ilişkin, ''Siirt'teki konuşmasında dengeyi kaybetti. Maalesef orada kullandığı ifade hem çok çirkin. Şahsımıza hakarete katlandık da ama bu saygısızlığa, bu hakarete, bu alçaklığa katlanmamız mümkün değil'' diyen Erdoğan’a şunları birisinin hatırlatması gerekir. 

CHP ye Cibilliyetsiz 'Şerefsiz', ' diyen kim acaba? Bunlar hakaretlerin ağababası değil midir? 

Oysaki dün Siyaset Meydanındaydı Kılıçdaroğlu. Siyasette üslup tartışmalarına yönelik bir soru üzerine, ''Ben hangi sert ifadeyi kullandım, benim kullandığım en sert ifade, 'Recep Bey.' Sonra, 'Zamcı Recep'dedim. O kadar'' dedi. 

Evet, doğru söylüyor Kılıçdaroğlu onun ağzından bu güne dek kötü bir söz işitmedik. Acaba başbakanın partisi için cibiliyetsizler deseydi başbakanve partisinin gönüldaşları kendilerini nasıl hissederler ve nasıl tepki gösterirlerdi? 

**** 

Evvelki gün (7 Mayıs2011) Bostancı Gösteri Merkezi’ndeydim. Orada halkın Kılıçdaroğlu’nun gelmesini 5 saat nasıl beklediklerine şahit oldum. Ona gösterilen yoğun ilgiyi gözlemledim. 

Giydirilmiş seçim arabalarının yollardan geçerken klakson sesleriyle, alkışlarla araç içindekilere CHP ye sevgilerini gördüm. 

Dün (8.5.2011) CHP. İst. Kadın Kolları’nın Tuzla’da Anneler Günü dolayısı ile yapmış olduğu etkinlikteydim. 

Tuzla Spor tesisleri ana baba günüydü. Selvi Kılıçdaroğlu’nun sürpriz katılımı yeri göğü inletti orada. Bir lider sevilmese eşine bu kadar ilgi sevgi olur muydu acaba? 

Selvi Hanımın o sade giyimi, güler yüzü, herkeze eşit mesafede davranışı harikaydı. Platforma çıkıp kadınlara hitabında “Başbakan Kılıçdaroğlu” sloganları inanın Tuzla sahillerinden bile duyulmuştur. 

Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin ve İl Başkanı Bahri Şahin ile salona girdiklerinde yapılan tezahüratı izledim. Bu sevgi gösterileri para, pul, bir torba yiyecek, bir kamyon kömür dağıtmakla olamazdı. 

Gürsel Tekin konuşmasında oradan başbakana seslendi. Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu için "alçak" kelimesini kullandığını ruh halinin iyi olmadığı bir süreçte söylediğini; 

24 saat içerisinde özür dilemediği taktirde bundan böyle arkadaşlarıyla birlikte en ağır kelimeleri kullanacaklarını söyledi. Biz terbiyemizi bozmuyoruz ama artık yeter. Ne cibiliyetimiz kaldı ne şerefsizliğimiz. 

Ve 

"Genel Başkanımızı kimsesiz, sahipsiz sokaktaki vatandaş mı zannettiniz?" diye sorarak bu üslubun sokakta kullanılması halinde bunun karşılığının kat kat alınacağını söyledi. 

Başbakanın bu kadar hırçınlaşması benim bir yerde hoşuma gidiyor. Neden mi? Bu gösteriyor ki CHP fark atıyor ve Sayın Başbakan Erdoğan’ın gerçek kimliği ortaya çıkıyor. İçindekileri bol bol döküyor işte. Hakaretler ve kötü sözleri halk değerlendiriyor sanırım.  

 
Toplam blog
: 375
: 801
Kayıt tarihi
: 30.04.08
 
 

İstanbul Kadıköy doğumluyum. Herhangi bir menfaat grubuna bağlanmadan, açık fikirli, dürüst, önya..