Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

12 Aralık '09

 
Kategori
Spor
 

Alex, Özer ile oynamalı...

Alex, Özer ile oynamalı...
 

Geçen sene ligin 16. Haftasında Fenerbahçe on galibiyet, iki beraberlik ve dört yenilgi ile 32 puan toplamış ve son hafta oynayacağı Trabzonspor karşılaması öncesinde liderin iki puan gerisinde dördüncü sıradaydı. Bu sene Daum bir beraberlik az alıp, bir maç daha fazla kazandı ve iki puan daha alarak Cumartesi gecesini lider tamaladı ve yine son hafta Trabzonspor ile karşılaşacak. Daum’un Fenerbahçe’yi şampiyon yaptığı 2004-2005 sezonunu 16. Haftasında Fenerbahçe 40 puan toplamış ligi de 80 puanla bitirmişti.

Fenerbahçe’nin geçen seneden farklı bir görünüm sergileyemiyor. Aynı rahatsızlıklar devam ediyor. Bunun temel nedeni “devamlılık.” Sadece sezon boyu yapılacak maçlardaki devamlılıktan ve istikrardan etmiyor, maç içinde de Fenerbahçe kopuyor, duruyor.

Maçın 49. Dakikasında Vassel’in soldan geliştirdiği pozisyonda Aydın çok güzel bir vuruşla kaleci Volkan’ı geçerken bir anlamda da ayakta uyuya Fenerbahçe’yi de dürtüyordu. Sanırım oyunun kırılma anı bu oldu. Bu dakikadan sonra Alex, Mehmet Topuz ve Özer Fenerbahçe’nin ileriye doğru baskısını arttıran oyuncular oldu.

Bugün sahada tek Brezilyalı oyuncu vardı o da; Alex. Diğerlerinin ne yaptığı çok fazla anlaşılmadı. Ankaragücü’nün sağ tarafı %33 oranla kullanmış olmasından da anlaşılacağı üzere Carlos’un defansif anlamda çok etkisiz olduğunu söyleyebiliyoruz. Bilica çok dağınıktı. İkinci gol öncesinde ilk hamle üstünlüğünü kaybedince Ankaragücü’ne etkili bir atak geliştirme fırsatı verdi. Bu pozisyona itiraz eden Carlos, Trabzon’a gitmeme biletini hakemden kaptı. Bu sarı kart kimseyi ikna edecek türden değildi. Roberto Carlos’a Fenerbahçe’ye verdiği hizmetten ötürü teşekkür etmekten başka konuşacak bir konu kalmamıştır.

Güiza için artık ne söylenebilir; çok düşünüyorum ama bulamıyorum. Fenerbahçe’nin iki sezondur en büyük talihsizliğinin bu futbolcu olduğunu rahatlıkla söyleyebiliriz. Fenerbahçe’nin birçok maçta puan kaybetmesinin de tek nedeni oldu. Düşünün ki Alex’in attığı ikinci gol benzeri bir pozisyonda Güzia’nın top nerelerine dolanırdı ve yüzü ne hal alırdı. Neredeyse beş senedir Fenerbahçe forvetinin Kezman ve Güzia’dan oluşması tam bir fiyaskodur. Kezman’a geçenlerde Fransa’da verilen yılın hayal kırıklığı ödülünü bu oyuncunun Türkiye’de iki sene üst üste aldığını hatırlatmakta fayda var.

Güiza gol attı, bir de asist yaptı daha ne yapsın? Güiza’nın gol pası vermesi için önce kendisinin gol atması gerekiyor. Dikkat edilirse topukla attığı pas aslında kaleye gönderilmiş bir toptur. Ancak aynı maçta Ankaragücü oyuncusu Metin’in ilk gollerinde Vassel’e verdiği topuk pası tam bir asistti.

Bugün Özer’i ilk defa sahada ilk on izlemenin heyecanını duyduk içimizde. Çok kaliteli bir futbolcu olduğunu her hareketinde gösterdi. Alex’e verdiği gol pası kusursuzdu. Fenerbahçe’nin sol kanatta oynatacağı çok yetenekli bir futbolcusu olduğunu artık Daum’un fark etmiş olması gerekir. Bugün 2-1’den 3-2’ya maçı çeviren oyuncuların başında geldi.

Kuşkusuz Mehmet Topuz da çok iyi mücadele etti. Zaten bu iki oyuncu da Fenerbahçe’nin bu özelliğini kazanması için transfer edilmişti ve ancak 16. haftasında buluşabilmeleri de Daum’un haftalardır göle maya çalmaya çabalarıydı.

Bugün Fenerbahçe’nin iyi oynadığını söylemek mümkün mü?

Defansif anlamda Fenerbahçe’nin büyük bir çöküş içinde olduğunu söyleyebiliyoruz. 2-2 devam ederken Ankaragücü’nün kaçırdığı, biri direkte patlayan şutun gol olmaması tam bir şanstı. Lugano ve Bilica çok ayrı tellerden çaldılar. Carlos’un ne halde olduğunu yazdık zaten ligdeki son maçıymış. Fenerbahçe’nin sol kanadına önümüzdeki hafta başka bir oyuncunun yerleşeceği ortaya çıktı. Kim olacak merak konusu.

Ancak Ankaragücü’nün bile Fenerbahçe’ye karşı çok iyi bir takım görüntüsü vermesi, iki gol bulması son durumun ifadesidir. Fenerbahçe ile oynayan takımların kendilerine güveni artıyor, bambaşka top oynamaya başlıyorlar, gol atıyorlar, hatta yeniyorlar, kazanabilecek hale geliyorlar.

Volkan’da düşüş sürüyor. Bu haftanın spekülasyonu olacak “top çizgiyi geçti mi geçmedi mi” sorusunun baş sebebi Volkan’ın ciddiyetsizliğidir. Rahatlıkla kontrol edebileceği topu sektirdi. Bir adım önde olması büyük şanstı çünkü eğer çizgi üzerinde olsaydı maç 3-3 bitmiş olacak, Fenerbahçe’nin bir de kaleci sorunu olup olmadığı masaya yatırılacaktı.

Alex sanki Özer, Mehmet Topuz ve Semih’le oynamak istiyor ya da bu futbolcularla daha başka bir futbol kimliğine bürünüyor. Özer’in antrenmanlarda Alex’le birlikte çalışıyor oluşu aslında çok önemli bir bilgi. Özer oynadıkça daha iyi olacak gibi görünüyor. Aykut Kocaman’ın Ankaraspor’dan sadece onu alması boşuna değildir.

Alex’in bu maçta varını yoğunu ortaya koyması, iki gol atması, Fenerbahçe’nin bütün atak organizasyonlarında görünmesi yine kalite ve profesyonellik dersleriydi. Bugün çok çalıştı. Şanssızlığı Fenerbahçe’nin de şanssızlığı olan Güiza ile birlikte oynuyor oluşuydu.

Üç puan çok önemliydi. Fenerbahçe şimdi Sheriff maçında rotasyon yapıp, tüm konsantrasyonunu Tranzonspor’a vermelidir.

Uzay Gökerman

 
Toplam blog
: 2033
: 1268
Kayıt tarihi
: 09.06.06
 
 

"Keyif verici bir yalnızlık" olarak gördüğüm yazma serüvenimin en önemli merkezlerinden bir tanes..