Ali İpek fırçaladı, Nurullah Sağlam istifa etti...

Yerli teknik direktörlerin bir güvencesi var mı?
Yabancı teknik direktörlere gösterilen sabır, hoşgörü yerlilerden niye esirgenir?
Sözleşmeler, teknik direktör açısından, sağlama sağlanıyor mu?
Hiç sanmıyorum.
Görev kabul etmelerde “hatır” ya da aslında olmayan “güven” rol oynuyor.

Teknik direktörlerin, özellikle maç sonrası yaptıkları açıklamaların satır aralarında, futbolcuların da “para” alamadıkları, verilen sözlerin tutulmadığı, sürekli “bugün yarın”la işin savsaklandığı anlaşılıyor. Bu konuda futbolcuya da, teknik direktöre de sahip çıkan yok!

Spor dünyasının erbabı, nedense, bu konulara hep es geçiyor.
Kimseden ses çıkmayınca da, teknik direktör kıyımı sürüp gidiyor.
Nasıl olsa, gidenin yerine, sırada bekleyenler var. O bekleyenler de, aynı “son”la karşılaşacaklarını bile bile, gelen önerilere hemen olumlu yanıt verirler.

****

Dün, uzatmaların son dakikasında gelen Bursaspor golü, Denizlispor’u karıştırdı.

Denizlispor, 3-2 yenildi.

Teknik Direktör Nurullah Sağlam, istifa etti.

Sağlam’ın kendi web sitesindeki “basın açıklaması” (*), yenilgi sonrası olanları yansıtması bakımından önemli.

Sağlam, göreve gelirken, “yaşayabileceğimiz sıkıntıları” bilmesine karşın, “kulübe olan geçmişteki gönül bağımız, maddiyatı gözetmeksizin bu görevi kabul etmemizde en büyük etken oldu.” diyor.
Ayrıca, görevi kabul etmesinde Denizli Cumhuriyet Başsavcısı’nın payı olduğunu belirtiyor.

*****

Sağlam’ı istifa götüren, Başkan Ali İpek’in tavrı.

Sağlam, “basın açıklama”sında bu tavrı kamuoyuna açıklıyor:

“... Bursaspor maçı sonrası sayın Başkanın soyunma odasına gelerek, oyuncuları ve beni mesleğimin onurunu zedeleyecek bir söz sarfetmesi, kendime ve mesleğime olan saygımdan dolayı asla kabullenemeyeceğim bir durumdu. İşin en önemli ve vahim boyutu ise, bu söylemin, tüm oyuncularımın önünde gerçekleşmesi ve bir daha tamir edilebilmesi mümkün olmayan bir şekle dönüşmesiydi.

Oyuncularıma güvenimin tam olmasına ve bu takımın bu zorlukların üstesinden geleceğinden zerre kadar şüphem olmamasına rağmen, meslek onurumun gereği olarak, üzülerek de olsa Denizlispor´daki görevimden istifa etme kararı aldım.”

*****

Nurullah Sağlam, onurlu bir davranış sergilemiş, istifasını vermiştir.

İstifaya yol açan “olay”, kulüplerin nasıl yönetildiğini göstermesi bakımından önemli.

Başkanlar, kendilerini her şeyin üstünde görüyorlar.

Biri çıkıyor, kulak misafiri olduğu bir konuşmayı haberleştirdi diye, tokat yiyor.

Biri çıkıyor, yenilgi sonrası, soyunma odasında, “onur zedeleyici sözler” söylüyor.

Rastlantıya bakın, iki başkanın takımları, dün karşı karşıya geldi.

(*) http://www.nurullahsaglam.com/haberdetay.asp?id=315