Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Temmuz '07

 
Kategori
Bilim
 

Alıntı

Ayna’ ya baktığında kimi görüyorsun? Tabii ki kendini! Elini kaldırınca aynadaki “sen” de elini kaldırıyor, göz kırpıyorsun o karşındaki yani “ayna”daki sen de gözünü kırpıyor. Peki, bir de şöyle düşünelim; ya karşımızdaki herşey, herkes sana “ayna”ysa ya da sen onlara “ayna”ysan?.
Herkesin çok sevdiği ve uzun süreler birlikte olduğu arkadaşları, dostlukları vardır. Bir zaman sonra bir de bakarız ki arkadaşımızın söylediği bir laf farkında olmadan bizim ağzımıza sakız olmuş. Ya da bizim yaptığımız bir hareket bir de bakmışız ki yakınlarımız tarafından farkında olmadan benimsenmiş ve onlar tarafından sanki bir “tik” olmuşcasına yapılmakta… Bunlar iyi hoş da peki bu durumu daha geniş bir perspektifte incelemek mümkün değil mi? Tabii ki mümkün. Özellikle büyük kentlerde mesela İstanbul’da. Çıkın trafiğe bakın sağınızdan sağlayan bir sürücüye, sonra birden önünüze fırlayan bir arabaya! Önce “olamaz, nasıl olur bu?” derken bir süre sonra bir de bakmışız biz de sağlıyoruz!!! Tüm toplum tek bir vücud halinde “ayna” ya bakıyoruz ve gördüğümüz kendimiz.
Aynaya baktığımda ne görüyorum. Elbette yüzümü görüyorum. Onun da ötesinde duygu değişimlerimi, ruh halimi, mimiklerimi. Biz insanoğlu yüz okumada oldukça iyiyizdir. Ben size bakıp, sizinle ilgili pek çok şey öğrenebilirim; sizinle bağlatı kurabilirim, sizi sevebilirim.“Empati” çok hassas özelliklerimizden birisi. Beynimizde özel bir devre olabilir ve bu devre sayesinde baktığımız herşeyde birbirimizi görebiliriz.

İnsanlar futbol seyrederken neden bu kadar kendilerini kaptırıyorlar, hem de çok kaptırıyorlar? Bunca kızgınlık, acı, tırnak kemirten gerilim… Neden spor için bu kadar kendimizi kaptıracak kadar budalayız? Tabii, bu sadece futbol için geçerli değil. Bir film seyrederken de kendimizi tamamen filme kaptırabiliyoruz, ya da bir video oyununa, ya da bir dans gösterisine.. Biz, insanoğlunda bir şey mi var acaba? Neler oluyor bizlere özellikle diğer insanları seyrederken; hareket ederken, oynarken, yüzlerini izlerken…

Hepimiz biliyorsuz ki insanoğlu izleyerek, kopyalarak öğrenir. Bebeklerin yaptığı budur. Önce izler, sonra yaparsın. Bir kere izleyip, kopyalayıp yaptıktan sonra bir grup hareketleri onları kafanızda tutmanıza gerek yok. Eğer birisini birşey yaparken görürseniz çok rahat aynı tecrübeyi paylaşabilirsiniz. Onlar hareketleri biliyor, siz biliyorsunuz ve onlarla yaşıyorsunuz. Aslında emeklemek, yemek yemek, vs… gibi uzun seneler boyunca öğrendiklerimiz çok zengin bir bilgi deposudur.

 
Toplam blog
: 22
: 866
Kayıt tarihi
: 06.06.07
 
 

Tesadüf eseri bu siteyi buldum, çok da memnun oldum. Sanırım ben daha çok okumak için burdayım, a..