Alkışlar Kuklalar için ( 11-21 Mart 4. İzmir Uluslararası Kukla Günleri )

Şimdilerde sanki unutulmuş fakat bir zamanlar, çocukların hatta yetişkinlerin en güzel ve içten kahkahalarıyla çınlayan kukla tiyatroları ve kahramanları sevimli kuklalar. Elle veya iplerle hareket ettirilerek oynatılan, rengarenk giysiler içinde komik, ilginç süslemeli figürler, unutulmaz tipler. Çocukları keyifli bir eğlence ve düşler alemin sürüklerken büyükleri de, en az onlar kadar coşturan, çocukluk anılarını canlandıran çok ustalık ve yaratıcılık isteyen özel bir sanat dalı.

İzmir 4. Uluslararası Kukla Günleri Festivali; 11-21 Mart tarihleri arasında tam 11 ülkenin katılımı ile açık ve kapalı alanlarda gerçekleştirilecek. Bu Festival sadece İzmir'in değil ülkemizin de en büyük Festivallerinden biri olarak tanınıyor. Gösterilerin yanı sıra sergiler ve workshop'larla zenginleştrilen festivalin, başta şanslı İzmirliler olmak üzere herkese hoş ve güzel günler geçirteceği gibi içerde ve dışarda epey ses getireceği de muhakkak.

Kuklalar bilinen türleri, elle oynatılan, sopalı, tezgah altından yönetilen gölge kuklaları ve en çok ustalık gerektiren, marionette olarak da adlandırılan ipli kuklar olarak çeşitlere ayrılır. Kuklacılığın tarihi çok eskilere dayanır, Eski Mısır, Yunan ve Roma'da kullanılan kuklalar, sokak sokak dolaşarak fars ve gölge oyunlarını içeren gösterilerle halkın vazgeçilmezleri, en büyük eğlenceleri oldular. Napoli'de " pulciella " , Fansa'da " polichinelle " , Rusya'da " petruşka " , Londra' da " punch " adlarıyla ünlendi. Uzakdoğu'ya kadar yayılan kuklalar genellikle folklor ve kahramanlık oyunlarına dayanıyordu. 18. yüzylda Japon kukla ustası Umura Bunrakuken'ın yaptığı ve adıyla anılan kuklalar bugüne kadar bilinen en gelişmiş ve sanatlı kuklalardır. Daha sonra Avrupa ve Amerika'da yaygınlaşan kuklalar gezginci özelliğinden lokal ve sahnelere, kukla tiyatrolarına taşındı, giderek sadece halkın değil zengin sınıflarında vazgeçilmez eğlenceleri haline geldi. Hatırlarsanız, geçmiş yıllarda Amerikalı kuklacı Jim Henson'un " Sesame street - Susam sokağı " adlı tv dizisi ülkemiz dahil, dünyanın bir çok ülkesinde ilgi ve beğeni ile geniş hayran kitleleri yaratmıştı.

Türkiye'de kukla, Orta Asya'dan Anadolu'ya gelmiş ve seyirlik köy oyunlarının önemli bir parçasını oluşturmştu. Bir dönem Karagöz oyunuyla karıştırılsa da 17. yüzyılda kukla adını alır ve 1582 şenliklerin anlatıldığı " Surname' de" geniş bilgilerle ifade edilir. İlk Batı kuklası Paris'e giden Mehmet Çelebi'nin yanındaki bir görevli tarafından getirilir, ilk göseri de Damat İbrahim Paşa'nın huzurunda yapılır. Türk kuklasının en bilien iki zıt ve komik karakteri, kurnaz hazırcevap " ibiş " ile " varlıklı ihtiyar"' dır. Trakya ve Anadolu'da yöreye has ayrı, komik ve eğlenceli figür ve tipler de zaman içinde usta ellerde ve ağızlarda ünlenmiştir.

İzmir, tekrar hatırlanan ve günümüz teknolojisi ile çok daha renkli sunum ve anlatım özelliği getireceği muhakkak olan Dünya Kuklaları ile güzel, unutulmaz bir festivale ev sahipliği yapacaktır, iyi seyirler, iyi eğlenceler.

K: www.haberler.com
Ana Brirtannica