Alkol ve insan beyni

Sürekli olarak, örneğin her akşam ve en az bir iki ay müddetle alınan alkolün eğer belli bir dozajın üzerindeyse, örneğin üç duble ve fazlasında, insan beyninin sağlıklı çalışması üzerinde ciddi olumsuz etkileri olduğuna inanıyorum. Ben doktor değilim, bu inanç gözlemlerime dayanıyor.

Özellikle alkol alınan gece geç yatılmışsa, iyi, derin, yeterli uyku uyunmamışsa ertesi sabah reaksiyonlarda bir yavaşlama, muhakemede zorlanma, bir mızmızlık, bir mıymıylık hali oluşuyor. Problem çözmede yani muhakemeyi biraz zorlayacak durumlarda ise bazen kısa devre ve ciddiye alınacak oranda yanlış muhakeme yürütme durumları olabiliyor. Eğer alınan alkol dozajı yüksekse mesela bir otuzbeşlik veya daha fazla ise, yaş da genç değil de mesela kırkbeş ellinin üzerinde ise tabii ki bu olumsuz etkiler daha fazla oluyor.

Sürekli, yani her gün iki üç saat ve aylarca tek taraflı medya takip etmenin de (gazete, TV ve internet gibi) tıpkı alkol gibi insan beyninin sağlıklı çalışması üzerinde ciddi olumsuz etkiler yaptığını düşünüyorum. İnsan benimsediği fikir doğrultusunda veya onu destekleyen yazılar okuduğunda veya dinlediğinde, yavaş yavaş bunun doğruluğunu sorgulamama ve hemen kabul etme, hemen inanma alışkanlığı veya eğilimi edinmeye başlıyor. Böylece yeni değer yargıları (value judgements) edinmeye başlıyor. İşin ilginç ve tuhaf yanı ise bu yolla değer yargıları edinen kişilerin cahil insanlar olmayıp tam tersi yüksek tahsil yapmış, mesleğinde başarılı, lisan ve bilgisayar bilen ve ağzı iyi laf yapan takımından olmaları. Dolayısıyla bunlar edindikleri yanlış bilgi ve kanaatleri, başarıyla ve büyük bir hızla etrafa yayabiliyorlar.

Ne demişler, insanlar görmek istediklerini görür, duymak istediklerini duyar ve inanmak istediklerine inanırlarmış.