Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Haziran '08

 
Kategori
Öykü
 

Alo orda mısın (26)

Alo orda mısın (26)
 

http://blog.milliyet.com.tr/alo-orda-misin--25-/Blog/?BlogNo=114908

 

Bugün büyük gündü. Nazan’ın babasıyla konuşacak şansını son kez deneyecekti. Sabah erkenden kalktı, her zaman yaptığı gibi okulun kapısına giderek Nazan’ı beklemeye başladı. Kısa bir süre sonra Nazan geldi.

Nazan çok heyecanlıydı. Murat’ın akşam eve geleceğinden babasına bahsetmemişti. Ne olacaksa o an olsun artık diye düşündü. Anne ve babasının Murat’a olan hislerinden ve evliliklerine bakış açılarından haberdar olduğu için içini korkuyla karışık heyecan kaplamıştı.

Murat’ı görünce çok sevindi. Hemen koşup boynuna sarıldı. Murat kendisini ne kadar sevdiğini sordu. “Canımdan çok seviyorum” cevabını alınca, “seni kaçırsam bizi kimsenin bulamayacağı yerlere benimle gelir misin?” diye sordu.

Nazan olayın ciddiyetini anlayamamıştı. Espri yaptığını düşünerek esprili bir şekilde cevap verdi.

“Şimdi kaçamam, okula yetişmem gerekiyor”

Murat onun saflığından o kadar etkilendi ki gülerek karşılık verdi. Nazan, “akşam geliyor musun?” diye sordu. “Evet” cevabını alınca Murat’ı öperek yanından ayrıldı. Sonra geri dönüp el sallayarak koşarak uzaklaştı.

Murat onun arkasından bir süre baktı. Kendisine inanamıyordu. Nazan nasıl olmuştu da böyle ansızın hayatına girivermiş ve en sevdiği oluvermişti. Gülümseyerek arabasına bindi ve işine gitti.

Akşam Nazan’lara gittiğinde neler olacaktı şimdiden kara kara düşünmeye başladı. Babası, “üniversite bitmeden olmaz” diyecekti büyük ihtimal.

Okulların kapanmasına çok kısa bir süre kalmıştı. Sınav da hemen bir gün sonraydı. “Vakit kaybetmeden plan yapmalıyım” diye düşündü. Ama önce Nazan’ın babasıyla son kez konuşmalıydı.

Aklına uzun süredir kullanmadıkları yazlık evleri geldi. Annesi bu evi hiç sevmemişti. Bu yüzden yıllardır kullanılmıyordu. “Yarın ilk işim bu eve gitmek olacak” diye düşündü. Önce evi elden geçirmesi gerekiyordu. İyi bir temizlik lazımdı. Evde eşyalar vardı ama uzun süredir kullanılmadıkları için ne durumda olduklarını bilmiyordu.

Bunu düşünerek işyerinde önce acil işlerini halletmeye başladı. Bir süre işlerine zaman ayıramayacaktı. Bu bir haftalık süreyi çok iyi değerlendirmesi gerekiyordu.

Evi görmeye gittiğinden kimsenin haberi olmamalıydı. Evdeki değişikliklerden de. Hatta bunu Nazan bile bilmemeliydi.

Yoğun geçen günün ardından akşam olmuştu. Eve gidip hazırlanması gerekiyordu. Aceleyle çıktı. Eve geldiğinde hatırladı ki, bu gece anne ve babası dışarıda olacaklardı ve eve geç geleceklerdi. Buna sevindi. Nazan’lara gideceğinden haberleri olmaması çok daha iyiydi.

Evden çıkmadan Nazan’ın babasını arayarak konuşmak istediğini ve müsaitse gelmek istediği söyledi. Nazan’ın babası şaşırmıştı. Önce cevap vermedi, Murat’ın, “orada mısınız?” sorusu üzerine, “evet evet, Nazan söylememişti de bir an an şaşırdım. Tabii gelebilirsin” cevabını verdi.

Murat teşekkür ederek gelmek üzere evden çıktığını biraz sonra görüşebileceklerini söyleyerek telefonu kapattı.

Murat Nazan’ın babasıyla telefonda görüştükten sonra Nazan’ı arayarak durumu bildirdi. Babasının Nazan’a sorması halinde eve geleceğinden haberi yokmuş gibi davranmasını istedi. Bu şekilde anlaştılar...

 
Toplam blog
: 1929
: 661
Kayıt tarihi
: 11.11.06
 
 

  Hayatı ciddiye almam, emeği çok ciddiye alırım. Dünyanın en vazgeçilmez üçlüsü; çocuklar, çiçek..