Altan'ların efendisi...

Bazen aklıma takılır bir sürü soru… Kuş olur uçarım soruların peşinden… Bir ışık, bir esinti yakalar ve hızla süzülürüm o mavi kristaller buketine doğru… Gümm!... Çarpar başım görünmez bir çepere… Anlarım ki, bütün çıkışlar artık kapanmıştır zırhlarla… Anlarım ki artık küçük bir serçeyimdir aslında... Ve camdan da olsa, kıramadığın her engel bir zincir, güneşsiz bir ampül aydınlığıdır aslında…

Çetin Altan’a saygı duyarım. ‘Büyük gözaltı’ okuduğum ilk romanlardan biridir… Yüzlerce köşe yazısını okumuşumdur… Doğru dediklerim de, yanlış dediklerim de vardır içlerinde… Türkiye İşçi Partisinin tarihinde de önemli bir yere sahiptir. Nerde yazıyor şu an? Milliyet gazetesinde…

Ahmet Altan… Büyük oğul. Bildiğim kadarıyla 14 kitabı var: Roman ve denemeler. On bir tanesini severek, ilgiyle okumuşum. Üç tanesini okumaya çalışıp okuyamamışım yani kapılmamışım, başlamış ama bitirememişim. Bir romanı ise bir türlü geçmemiş elime. Bir dönemin Star televizyonunda, Neşe Düzel’le yaptığı ‘kırmızı koltuğu’ sürekli izlemişim. Onlarca köşe yazısını da okumuşum. Yani oldukça iyi tanıdığım bir yazar Ahmet Altan. Nerede yazıyor şu an? Kurucusu ve yönetmeni olduğu ‘Taraf’ gazetesinde…

Mehmet Altan... En tanımadığım Altan. Hiçbir kitabını okuma şansım olmadı. Son yıllarda, televizyonlarda birkaç kez izledim. Sınırlı sayıda köşe yazısını okudum. Toplasam on tane ya çıkar ya çıkmaz… Önce kendisinden özür diliyorum… Belki önümüzdeki yıllarda daha çok okuma fırsatı yakarlım. Bu durumu da kendi eksiğim kabul ediyorum. Nerede yazıyor şu an? Star Gazetesinde. Sanıyorum aynı zamanda yöneticisi.

Bir baba: Çetin Altan. Milliyet’de yazıyor.

Kısa bir süre önce Milliyet’ten onure edici önemli bir ödül aldı… Önemli bir okur kitlesi de var.

Bir kardeş: Star gazetesinde yazıyor. Hatta yönetiyor. Ekonomi profesörü… Özel bir okur kitlesine sahip olduğu söyleniyor.

Bir yazar: Ahmet Altan… Birçok riski göze alıp, Türkiye gibi bir ülkede sırtını bir sermaye grubuna dayamadan, popüler görüşlere dayamadan, şiddetli muhalif bir gazete çıkarıyor: Taraf…

Taraf gazetesi bayilerde kaça satılıyor, ne kadar reklam alabiliyor giderleri ne ve günde kaç tane satıyor? Taraf gazetesinin savunduğu liberal görüşlerin soracağı ilk sorulardır bunlar… Basit bir matematik yaptığımızda, Taraf gazetesinin mali açıdan iyi bir durumda olmadığı görünüyor.

Çetin Altan’ın ekonomik sorunları var mı? Olduğunu zannetmiyorum. Hatta küçümsenmeyecek bir mal varlığı olduğuna da eminim. Hakkı olduğuna da inanıyorum.

Ya Mehmet Altan? Üniversiteden aldığı küçük de olsa bir maaşı var. Kanal kanal gezip program da yapıyor ve oralardan da ciddi bir geliri var. Star gazetesinden de bir maaşı vardır sanıyorum. Yani onun da ekonomik hiçbir kaygısı yok…

Peki… Baba Çetin Altan ile oğullar Ahmet ve Mehmet arasında derin düşünce farklılıkları var mı? Elimizdeki tüm veriler şu an bu üç insanın nerdeyse tek bir insan kadar ortak düşünceleri olduğunu da gösteriyor.

Aslında bu üçlüye ben hısım kadar da olsa yakın bir gazeteciyi daha dahil etmek isterim: Can Dündar’ı…

Bu grup içinde en zayıf halka kim? Kendini riske atmış olan kim? Ekonomik çıkmazları yaşayan kim? Elbette Ahmet Altan!!!

Bir düşünün şimdi;

Çetin Altan, Mehmet Altan ve Can Dündar; Taraf gazetesinde yazıyor. Günlük satışı en az üçe katlamaz mı?

Ben bile alırım bazen:-) Hatta bu yazarlar o gazeteye katılırsa buradan söz veriyorum abone olacağıma.

Güçlü bir yazar olan baba, güçlü bir yazar olan kardeş…

Özellikle bu dönemde Türkiye’nin en çok konuştuğu gazeteciler…

Üstelik hiçbir ekonomik sorunları da yok. Karınları tok, sırtları pek.

Neden bu evlatlarını, bu kardeşlerini desteklemezler?

Neden Ahmet Altan’ın Taraf’ında yazmazlar?

Acaba neden?

Aklın yolu bunu anlatabilir mi size?

Ahmet Altan: Milliyet gazetesinden ‘Atakürt’ adlı köşe yazısından dolayı, nazikâne bir üslupla söylersek, uzaklaştırılmıştı…

Baba Çetin Altan: Milliyet Gazetesinde yazıyor…

Üstelik ‘Milliyet’ sözcüğünün ne anlama geldiğini hepimiz biliyoruz.

Arkadaş Can Dündar: Ahmet Altan’ın Milliyetle ilişkilerinin kesilmesine tepki vermeye çalıştığı için Milliyet’le ilişiği kesiliyor ama o da şu an Milliyet’de yazıyor.

Kardeş Mehmet Altan, hiç kimsenin almadığı Star gazetesinde kendi yazdıklarını kendi okuyor ama kardeşinin gazetesine geçmiyor…

Oya Baydar, Taraf gazetesi yazarıydı, hala sosyalizme inandığı için Ahmet Altan tarafından ‘Kötü yola düşmüş olan bir Anadolu kızına’ benzetiliyor… Hayal kırıklığı yaşıyor Sn. Baydar ve gazeteden istifa ediyor…

Ardından Kürt sorunuyla ilgili çözüm önerileri geliyor…

Kimler yazıyor Taraf gazetesinde?

Devletin istihbaratçıları ve devletin polisleri yazıyor…

Baban yazmıyor, kardeşin yazmıyor, arkadaşın yazmıyor...

Öbür tarafların parası tatlı geliyor...

Liberalizm budur işte…