Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

27 Şubat '07

 
Kategori
Alternatif Enerji
 

Alternatif enerji kaynakları: Rüzgar

Alternatif enerji kaynakları: Rüzgar
 

Küresel Isınma ve enerji bugünkü dünyanın en baba sorunlarından ikisi. Dünya hızla bir enerji dar boğazına girmeye başlayınca ve bilim adamlarının altını kara kalemlerle çizerek “dünyadaki fosil enerji kaynakları şu kadar yıl sonra bitecek” açıklamalarının ardı ardına yapılmasıyla, birileri de artık gerçekten samimi olarak düşünmeye başladı. Ama birileri de hala inat mı inat, düşüncesinden ödün vermemeye devam ediyor.

Türkiye’de bu enerji kıtlığından nasibini alıyor. Zaten fosil kaynaklar bakımından çok da zengin olmayan ülkemiz de bu enerji dar boğazına hızlandırılmış trenle girmek üzere. Tüm dünya ülkeleri petrol, gaz, kömür vs gibi hep fosil kaynakların peşinde koşturdu yıllarca. Bunlar için yığınla paralar harcandı, harcanıyor. Ama alternatif enerji konusunda kimse beklenen adımları atmadı. Bugün günümüzde bile hala ülkemize nükleer santral kurulsun mu kurulmasın mı onu tartışıyoruz. Ama yanı başımızdaki bedava ve yenilenebilir enerji kaynaklarımızdan haberimiz yok. Yıllardır hep bunu dile getirmeye çalıştı bazı uzmanlar. Ben de gerek yazılarımda, gerekse söylemlerimde hem bunu vurgulamaya çalıştım. Alternatif enerji kaynaklarımızı değerlendirebilmeliyiz. Üstelik bir de yenilenebiliyorsa ve çevreyi de kirletmiyorsa, insan sağlığını da etkilemiyorsa neden olmasın ki ?

Türkiye’de enerji üreticisi kurum listesi maalesef ki çok az, hatta sabit çizgide devam ediyor. Enerji tüketicileri de tersine gittikçe artan bir grafik sergiliyor. Türkiye’de enerji tüketimi hat safhalarda ve bu tüketimin en büyük ortağı ise üretim yapan firmalar. Tüketimin gittikçe artması, ülkemizi olası bir enerji krizinin eşiğine getirebilir. Bu da yakın gelecekte, sosyo-politik, sosyo-ekonomik bir kaos ortamı yaratır. Buna dur diyecek yeni çareler aranmalıdır. Hidroelektrik santralleri buna büyük bir oranda çözüm buluyorsa da, yakın gelecekte bu santraller de yetmeyecek. Bir de su gücümüzün, biraz da küresel ısınma ile gittikçe azaldığını varsaydığınızda sis perdesi manzarayı kapatıyor.

Bu durum karşısında ülkemizin doğal kaynaklarından yararlanarak alternatif enerji sistemlerinin uygulanması, soruna genel ve kesin olmayan, ancak gelecek için umut verici bir çözüm olması nedeniyle gün geçtikçe artan bir önem kazanıyor. Bu enerji kaynaklarından rüzgar, ülkemizde de çok iyi değerlere sahip olması, sınırsız, temiz, çevreyi kirletmeyen bir enerji kaynağı olması dolayısıyla öne çıkıyor. Rüzgar enerjisi kullanımının dünyadaki örneklerine baktığımızda iki kısımda incelenmesi gerektiğini görüyoruz. Küçük türbinler olarak adlandırabileceğimiz, kişisel kullanıma yönelik sistemler, ve büyük türbinler adını alan endüstriyel kullanıma yönelik sistemler.

Büyük türbinler, rüzgar çiftliği olarak adlandırılan diziler şeklinde kuruluyor. Bir rüzgar çiftliğinin toplam gücü 1-150 MW arasındadır. Tek bir türbinin gücü 50kW’tan 2MW’a kadar olabiliyor. Ancak günümüzde ekonomik şartlar açısından 500kW’tan küçük türbinler pek fazla kullanılmamaktadır. Büyük türbinler genellikle yatırım amaçlı olarak kuruluyorlar. Üretilen enerji direkt şebekeye verilir. Bu yüzden yatırımdan önce yapılması gerekli olan bazı çalışmalar vardır. Büyük türbinlerden oluşan rüzgar çiftliklerinin yatırım maliyeti kabaca bir yaklaşımla 1000 $/kW’dır. Yıllık bakım masrafı ise yatırımın %1-1, 5’i olarak gerçekleşiyor. Bu şartlar altında kurulacak türbinlerden elde edilen elektrik enerjisi, şebekeye; maliyeti düşük, çevreyi kirletmeyen, güvenli ve yenilenebilir bir kaynaktan üretilmiş olarak verilebiliyor.

Küçük Türbinler, genellikle şebekenin olmadığı yada ulaştırmanın ekonomik olmadığı , ya da sorunlu olduğu yerlerde uygulanıyor. Şehir dışı yerleşimler, çiftlik evleri, telekomünikasyon aktarıcıları, radyo ve orman kuleleri, askeri tesisler, demiryolu sinyalizasyonu, balık çiftlikleri, seralar, maden ocakları, deniz vasıtaları ve bazı fabrikalarda küçük türbinler oldukça uygun kullanım alanları bulmaktadır. Üretilen enerjinin depolanmasıyla güvenilir enerji sağlanır. Küçük türbinlerin güç değerleri, 0, 05-20kW arasındadır. En fazla 4 adet hareketli parçadan oluşan bu tip türbinler bakımsız, yada çok az bakımlı olarak dizayn ediliyorlar. Türbinlerin işletme giderleri yok denecek kadar azdır. Her türlü çevre şartlarına dayanabilecek şekilde dizayn edilirler. Otomatik kontrol mekanizmaları, sistemi aşırı şarjdan koruyan kontrol sistemleri vardır ve ayrıca çok yüksek rüzgar hızlarında otomatik korunmalı dizayn edilmişlerdir.

Çok daha küçük maliyetlere üretilebilen küçük rüzgar türbinleri, küçük çaplı bir sitenin elektrik ihtiyacını karşılayabilir. Biraz daha büyük bir türbin ise, birkaç otelin yada bir tatil köyünün elektrik ihtiyacını karşılayabilir. Büyük türbin çiftliği kurulduğunda, birkaç hidroelektrik santralinin ürettiği enerji çok daha az bir maliyetle üretilebilir. Üstelik bakım masrafları daha az, üstelik enerji üreteceğiniz kaynak doğadan ve parasız, üstelik yenilenebilir bir kaynak.

Bölgemde bu türbinleri ilk kez Çeşme’de görmüştüm yıllar önce. Geçenlerde yaptığım bir seyahatte Balıkesir taraflarında sırtlara kurulan büyük rüzgar türbinlerini görünce hem şaşırdım, hem de çok sevindim. Bir de geçenlerde bir haber bülteninde Çanakkale boğazına çok sayıda bu türbinlerden kurulduğu, daha da boydan boya bu türbinlerden yerleştirileceği haberi de beni ayrıca heyecanlandırmıştı. Demek ki, istenince olabiliyormuş. Yapabiliyormuşuz demek ki ? Ülkemizde hiç de azımsanamayacak bir rüzgar geçişi yaşanabilmektedir. Bunu değerlendirmek gerek. Özellikle üretim tesislerinin bulunduğu bölgelerde, turizm bölgelerinde, üniversite kampuslarında, yerleşim birimlerine yakın olan yüksek tepelere bu türbinler konulabilir. Böylece sıfıra yakın bir maliyetle (bir tek türbinleri var etme maliyeti var) sonsuz sayılabilecek ve yenilenebilir ve temiz, doğayı kirletmeyen bir enerji sistemi üretilebilir. Çünkü başka bir dünya, başka bir Türkiye yok !..

 
Toplam blog
: 671
: 2572
Kayıt tarihi
: 26.06.06
 
 

Anadan doğma bir İzmirliyim ve bu şehirli olmaktan gurur duyuyorum.. Hem bu şehirde doğmuş, hem b..