Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Kasım '10

 
Kategori
Felsefe
 

Altın oran ve güzellik

Altın oran ve güzellik
 

ay çiçeği spiral döngü


Altın oran nedir diye sorulsa belki çoğu kimse cevap veremez. Hâlbuki kendi vücudumuz dâhil gözümüzün gördüğü her şey de, her yerde, bitkilerde, meyvelerde, ağaçlarda, mimaride aklınıza gelebilecek tüm şeylerde genellikle altın oran mevcuttur.

Öyleyse ALTIN ORAN nedir? Sorusuna cevap verelim. <ı>“İnsan tasarımından kaynaklanmadan doğanın temel yapısında var olan biyolojik bir gerçekliktir.”

Doğanın güzellik ölçüsü ve biçimsel uyumun matematiksel kuralı olarak adlandırdığımız “Altın Oran” bilindiği kadarıyla M.Ö.3. yüzyılda Eukleides’in Stojkhesa(öğeler) adlı yapıtında "aşıt ve ortalama oran" adıyla kayda geçirilmiştir. Bazı veriler bu bilginin M.Ö. 3bin yıla dayandığını göstermektedir. Bir güzellik ölçüsüdür ve doğada canlı cansız her şeyin yapısında bulunan bir orandır. 1.618... yani (PHI) altın oran değeridir.

Altın oranı geometri ile açıklarsak; bir çizginin “<ı>daha küçüğün daha büyüğe oranının daha büyüğün bütüne oranı” şeklinde bölünmesi olarak ifade edilir. PHI (Altın Oran); ? = CB / AC = AB / CB = 1.618034 = 1+?5 / 2 Göze en hoş gelen uyum altın orandır. Göz nizamının oranıdır. Bu nedenle çok önemlidir. Başta vücudumuz olmak üzere birçok yerde karşımıza çıkıyor ve bizim hoşlanma duygumuzu yöneltiyor. Altın oran bir güzellik oranıdır. Altın oran bizim ve dünyamızın güzelliğinin matematiksel karşılığıdır. Parçaların ve bütünlerin ahenk şeklinde oluşudur.

Çevremizde bulunan birçok doğal maddede Altın Orantı’yı gözlemlemek mümkündür. Buna en belirgin örneklerden birisi hiç kuşkusuz kar tanelerinin geometrisidir. Yeryüzünde bulunma olasılığı en düşük olan şey, özdeş iki kar tanesi olsa gerek. Altın oran nerelerde görüldüğüne bakarsak; İnsan vücudunun kendisinde, çiçekler âleminde, bitkiler âleminde, hayvanlar âleminde, uzayın derinliklerinde, spiral galaksilerin içeriğinde DNA da, büyük piramitte(keops) gibi, Tarihte altın oranın kullanıldığı bilinen en eski yapı Mısır’da ki Keops piramididir. Keops M.Ö 2600 yıllarında yapıldığı kabul görülüyor, demek ki yaklaşık 4610 yıldır altın oran biliniyor ve kullanılıyor.

Doğada matematik ve fiziksel evrende ezelden beri var olmasına karşılık insanoğlu tarafından ne zaman keşfedildiği bilinmemektedir.

Mesela, · İnsan Vücudu Göbek ile ayak arasındaki uzaklık 1 birim kabul edilirse insanın boyu 1, 618 e denk gelir. Parmak ucu-dirsek arası / El bileği-dirsek arası, Omuz hizasından baş ucuna olan mesafe/Kafa boyu, Göbek-başucu arası mesafe / Omuz hizasından başucuna olan mesafe, Göbek-diz arası / Diz-ayakucu arası. Oranları yine Altın Oranı verir. · çiçekler âleminden ay çekirdeği çiçeğinde saat yönünde 55 zıt yönde 89 ay çekirdeği bulunur 89/55 = 1.618 elde edilir ki bu da altın orandır. · Tabiat’ta altın oran; Arıkovanı ve altın oran, Arı kovanlarında yaşayan dişi arıların sayısının erkek arıların sayısına bölündüğünde hep aynı sayı elde edilir, altın oran. · DNA ve altın oran DNA molekülü her tam turunda 34 angstrom uzunluğunda ve 21 angstrom genişliğindeki çift heliks spiral yapısı ile altın oranı bünyesinde bulundurmaktadır ve 34/21= 1.619 sayısını vermektedir. · Ayçiçeği ve altın oran Ayçiçeğinde yer alan ay çekirdekleri saat yönünde 55 adet, buna karşılık saat yönünün tersinde 89 adet bulunur ve 89/55=1.618 dir. ·

Evrende düzen Evrendeki milyarlarca gök cismi sürekli olarak hareket halinde bulunmasına rağmen, aralarında hiçbir çarpışmanın meydana gelmemesi, bize açıkça evrenin özel bir hesap ve bilgi üzerine yaratıldığını göstermektedir. Evrende dikkat çeken geometrik şekillerden en önemlisi galaksilerde görülen “sarmal” düzendir.

Dünya’da ki kimi topluluklar Altın orana <ı>“tanrıdan gelen sayı” demişleridir. Kur’an-ı Kerim de Talak süresi 3 ayette “<ı>Allah her şey için bir ölçü kılmıştır” diye yazar. Altın oran insanlığa evrendeki muhteşem düzeni bir kez daha hatırlatır. Kuşkusuz evrenin var olduğu günden itibaren sahip olduğu bu düzen ve denge hiçbir şekilde bozulmamaktadır. Altın oran öylesine eşsiz ve fonksiyonel bir şekilde mevcuttur ki, bu oran, içinde bulunduğu her sisteme ve biçime, insanda hayret uyandıracak derecede mükemmel bir estetik, biçimsel bir güzellik ve denge kazandırmaktadır.

Geometrik düzenin geçerli olduğu ve evren dediğimiz bir bütün içinde, her şeyin (canlı ve cansız ) ritmik ve sayısal şekilde oluştuğunu ve bunu oluşturan yüce bir gücün ve evrensel enerjinin var olduğunu hissetmekte ve inanmaktayız. Doğada gördüğümüz tüm nesneler, hatta kendi vücudumuzda ki sistemler bile birçok karmaşık yapıdan oluştuğu zannedilmesine rağmen aslında bir düzene göre şekillenmişlerdir.

Evrenin yüceliği karşısında insanın inanç ve hayranlığı artmaktadır. İnsanda Evrende“ yüce kudretin” sıfat ve tecellilerini kapsamaktadır. İnsan ilahi bağış aklının vergisiyle evreni ve doğayı inceleyerek, Ulu Yaratanın kudret ve azametine hayran olur ve kendini bilmeye başlar.

Erhan Sirekin

 
Toplam blog
: 55
: 4108
Kayıt tarihi
: 27.06.08
 
 

Genç emeklilerden olup, hayat denen tiyatro içinde rol alan bir oyuncu gibi yaşamın kıymetini bil..