Anadan doğma vatanseverlik...(!?)

BU NASIL OLUYOR ACABA?

Aynen "anadan doğma askeriz" gibi...

Balyoz darbe planı davası'ndan ceza almış MHP'nin asker kökenli milletvekili E. Korgeneral Engin Alan, şöyle demiş :

"Ben anamdan milletvekili olarak doğmadım, ama anamdan doğduğumda vatanseverdim, hala vatanseverim"(medyadan)

Engin Alan'ın bu beyanı üzerine, yazılı medyamızın sivri dilli köşe yazarlarımızdan biri, "Kimse Engin Alan'ı  vatanını sevmediği için yargılamadı; darbe yapmaya kalkıştığı için yargıladı" diyor.

"Anadan doğma asker" olmayı duydum da, "anadan doğma vatansever" olunduğunu ilk kez duyuyorum.

Herhalde bizim gen yapımızda, dünyanın hiçbir insanında olmayan "asker" ve "vatansever" olma genleri var(!?)

Bu konuda,  7 Temmuz 2009 yılında bir blog yazmıştım. Bloğumun adı "Ordu ve millet kavramı" ...

Boş zamanlarınızda bu bloğumu okumanızı öneririm. O blogdan birkaç alıntı yapayım...

"Milli Mücadelenin en önemli sorunlarından biri, asker kaçaklarının yarattığı olaylardı. Örneğin M. Kemal Atatürk'ün Samsun'a çıktığı 1919 yılında, bazı birlikler aldıkları görevleri yerine getiremiyorlar; yiyecek ve cephane depolarını koruyacak ve nakliye işlerini yapacak er bulamakta zorlanıyorlardı.

Temmuz 1921'de ordumuzun Sakarya Irmağı'nın gerisine(doğusuna) çekilmekte olduğu sırada kaçak asker sayısı 39.809, savaşın sonunda ise bu sayı 48.335'e yükselmişti.(1)

Bu askerlerimiz de, eğer gen yapımızda "askerlik" ve "vatanseverlik" varsa, analarından "asker" ve "vatansever" olarak doğmuşlardı.

Milli Mücadele'nın sürdüğü sırada, asker kaçaklarını önlemek için, Fransız İhtilali'nin "İhtilal Mahkemeleri"ni esas alarak kurulan  İstiklal Mahkemeleri, bu savaşı kazanmamızda çok önemli rol oynamıştır.

Ya günümüzde, gençlerimizin azımsanmayacak bazıları, "askerlik yapmamak", onların deyişi ile "askerlikten yırtmak" için ne gibi girişimler ("askerlik görevi yapamaz" ya da "çürük" raporo almak gibi) ve beklentiler(askerliğin kısaltılması, erken terhis ve paralı askerlik gibi) içinde olduklarını hepimiz biliyoruz.

Günümüzün bu asker adayı gençlerimiz de, eğer inanıyorsak, analarından  "asker" ve "vatansever" bilinci ile doğmuşlardır....Aynen E. Korgeneral Engin Alan gibi....

Sizleri bilmem ama, ben doğduğumun bile farkında değildim...Anamdan doğarken böyle bir hasletimin olup olmadığı bilincinde değildim...Benim dünyaya gelmeme yardımcı olan ebe de, anneme ve babama bu konuda bir şey dememiş...

Ben, "vatan", "millet", "askerlik" ve "vatanseverlik" gibi kavramları en erken ilkokulu okurken öğrendim...

Şimdi, ben, Ergenekon Davası'nda yargılanan ve ceza alan asker kişiler ile "darbe girişim" ve "darbe planları" yaptıkları gerekçesiyle ceza alan E. Korgeneral Engin Alan gibi muvazzaf ve emekli subayları "ordu-millet" özdeşliğinin neresine koyacağımı bilemiyorum.

SON DEYİŞİM :

Eğer darbe yapanlar ve darbeye teşebbüs edenler, "doğuştan asker" ya da Engin Alan gibi "analarından doğarken vatansever" iseler, bu hasletleri sonradan kazanan  ama darbelere karşı olan ben, şimdi ne yapayım...?

Engin Alan'ın bu konu yüzünden yargılanmadığımı bilmek içimi rahatlattı.. Aksi halde, anamdan doğarken "vatansever" olma bilincinden yoksun olduğum için ceza alabilirdim!

NOT : Bu bloğumu, "yarı ciddi yarı şaka" şeklinde yazdım...Umarım bu açı gözetilerek okunur...

cdenizkent

 ------------------------ :

(1) Cumhurbaşkanlığı Arşivi, No. III / 7-c, dosya 27, F-37'den Ergun Aybars, İstiklal Mahkemeleri, Ankara