- Kategori
- Şiir
Anadolu çocuğu
"RESİM:ALINTI"
ANADOLU ‘DA GENÇ BİR KIZ
Anadolu çocuğuyum ben.
Ayağımda şalvar, başımda yemeni…
Bir göz oda, bakla sofa…
Bir hırka, bir lokma dedikleri
Gün çöktü müydü aynı kaseye girer tahta kaşıklar...
Karın doyurma derdine düşer yorgun bedenler.
Ezilir ayak altlarında kuru soğanlar
Katık olur tarhananın yanına.
Anadolu çocuğuyum ben.
Ay çiçek tarlalarının arasında büyüdüm…
Yüzüm güne döndü zaman zaman günebakanlar gibi..
Gün oldu boynumu büktü tarlaya dadanan küçük kurtçuklar…
Yılmadım yürüdüm çıplak ayaklarla…
Aldırmadım ayağıma batan irili ufaklı taşlara…
Dolaştım yurdumun topraklarında…
Islandım yağmurla…
Üşüdüm uğultulu tepelerde…
Derelerde yundum…
Deryalarda hayallere daldım…
Beyaz bulutlarla dans ettim yeşil çimenlere uzanıp da…
Pan’ın teneffüsünü hissettim yüzümde.
Uğur böcekleri uçurdum parmağımın ucundan hep aynı şeyi dileyerek…
Sohbetlerimiz oldu Doğa Anayla oradan buradan.
Söyleyemem, neler fısıldadı kulaklarıma…
Yakıcı güneşe aldırmadan az mı fasulye topladım tarlalardan…
Biber, domates, salatalık…
Ya bağlardan üzüm…
Bostanlardan kavun, karpuz…
Nasır bağladı ellerim…
Esmerleşemedi mi tenim…
Sağılmak istedi her sabah Sarı kız…
Mor şapkalı dağlara bakıp bakıp da…
Çeşme başında oyalanmadım mı geçecek pala bıyıklım diye…
Kına gecelerinde salınmadım mı gelin olacağım günü bekleyerek…
Nadasa bırakılan tarlalar gibi beklemekteyim şafağın bitmesini…
Atın üstüne nazlı nazlı kurulup da “ya nasip “diyeceğim günleri…
Göçüp gitti çoğu buralardan İstanbul’a, taşı toprağı altın, diye diye
Anadolu çocuğuyum ben
Nasırlı ellerimde kına…
Bu can sana feda…
Dön gel pala bıyıklım…
Bırakma Anadolu’nun bağrında, bir başıma..
11.10.2008