Anahtar kelime "Kontrol"

Son zamanların en önemli kelimesi KONTROL. Her zümre, her devlet, her grup birilerini kontrol altına almaya çalışıyor. Bunu ya kendi çıkarları için ya da başka birilerinin çıkarları için yapıyor.

Başbakan insanlık duygularını yenemiyerek bir çıkış yaptı. Bu çıkışı onurlu ve yapılması gereken bir çıkış olarak algıyanlar da oldu, İsrail ve yahudi karşıtı bir çıkış olarak algılayanlar da oldu.

İki algılamanın da farklı yönleri vardı. Birinde insanlık dramı vardı, zira aynı dramı yahudilerde yaşamıştı. Diğerinde ise hakim olma bir devletin yaptıklarından dolayı onu kınama ve protesto etme vardı. Burada siyaset ve ülke ilişkileri devreye giriyor. Oysa toplantı sonrası yapılan açıklamalar işin boyutunun tamamen insanlık duyguları olduğunu ortaya çıkarıyor.

Son zamanlarda bazı grupların hatta blog yazarı olduğum gazete muhabirlerinin de rahatsız olduğu bir durum var. Olayın insani boyutu atlanıyor ve tamamen diğer boyutu üzerinden hareket edilerek bazı yorum ve yönlendirmelerde bulunuluyor. İlişkiler, ziyaretler bile buna göre yorumlanıyor. Yapılan haberlerin içeriği ne olursa olsun başlıklar hep bu konu üzerinden yapılıyor. Amaç kontrol dışında gerçekleşen bir çıkışın çıkarlara ters düşmemesini sağlamak mı yoksa birilerinin çıkarlarını üstün tutmak mı? Konrol mekanizması ne için harekete geçirildi?

Her yazılan yazılar bir yönü aktarıyor. Yok efendim söyledikleri tam çevrilmemiş, yok efendim artık o orda kalmalı ve önüzdeki ilşkilerimize bakmalıyız, yok efendem Hamas savunuculuğu olmasın, yok efendim İsrail fena halde kızmış ve ilişkileri soğutmaya başlamış, yok efendim Avrupa dalga geçiyormuş, yok efendim Araplarla fazla haşır neşir oluyormuşuz, yok efendim işte gizli sessiz sedasız bazı insanlarla görüşüyormuş gibi haberlerin içerikleri tamamen kontrol altına alma mekanizmasının en belirgin özelliği değil midir?

Dünya küresel bir ekonomi ve siyaset alanına dönüşüyor. Ülkeler geçmişleri ne olursa olsun ilişkileri asla askıya almıyor. Düşman ülkeler olsa dahi el altında yine ilişkiler devam ediyor. Ortak hareket etme mekanizması ilişkileri her zaman bir noktada birleştirebiliyor.

Fakat sorun insanların ya da ülkelerin birbirleri ile olan ilişkilerinde değil sorun çıkar mekanizması altında kimlerle daha samimi ve daha etkin şekilde ortak hareket edebildiğidir. Oysa bu insanların algılamadığı bir durum var. Bugün AB yolunda ilerleyen Türkiye daha 100 yıl öncesinde AB ülkelerinin işgali altında değil miydi? Tarhimizde verdiğimiz kahramanlıklarla dolu Kurtuluş Savaşını bizler kimlere karşı yaptık. Vatanın her karış toprağında hangi milletlerin gözü vardı? Bunları unutmuş şimdilerde AB ye girmek ve onun parçası olmak için gayret gösteriyor olduk. AB ye karşı değilim aksine üyesi olması taraftarıyım. Fakat bugünkü düşmanınız yarın dostunuz olabilir ya da bugünkü dostunuz yarın düşmanınız olabilir.

Unutmayın ki Amerika'nın en büyük felaket senaryoları arasında muhtelif bir Türkiye ve Amerika savaşı da var. Zira coğrafyasında büyüyen, güçlenen ve hakim bir Türkiye aslında Amerika için bir tehdittir. Amerika'nın politikaları coğrafyaya kendisinin hakim olması ve şekillendirmesi üzerinedir. Kendisinden bağımsız ve güçlü bir devletin olması onun varlığını tehlikeye sokmaktadır. Durum İsrail için de geçerlidir. Zamanında Yahudilerin hamisi olan bir Osmanlı vardı. O büyüktü ve güçlüydü. Şimdi ise Amerika var.

Taraf olmak ve taraftar olmak arasındaki en önemli fark birinde tarafınız her an değişebilir diğerinde ise taraftar olduğunuz için bir hayranlık vardır ve ölene kadar da devam edecektir.

İşte bütün bu nedenlerden dolayı KONTROL kelmesi bu kadar önemli ve bu kadar çok kullanılamaya başlandı.