Analı kızlı

Ne yazık ki bu Bayram ve Yılbaşı tatilinde Mersin, hayal oldu. Çocukların iş yoğunluğu ve dolayısı ile izin alamadıkları için, Bayramı Kuşadası’nda geçireceğiz.. Gidemeyeceğimiz kesinleşti ve ben moralim bozukken, genelde mutfağa girip, en zahmetlisinden yemekler yaparak kendime terapi uygularım. Ama bugün yemek tarifi yazarak, sizlerle paylaşıp, terapimi uygulamaya karar verdim, umarım beğenirsiniz. Birçoğunuzun bildiğinden emin olduğum, Analı Kızlı tarifini, Mersin mutfağından ve bildiğim şekliyle sizlerle paylaşacağım.

Evet (Analı Kızlı) hazırlığı, bir gece önceden ıslattığımız nohutların, incik veya arzu edilen diğer kemikli etlerle birlikte, derin bir tencerede haşlanmasıyla başlar.

Diğer malzemelerimizi ise şöyle sıralayabiliriz... Köftelerin içinde kullanmak için
300 gr kuzu kıyma, hamurunda kullanmak için 300 gr dana kıyma, iki su bardağı ince köftelik bulgur, bir su bardağından biraz eksik un, üç adet orta boy kuru soğan, yarım bağ maydanoz, tepeleme iki çorba kaşığı biber- domates salçası karışımı, iki çorba kaşığı margarin, bir çay bardağı sıvı yağ, bir veya iki limon, pul biber, karabiber, kimyon, kuru nane.

İşe ilk önce kıymamızı hazırlayarak başlıyoruz, kıymayı hazırlarken, öncelikle suyunu salıp çekinceye kadar, çatal ve kaşık yardımıyla, tanelere ayırarak karıştırıp, hafifçe kavuralım sonra margarini, (içlik kıymasında kolay donup, akmadığı için özellikle margarin kullanılır) mümkün olduğunca ince kıyılmış, iki adet soğanı, salçayı ilave edip, soğanlarımız iyice yumuşayana kadar, kıymamızı hafifçe karıştırarak pişirelim, incecik kıydığımız maydanozlarımızı, -kuru nane hariç- diğer baharatlarımızı da katıp, bir kez daha karıştırarak altını hemen kapatalım ve kıymamızı, soğuması için serin bir yerde, ara ara karıştırarak bekletelim..

Şimdi geniş ve biraz derin bir tepsinin içinde bulgurumuzu, ılık suyla eşit şekilde ıslatalım, on beş dakika kadar bulgurun şişmesini bekleyelim, şişen bulgurumuzu ellerimizle önce harmanlayıp sonra da unu, çok az salçayı ve köftelik kıydırdığımız dana kıymayı -(Aslında içli köftelerde kuşbaşı şeklinde aldığımız dana etini, robotta, bir çay kaşığı karbonat ilave ederek ve krema kıvamında çekersek, daha güzel olur)- bulgura ilave edip elimizi hafifçe ıslatarak, pürüzsüz bir köfte hamuru elde edene kadar yoğuralım.

Hamurdan minik parçalar alarak, avucumuzda fındık iriliğinde yuvarlayıp önce -Kızları, - sonar da, hamurun bir kısmından, irice bir ceviz büyüklüğünde parçalar koparıp, herbirini önce avucumuzda yuvarlayıp sonra parmak uçlarımızla bildiğimiz içli köfte şeklinde açalım, soğuyup katılaşan kıymamızdan içlerini doldurup, ağzını özenerek kapatalım. Bu şekilde de -Anaları- konumunda, hazırlanan içli köftelerimizi, ayrı bir tepsiye alalım, kıymamız bitene kadar bu işlemi sürdürelim..

Hamurumuz artarsa tekrar minik yuvarlaklar yapalım, köfte ve misketlerimizi bu şekilde bitirelim....Diğer tarafta, nohutla birlikte pişen etleri, isteğinize göre kemikli veya kemiklerinden ayırarak kullanabilirsiniz, kaynamakta olan et ve nohut suyuna gerekiyorsa gözkararı ile kaynar su ilave edebilirsiniz. Şimdi birer kaşık domates ve biber salçasını ılık suda ezip, kaynayan yemeğe ilave edin, on dk kadar bu şekilde kaynasın. Ardından fındık iriliğindeki, minik misketlerinizi suya aktarın, beş dk kadar daha kaynamaya devam etsin, sonra içli köftelerinizi ilave edin, on dakika kadar da bu şekilde kaynatın. Yemeği fazla ekşi sevmiyorsanız bir limonun suyunu ekleyin, bu yeterli olacaktır, beş dk kadar da limonuyla kaynasın ve altını kapatın. Son işlem olarak, kuru naneyi üstüne serpin, ayırdığımız bir kuru soğanı, ısıttığınız sıvı yağda pembeleştirip (hatta hafifçe yakın, daha lezzetli olacaktır) çorbanızın üzerine dökün..

Evet arkadaşlar hepsi bu kadar, -Analı Kızlı- kaşıklanmaya hazır hale gelmiştir… Çukurova'da yapılan -Analı Kızlı- budur. Zahmetli ama bir o kadar da lezzetlidir. Bu arada bir şey daha belitmek istiyorum. Kıymasını aynı malzemelerle ama çiğ olarak ve tabii ki hamurunu farklı şekilde yapmakla beraber -yüzük çorbasını da baştan sona kadar aynı sistemle pişirebilirsiniz. Mesela marketlerden hazır yüzük çorbası aldınız, bu pişirme yöntemiyle deneyin. Hazırda haşlanmış nohutunuz yoksa ve arzu ederseniz, yeşil mercimek kullanabilirsiniz. Bu hem farklı bir lezzet olacak, hem de daha çabuk pişecektir. Yeşil mercimek Mersin’de bir çok yemekte nohutun yerine, değişiklik olsun diye ve severek kullanılır. Hazırda et suyunuz yoksa -Etsu- tabletleri, çok sık kullanmamak şartı ile böyle özel yemeklerde, lezzeti arttırmak açısında güzel bir çözüm olabilir..

Mersin'de Analı Kızlı daha çok kışın, ısıttığı düşünülerek -Yüzük Çorbası- ile dönüşümlü olarak veya kalabalık misafirlerin olduğu özel günlerde, konu komşunun yardımlaşarak yaptığı, çorba veya yemektir. Tabi benim verdiğim ölçüler dört - beş kişiliktir, yardımlaşma gerektirense, kalabalık için yapılan, kazanlarda pişen, düğün çorbası gibi birşeydir.. Yani arkadaşlar, içli köfte açabiliyorsanız, verdiğim bu ölçülerle yardım almadan bu yemeği kendiniz kolayca yapabilirsiniz.

Ayrıca bu, aynı zamanda bildiğimiz içli köfteninde tarifidir. Yalnızca kıymasına, arzu edersek ceviz içi katabiliriz, köftelerimiz daha iri olarak açılır, istersek köftelerimizi normal suda haşlar, -Sarımsak, Zeytin yağı, Pul biber, biber salçası ve kimyonla hazırlanan sosa bandırarak yeriz. Veya doğrudan kızartarak, salata, turşu, ayran eşliğinde tüketebiliriz.

Eveet, bütün bunları yazmak bana çok iyi geldi, gerçekten işe yarıyormuş. Umarım ve inanıyorum ki siz de bu tarifi denerseniz, emeğinizin karşılığını fazlasıyla alacak ve çok beğeneceksiniz..

Beğendik, güzelmiş diye bir msj atarsanız çok sevinirim. Ama sakın beğenmedik demeyin, çünki Yılbaşında da Kuşadasındayım ve bu yüzden kavga edecek yer arıyor olacağım...

Sevgi ve saygılarımla…