Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Nisan '08

 
Kategori
Güncel
 

Anayasa'da ki Sosyal Devlet İlkesi ve Yeni Düzenlemeler.

Anayasa'da ki Sosyal Devlet İlkesi ve Yeni Düzenlemeler.
 

foto: sıcak gündem.com


Türkiye Cumhuriyeti'nin temel taşları Anayasa'nın Genel Esaslar maddelerinde yerine konmuştur. Binanın yıkılmasını istemeyenler bu temel taşlarını, temelden çekmesinler.

Anayasa'nın Birinci kısım, Genel Esaslar maddeleri Devlet'in düzeni ile ilgilidir. 2. Madde : "Cumhuriyetin Nitelikleri:
Madde 2. – Türkiye Cumhuriyeti, toplumun huzuru, millî dayanışma ve adalet anlayışı içinde, insan haklarına saygılı, Atatürk milliyetçiliğine bağlı, başlangıçta belirtilen temel ilkelere dayanan, demokratik, lâik ve sosyal bir hukuk Devletidir. "

Bu günlerde halkın yasama ve yürütme görevi verdiği iktidar, kurulu devletin mevcut anayasal düzeni içinde yaptıkları yeminine sadık karak halkın teveccühüne uygun yönetimde dürüstlük ve şeffaflık geliştireceğine, refah seviyesini artırıp bunun halka yansıtılması için çalışacağına, devletin temel kuruluş ilkelerine "bypas" denemeleri ile uğraşmaktadır.

Oysa değiştirilemeyecek maddeler arasında olan bu özellikler yine anayasal madde ile belirtilmiştir. "Madde 4. – Anayasanın 1 inci maddesindeki Devletin şeklinin Cumhuriyet olduğu hakkındaki hüküm ile, 2 nci maddesindeki Cumhuriyetin nitelikleri ve 3 üncü maddesi hükümleri değiştirilemez ve değiştirilmesi teklif edilemez. "

Anayasanın bu ikinci maddesi hem çok açık hemde çok önemli bir maddesidir. Gerekçeside özet olarak maddenin girişinde açıklanarak dört temel özellik sıralanmaktadır; Demokratik, Laik, Sosyal, Hukuk Devleti olması. Son günlerde bu temel maddelerle oynanmak istenmekte "kulağı tersinden göstererek" dolaylı yollardan bu ilkeler erozyona uğratılmak istenmektedir.

Laiklik konusunda Yargıtay Başsavcılığı bu konuda iddianame ile Anayasa mahkemesine başvurmuştur. Bu ilke ile ilgili kaygılar hukuki sürecte yargı önündedir. Yargıya herkesin saygı göstermesi gerekmektedir. Çünkü Anayasal ve kaynağını milletten almakta ve millet adına karar vermektedir. Bu kurumlarında var oluş sebebi Anayasa'dır.

Demokratik'lik konusunda reform, kimsenin aklına gelip siyasi partiler ve seçim yasalarında halkın katılımını sağlayıcı düzenlemeler yapılmamaktadır. Hatta lidere endeksli tutucu, anti demokratik uygulamalar katılaşmaktadır. Bu konuda da duyarlı olunmalıdır.

Devlet Kamu İktisadi Teşekülleri Ağır sanayi ve aramalı üreten kuruluşlar dışındaki tüketim malı üreten sanayi kuruluşları ve pazarlama örgütleri, sadece sınayi yatırımların eksikliğinden veya kapitalizmin müteşebbis yaratamamış olmasından kurulmuş değildir. Bunlar aynı zamanda tüketici halkın haksız rekabetten ve tekelci zihniyetten korunması için devletin sosyal ilkesi gereğidir. Ama bunlar ekonomik siyeset gereği ya çökertilmiş ya da satılarak özelleştirilmiştir.

Son günlerin gündemini oluşturan Sosyal Güvenlik Yasası değişiklikleri'de çok önemli anayasal temel ilkelerle çelişmektedir. Devletin Sosyal karakteri erozyona uğratılarak insanlık gelişiminde hiç görülmeyen kazanılmış sosyal hakların geriye gitmesi için uğraşılmaktadır.

Geniş hakl kitlelerinin özlük haklarının ve sosyal haklarının ekonominin büyümesine paralel olarak daha iyi düzeye getirilmesi gerekirken daha geriye götürülmek istenmektedir. Basında çıkan yorum ve eleştiri yazıları bu konuya ışık tutarken bir kısım basın bu konuyu görmezden gelerek es geçmektedir.

Anaysal temel ilkeler önem ve değer yönünden aynı kıymete sahiptir. Ayrıca sosyal hakların geriye gitmesi insanlık ayıbıdır. Bu konularda ki açıklık maddelerle de açıklıkla belirtilmekteyken; "V Devletin temel amaç ve görevleri :
"Madde 5. – Devletin temel amaç ve görevleri, Türk Milletinin bağımsızlığını ve bütünlüğünü, ülkenin bölünmezliğini, Cumhuriyeti ve demokrasiyi korumak, kişilerin ve toplumun refah, huzur ve mutluluğunu sağlamak; kişinin temel hak ve hürriyetlerini, sosyal hukuk devleti ve adalet ilkeleriyle bağdaşmayacak surette sınırlayan siyasal, ekonomik ve sosyal engelleri kaldırmaya, insanın maddî ve manevî varlığının gelişmesi için gerekli şartları hazırlamaya çalışmaktır."

Gündeme alınıp halen yasama çalışmaları sürdürülen sosyal güvenlik yasa çalışması maddeleri gerçekten bu Anayasa maddeleri doğrultusunda iyileştirmelermidir. Toplumsal protestolar bunun böyle toplum yararına olmadığını göstermektedir.

Oysa bakın Anayasa'nın XI. Anayasanın bağlayıcılığı ve üstünlüğü, "Madde 11: Anayasa hükümleri, yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını ve diğer kuruluş ve kişileri bağlayan temel hukuk kurallarıdır. Kanunlar Anayasaya aykırı olamaz."

Devletimiz, Türkiye Cumhuriyetinin temel ilkelerinden Anayasa güvencesinde ki sosyal olma ilkesi de gereken hassasiyetle korunmalıdır. Bu maddelerin bazıları az bazıları çok önemli olamaz hepsinin önem ve kıymeti aynıdır.

İktidar bütün olumsuzlukları telafi etmesi bakımından hala zamanın var olduğunun farkında olmalıdır. Anayasal koruyucular da her konuya gereken önem ve hassasiyeti göstermelidirler.

Bu anayasanın sosyal devlet ilkesine yapılan olumsuz yasal düzenlemeleri protesto için Milletin genel çoğunluğunu temsil eden STK gibi demokratik örgütler, demokratik tepkilerini meydanlara taşımışlardır.
Bu protesto katılımını gerçekleştiren millete rağmen sosyal haklar geriye götürülüp Devletin temel ilkesinin aksine mevcut haklar geriye götürülebilir mi?

Gerekçeler hiçte tutarlı ve haklı değildir. Fonlar açık veriyor iddiası, fiilen çalışıp primlerini yatıranların sorumluluğu değildir. Zaman zaman fonları geçmiş yıllarda başka bütçe kalemlerinin sübvansiyonu yada finans açığını kapatmak için kullanılması, finans temini için toplu para tahsilatları yapılarak süper emeklilikler veya fiilen çalışmayıp borçlandırılarak veya toplu prim tahsili ile haksız emeklilikler dağıtanların sorumluluğunda ve kusurunda aranmak gerekir.

Bu ve benzer gerekçelerle zor duruma düşmüş sosyal kurum fonlarının revize edilmesinin bedeli hakkıyla çalışan ve prim yatıranlara çıkarılmamalıdır. Hakların geriye götürülmesi, bugün çalışanlar veya yarın çalışacak olanlar toplum ve millet, devlet gibi devamlılık arz eder.

Geriye gidişi yalanlamakta ne ahlaki ve adil nede etik ve hukukidir.


nariçi. Mutlu yarınlar dileğiyle.

 
Toplam blog
: 376
: 1841
Kayıt tarihi
: 06.07.07
 
 

Hayat herkes için aslında yalnızlıktır. hiç kimsenin doğal garantisi yoktur. (Günlük atüel haberl..