Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Nisan '10

 
Kategori
Siyaset
 

Anayasa değişikliği

1982 Anayasası üzerinde yapılması düşünülen değişiklikler ve yeni maddeler kamuoyunun gündemindeki ana konulardır. TBMM sunulan anayasa paketi ile bazı maddelerin değiştirilmesi istenilmektedir.

Seçim dönemleri ve bununla ilgili konular Anayasada ve kanunlarda açıkça belirtilmiştir. Mevcut Anayasa’ya göre seçimler dört yılda bir yapılmaktadır. Buna göre dört yıllık süre için seçilmiş olan milletvekilleri, iktidarlar yasama ve yürütme döneminin sonuna kadar görevlerini sonuna kadar yürütmek zorundadır. Aksi takdirde görevlerini yapmamış olurlar.

Ülkemizin huzuru ve kalkınması için iktidar ve muhalefet el ele vermelidir. Sorunlara birlikte çözüm yolu aranmalı, çözüm yolları teklif edilmelidir.

Komisyonlarda kanun teklifleri ciddi bir şekilde tartışılmalı, doğruların yanında yanlış olanların karşısında durulmalıdır.

Muhalefet demek her şeye muhalif olmak, meclis gurubunda aklına gelenleri konuşmak değildir. Meclis kürsüsünden yapılan kırıcı ve sert konuşmalar milletin meclise ve milletvekillerine olan güvenini ve saygısını ortadan kaldırmaktadır.

İktidarlar despotça hareket edemezler. Muhalefetinde vazifesini yapmayıp ülkenin huzurunu bozan bir görev yüklenmeye hakkı yoktur.

Milletvekillerinin aşağıda bulunan yemini bir daha okuyup, ona göre davranmasında yarar bulunmaktadır.

“DEVLETİN VARLIĞI VE BAĞIMSIZLIĞINI, VATANIN VE MİLLETİN BÖLÜNMEZ BÜTÜNLÜĞÜNÜ, MİLLETİN KAYITSIZ VE ŞARTSIZ EGEMENLİĞİNİ KORUYACAĞIMA. HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNE, DEMOKRATİK VE LAİK CUMHURİYETE VE ATATÜRK İLKE VE İNKILÂPLARINA BAĞLI KALACAĞIMA. TOPLUMUN HUZUR VE REFAHI, MİLLİ DAYANIŞMA VE ADALET ANLAYIŞI İÇİNDE HERKESİN İNSAN HAKLARINDAN VE TEMEL HÜRRİYETLERDEN YARARLANMASI ÜLKÜSÜNDEN VE ANAYASA'YA SADAKATTEN AYRILMAYACAĞIMA. BÜYÜK TÜRK MİLLETİ ÖNÜNDE NAMUSUM VE ŞEREFİM ÜZERİNE ANT İÇERİM”

Edilen bu yeminin hiçbir yerinde toplumun huzur ve refahını kaçıracağıma, Meclisi kavga çıkartma yeri olarak kullanacağıma diye cümle bulunmamaktadır.

Edilen bu yeminle “ ANAYASA'YA SADAKATTEN AYRILMAYACAĞIMA” derken darbecilere, cuntacılara, faili meçhul cinayetlere, insan haklarını çiğneyenlere arka çıkacağım manası anlaşılmamaktadır.

Edilen bu yeminle “ HUKUKUN ÜSTÜNLÜĞÜNE “ derken yargının hukuka bağlanmayacağı, Anayasa’ya bağlanmayacağı, yüksek yargı kafasına göre hareket edeceği manası anlaşılmamaktadır.

Edilen bu yeminle “MİLLETİN KAYITSIZ VE ŞARTSIZ EGEMENLİĞİNİ KORUYACAĞIMA“ derken; bırakalım askeri vesayet devam etsin, tek parti yönetimi zihniyeti devam etsin, darbeler olsun, mutlu azınlık ülkeyi ve milleti sömürsün, bu meclise de ve milletvekillerine de gerek yok diye bir mana çıkmamaktadır.

Bu millet kıt imkânları ile milletvekillerini meclise Ülkemiz için yararlı şeyler yapsın diye göndermektedir. Kısır bir döngü ile yasama ve yürütme faaliyetlerini sen yaptın olmaz, ben yaptım olacak tartışmasına götürmenin manası bulunmamaktadır.

Aklın yolu birdir. Asıl olan ülke menfaatleri ile toplumun huzur ve refahının sağlanmasıdır. Anayasa konusunda bile mutabakattan kaçınıp muhalefet adına statükonun yanında yer almak ülkemize de, toplumumuza da bir şey kazandırmayacaktır.

Yapılması gereken tüm partilerin dağarcığındakini ortaya koyup, toplumumuzun huzur ve refahı için demokratik bir anayasanın kabul edilerek yürürlüğe girmesinin sağlanmasıdır.

Ülkemizde sadece darbelerle Anayasa yapılması geleneğinin ortadan kaldırılmalıdır. Mevcut iktidar anlayışı da muhalefet anlayışı da, particilik anlayışı da demokratik anlayışa uygun değildir.

Anayasa değişikliği adı altında meclise sunulan maddeleri ele aldığımızda şu hususlar öne çıkmaktadır:

MADDE 7- TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASASININ 54 ÜNCÜ MADDESİNİN ÜÇÜNCÜ VE YEDİNCİ FIKRALARI YÜRÜRLÜKTEN KALDIRILMIŞTIR.

B. GREV HAKKI VE LOKAVT

MADDE 54. – Toplu iş sözleşmesinin yapılması sırasında, uyuşmazlık çıkması halinde işçiler grev hakkına sahiptirler. Bu hakkın kullanılmasının ve işverenin lokavta başvurmasının usul ve şartları ile kapsam ve istisnaları kanunla düzenlenir.

3. Fıkra-“Grev esnasında greve katılan işçilerin ve sendikanın kasıtlı veya kusurlu hareketleri sonucu, grev uygulanan işyerinde sebep oldukları maddî zarardan sendika sorumludur.”

7. Fıkra-“Siyasî amaçlı grev ve lokavt, dayanışma grev ve lokavtı, genel grev ve lokavt, işyeri işgali, işi yavaşlatma, verim düşürme ve diğer direnişler yapılamaz.”

Bu değişiklikten ne amaçlanmaktadır. Grev adına işçilerin ve sendikaların kasıtlı ve kusurlu olarak işyerlerinde sebep oldukları maddi zarardan sendikaların sorumluluğu niye kaldırılıyor?

Siyasi amaçlı grev, lokavt, işi yavaşlatma, genel grev yapmaya niye izin çıkarılıyor. Bu değişiklikler ülkeye ne kazandıracaktır?

Bu fıkralar ile ilgili değişiklikten vazgeçilmelidir.

MADDE 10 - TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASASININ 84 ÜNCÜ MADDESİNİN SON FIKRASI YÜRÜRLÜKTEN KALDIRILMIŞTIR.

5. Milletvekilliğinin düşmesi

MADDE 84. – (Değişik: 23.7.1995 - 4121/9 md.) İstifa eden milletvekilinin milletvekilliğinin düşmesi, istifanın geçerli olduğu Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlık Divanınca tespit edildikten sonra, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulunca kararlaştırılır.

Son Fıkrası- “Partisinin temelli kapatılmasına beyan ve eylemleriyle sebep olduğu Anayasa Mahkemesinin temelli kapatmaya ilişkin kesin kararında belirtilen milletvekilinin milletvekilliği, bu kararın Resmî Gazetede gerekçeli olarak yayımlandığı tarihte sona erer. Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanlığı bu kararın gereğini derhal yerine getirip Genel Kurula bilgi sunar.”

Bir partinin temelli kapatılmasına beyan ve eylemleri ile sebep olduğu( Kürsü dokunulmazlığı dışında), Anayasa Mahkemesinin temelli kapatmaya ilişkin kesin kararında belirtilen milletvekilinin milletvekilliğinin bu kararın resmi Gazetede gerekçeli olarak yayınlanması ile sona ereceği hükmü niye kaldırılıyor? Partisinin kapatılmasına neden olan kişiye niye sahip çıkılıyor?

Bu maddenin kaldırılması yanlıştır.

MADDE 15- TÜRKİYE CUMHURİYETİ ANAYASASININ 144 ÜNCÜ MADDESİ KENAR BAŞLIĞIYLA BİRLİKTE AŞAĞIDAKİ ŞEKİLDE DEĞİŞTİRİLMİŞTİR. "

G. ADALET HİZMETLERİNİN DENETİMİ

MADDE 144- ADALET HİZMETLERİ İLE SAVCILARIN İDARÎ GÖREVLERİ YÖNÜNDEN ADALET BAKANLIĞINCA DENETİMİ, ARAŞTIRMA, İNCELEME VE SORUŞTURMA İŞLEMLERİ ADALET MÜFETTİŞLERİ İLE HÂKİM VE SAVCI MESLEĞİNDEN OLAN İÇ DENETÇİLER ELİYLE YAPILIR. BUNA İLİŞKİN USUL VE ESASLAR KANUNLA DÜZENLENİR."

G. Hâkim ve savcıların denetimi

MADDE 144. – Hâkim ve savcıların görevlerini; kanun, tüzük, yönetmeliklere ve genelgelere (Hâkimler için idarî nitelikteki genelgelere) uygun olarak yapıp yapmadıklarını denetleme; görevlerinden dolayı veya görevleri sırasında suç işleyip işlemediklerini, hal ve eylemlerinin sıfat ve görevleri icaplarına uyup uymadığını araştırma ve gerektiğinde haklarında inceleme ve soruşturma, Adalet Bakanlığının izni ile adalet müfettişleri tarafından yapılır. Adalet Bakanı soruşturma ve inceleme işlemlerini, hakkında soruşturma ve inceleme yapılacak olandan daha kıdemli hâkim veya savcı eliyle de yaptırabilir.

Sayın Anayasa değişikliğini kaleme alan yetkililer. Bu değişiklik ile Hâkim ve Savcıların görevlerini; kanun, tüzük, yönetmeliklere ve genelgelere uygun olarak yapıp yapmadıklarını nasıl denetlecek. Yargının siyasallaşmasını nasıl önleyecek. Yargı imparatorluğu kurulmasını nasıl ortadan kaldıracak. Bu açıklığa kavuşmamıştır.Bu değişiklik uygun değildir. Gözden geçirilmesinde fayda vardır.

Yukarıda bahsedilen olumsuzluklara rağmen böyle bir çalışmanın meclise gelmesi bile güzeldir.

“HÂKİMİYET KAYITSIZ ŞARTSIZ MİLLETİNDİR” Tüm milletvekillerinin en önemli görevi bunu gerçekleştirmektir. Kendilerinin de içinde bulunduğu TBMM zan altında bırakacak, Cumhuriyetin olmazsa olmazı olan bu müessesenin küçük düşürülmesi, basite alınması, kararlarına saygı duyulmaması kimsenin yetkisinde değildir. TBMM aldığı bütün kararlarını YÜCE TÜRK MİLLETİ ADINA ALMAKTADIR.

Sayın milletvekillerimize, partilere düşen görev; komisyonlarda Anayasa değişikliği paketinin maddelerini güzelce süzgeçten geçirerek eksik ve noksanlıkların varsa belirlenmesi ile düzeltilmesidir. Milletimiz adına, menfaatine, insan haklarına, özgürlüklere uygun yasaların çıkmasının teminidir.

MUSTAFA YOLCU

 
Toplam blog
: 172
: 1405
Kayıt tarihi
: 26.06.09
 
 

1953 Yılı Çorum iskilip doğumluyum.  inşaat mühendisiyim. Ankara'da ikamet ediyorum Yazılarım baz..