Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

22 Nisan '10

 
Kategori
Güncel
 

Anayasa Mahkemesi Başkanından ilgililere önemli uyarılar!

Anayasa Mahkemesi Başkanından ilgililere önemli uyarılar!
 

Anayasa Mahkemesinin 48. kuruluş yıl dönümünde, Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’tan ilgililere çok çok önemli uyarılar geldi. Öyle uyarılar ki; herkes bu uyarıların altına rahatlıkla imza atabilir! Tabi ‘Yargı Reformundan’ ne anladığınıza bağlı.

Haşim Kılıç kimdir?

Haşim Kılıç Anayasa Mahkemesi Başkanlığının yanı sıra, iktidar partisine Adalet ve Kalkınma Partisi veya AKP demeyip, Ak Parti diyecek kadar yakındır. Bu zamana kadar iktidar partisi aleyhine verilen tüm kararlarda muhalefet şerhi bulunmaktadır. İktidar partisi, ‘Laiklik Karşıtı Eylemlerin Odağı’ kararında bile muhaliftir. Bu karar 10 a karşı 1 oyla alınmıştır.

Gelelim Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın uyarılarına;

* Bağımsızlığa ve tarafsızlığa teslim olmayı raddenler ayakta kalamayacaktır. Yargıyı ideolojik vesayet altında tutmaya çalışanlar yargının tarafsızlığından en çok rahatsız olanlardır.

* Yasama yargı ve yürütme gücünü kim kullanırsa kullansın hukuk dışı yollarla demokrasiyi kurtarma düşüncesinden vazgeçilmelidir. Kurumlar yıpranmasın anlayışının arkasında ülkeye nasıl bir bedel ödetildiğinin farkında olunması gerekir.

* Yargı gelecek kuşaklara görülmemiş hesap bırakmaması gereken bir güçtür.

* Hukukun gücünün azaldığı yerde güçlünün hukuku geçerli olmaya başlayacaktır.

* Ülkemizde yargının bağımsızlığından tarafsızlığından şikâyet edenlerin sosyal profiline baktığımızda ciddi bir eksen kayması görünmektedir. Oysa yargı makamı yargılanan kişinin makamı unvanı konumu ile asla ilgilenemez ama ne yazık ki uygulamalar bunun tersini göstermektedir.

* Unutulmamalıdır ki taraflı yargının hiçbir dönemde kimseye bir faydası olmamıştır.

* Etkin tarafsız ve süratli bir yargı yolunda yaşanan olumsuzluklar AİHM'e yapılan şikâyetleri mecbur kılmaktadır.

* Yargıtay’da 1 milyon 600 bin civarında dava dosyası bulunmaktadır. 2008 yılının kayıtlarına göre bir davanın başlangıcından bitişine ortalama tam 4 yıl sonra kesinleşerek sonuçlandığı görülmektedir. 2009 yılı kayıtlarına göre 15 bin civarında dosya zamanaşımına uğramış, %61 civarında dosya ertesi yıla bırakılmıştır.

* Bu gerçekler karşısında mevcut sistemle ülkemizin çağdaş hukuk sistemini yakalaması mümkün değildir.

* Siyasetten arındırılmış acil bir yargı reformunun yapılması mecbur hale gelmiştir.

* Yargı sürecinde oluşan adalet dağıtımındaki bu gecikme bu reformu acil ve gerekli kılmaktadır.

* ABD ve Almanya'da yapılan yargı reformu yönteminde uyuşmazlıkların yargıya intikal etmeden önce çözülmesi üzerine kurulmuştur.

* Yargıda seçim sisteminin yeniden düzenlenmesi gereklidir.

* Yargıda şeffaflık dönemi açılmalıdır. Millet adına karar verenler icraatlarını topluma nasıl yaptıklarını açıklamalıdır.

* Gerek bakanlığın gerekse yüksek yargı organlarının hâkim ve savcılar üzerinde oluşturdukları korku kalkmadıkça bağımsız bir yargıdan söz edilemez.

* Toplumun büyük kesimini ilgilendiren kararlarda birbiriyle çelişen ve gün aşırı değişen kararlar alınması toplumun yargıya olan güvenini hiç şüphe yok ki azaltmaktadır.

* Yargıç derneklerinin olaylarla ilgili görüş ve düşünce açıklamaları yargının bağımsızlığı ile doğrudan ilgilidir. Hâkim ve savcıların sadece mesleki sorunları ile ilgilenecek siyasetten arındırılmış bir dernek yapısının oluşması gerekmektedir.

* Bağısızlık ve tarafsızlık konusunda yapacağımız değerlendirmelerin yeni bir sorun yaratmaması gerekir.

* Anayasa toplumun tamamını kapsayan, barış üzerine kurulu olmalıdır.

* Sayıca bir fazla olanın söz sahibi olmadığı, çoğulcu bir demokratik sistem yaratmak gereklidir. Demokratik bir rejimde siyaset sorun yaratma değil, sorun çözme sanatıdır.

* Toplumun en basit sorunları bile siyasi gerilimlerle büyütülmektedir.

* Demokrasi ve laiklik gibi evrensel değerlerin anlamının değiştirilerek bize özgü modellerin yaratılması sorunumuzun temelini oluşturmaktadır.

Bu başlıkların altına imza atmayacak, demokrat, laik ve sosyal bir hukuk devletine inanan kişi olabilir mi? İktidar partisinin yargıda yapmak istediği reform(!)larla bu önerilerin uzaktan yakından bir ilgisi var mı?

Anayasa değişiklik paketi mecliste son hızla görüşülürken, bulmaca çözen, uyuyan, muhabbet eden sırası gelince gidip işaret edilen yere oyunu kullanan milletvekilleri, bu halkı temsil ediyor mu? Belki içinizde bu vekilleri biz seçmedik mi diyeniniz olabilir. Hayır, biz seçmedik. Onları liderler seçti. Bizde onların seçtiklerini seçtik. İşte bizim ülkemizdeki demokrasi!

 
Toplam blog
: 3842
: 3093
Kayıt tarihi
: 23.03.08
 
 

Antalya'da 1956 yılında doğdum. Emekliyim, Üniversite mezunuyum. Evliyim, bir oğlum var Mimar. Gü..