Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

03 Ocak '13

 
Kategori
Anılar
 

Anılarımı düşlerime döndürmek istedim

Anılarımı düşlerime döndürmek istedim
 

http://resimler.manzara.gen.tr


Düşlerimde bir arada tuttuğum bir ailem var benim, büyük kocaman bir aile..Anneanneler, dedeler, teyzeler, amcalar, halalar, yiğenler...Bayram sofraları kurulur ya dopdolu her yerde neşeli kahkahalar, sevinçli bir telaş..yada bir yeni yıl akşamında sobanın üzerinde pişen kestaneler, fırında hindi ve hediye paketleri bir ağacın altında...

Düşlerimiz geleceğe, anılarsa geçmişe dair. Biliyorum ki hepimiz bir yanımızda hissediyoruz çocukuğumuzun güzel günlerinin hatırasını. Sıcak sobanın üzerinde kaynağan çaydanlık, duvardaki tiktak saat, sabun kokan kanaviçe yastıklar, merdaneli çamaşır makineleri, siyah-beyaz televizyonlar, radyolar, gramafonlar...Öğlen uykularınızı bölen sokak yoğurtcuları, nane şekercisi..

Yeni gelen 2013 giden 2012'yi değil sadece geride kalan bütün yıllara olan özlemimi arttırıyor. Gelen yılı karşılamanın telaşı yok artık içimde, giden yıla duyduğum özlem. Yaşlanmak değil bu giderek kötüleşen hayatta güzel günlere duyulan özlem, yalnızlığın her geçen zaman arttığı bu yıllar da paylaşamamanın verdiği hüzün.

Bu kadar hızlı gelişen Dünya'da, yollar kısalırken, mesafeler azalırken, iletişim araçları son sistem olmuşken neden yalnızlaşıyor insanoğlu? Yeni yıllar, bayramlar neden sevdiklerimizden uzak geçiyor? Eski yılbaşlarını hatırlıyorum, annemin kolundan tutar kartpostal almaya götürürdüm. Üzerinde ışıklı evler, süslü ağaçlar, kardanadamlar olan rengarek kartpostallar içimi sevinçle doldururdu. Sevdiklerime, uzaktakilere büyük bir özenle seçer eve gelince de en güzel kalemimle büyük bir özenle doldururdum arka sayfalarını. Benim için çok özel bir törendi bu tüm bayramlarda ve tüm yılbaşlarında gerekleştirilen. Taki SMS ve Facebook çıkana kadar. Ben sevdiklerime mektuplar yazardım, üzari desenli ve kokulu renkli kağıtlara. Sanırım o zaman daha yakındı uzaklar bana...

Özlediğim anılarım düşlerim oldu bugün. Düşümde sıcak bir yuvanın özlemini duydum, çocuk gülüşleri ile yankılanan bir evin, torunların, gelinlerin, damatların...Anılarımda düşlediğim, düşlerimde istediğim hayat arkadaşımla elele seyrettim büyük bir aileyi. Gözlerinin içine baktım anılarda ki gibi gülümsedi bana, sıcacık...Kırlaşmış saçlarımız, buruşan ellerimiz, çizgilerle dolu yüzümüz yaşanmış yılların ısbatı olsa gerek...

Bir deniz kenarında iki sandalye üzerinde gün batımını seyrederken geride bırakılan onca yılın anıları kalsa sadece ama düşlerimiz gerçek olsa. Hayatta yalnız kalmadığımızı üşüdüğümüzde üzerimize atılan bir ceket gösterse bize, ilaçlarını aldın mı hatırlatmaları, kahveni yapayım mı soruları, torunlar geldi el öpmeye sevinçleri...İnsanın bütün düşlerini paylaşacak bir hayat arkadaşı olsa ve anılarını bıkmadan usanmadan anlatacağı. Pembe panjurlu evin penceresinden sakız sardunyalar sarksa, duvarda tiktak saat, gramafonda taş plak, fotoğraflar dizilse komidinin dantelli örtüsünün üzerine ve biz koltuklarımızda arkamıza yaslanmış kahvelerimizi yudumlarken birden elimden tutsa dansa kaldırsa beni, sımsıkı sarılsa "iyi ki varsın" dese...Bizim olan anıları konuşsak sahilde yaptığımız yürüyüşlerde, çoluk çocuğun işinden gücünden, torunların okullarından, aramızda olmayanların özlemlerinden..."Bir gün sende beni bırakıp gidersen" desem sana sende bana suratına takındığın o beni şımartan tavrınla "söz veriyorum asla bırakmayacağım seni" desen yine ve gerçekten bırakmamış olsa tıpkı düşlerimde ki gibi.

Anılarımla dolu yıllara özlem duydum ben bugün. Ailemin sevgisini, sıcaklığını, sahipleniciliğini, paylaşımcılığını özledim ta derinden. Düşlerimde anılarımı özledim bugün çünkü benim düşlerim yok artık. Yalnız başıma ölmekten korkuyorum, bir evladın kokusuna içime çekememekten, bir hayat arkadaşı ile deniz kıyısında elele anıları paylaşamamaktan..Çünkü yıllar geçtikçe arttı yalnızlığımız ve biz unuttuk ailenin nasılda yüce bir kavram olduğunu. Bencilliğimiz unutturdu bize en güzel değerin sevgi olduğunu. İnsanın sevdikçe düşlerinin gerçek, anılarında düşleri olduğunu...

Gün batımını seyrediyor olsam Akdenizin maviliğine bakan sakız sardunyalı balkonumda. Senelerden ne kadar sene geçmiş bilmiyor olsam, ne vakit bırakıp gitmişsin beni ne vakit tutmamışsın verdiğin sözü hatırlamasam...Elimde bol şekerli bir Türk kahvesi dalıp giderken güneşin kaybolduğu noktaya sadece gülümsemeni hatırlasam içime huzur veren gülümsemeni, dizlerime örttüğüm battaniyemde yatan kedimin başını okşasam, gramafonum da bir şarkı bana eşlik etse "Şimdi uzaklardasın"....Anılarla yaşasam hayatımı lakin düşlerim anılarım olamadan....

 

 
Toplam blog
: 61
: 1378
Kayıt tarihi
: 13.07.07
 
 

Sadece yazmayı seviyorum hepsi bu. ..