Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

30 Mart '09

 
Kategori
Kültür - Sanat
 

Ankara Kitap Fuarı

Ankara Kitap Fuarı
 

www.kenthaber.com


'Ankara Kitap Fuarı' şeklindeki afişleri görünce çok sevindim. Geçtiğimiz senelerde hep kaçırmıştım fuarları. 28 Mart günü eve dönerken birden fuarın son günü olduğunu farkettik ve akşam üzeri hemen Atatürk Kültür Merkezi'ndeki fuara gittik.

Fuar benim için kelimenin tam anlamıyla içler acısıydı. Fuara katılım her nekadar çok gibi görünse de yemek yenilecek yerdeki insan sayısı daha fazlaydı. Fuar alanı daracık, insanlar tıkış tıkış ama sadece kalabalıktan değil düzensizlikten dolayı komik bir kargaşa vardı. Ayrıca kitap fiyatları beklediğimin üstündeydi.

Fuar alanında ünlü yazarlar da kitaplarını imzalamak için ordaydı. İnsanlar sıradaydı ama bunaltıcı bir hava söz konusuydu. Evet fuarlar genelde bunaltıcı olur ama standların düzeltilişi, sıralanışı çok sıkı bir şekilde yapılmıştı. Tanıtım yetersiz, mekan kötü, kitaplar pahalı. Kitaba verilen önem bu kadar mı diye düşünmeden edemedim açıkcası.

Kitap kurdu oğlum anne kitap alalım diye tuturunca bir boyama kitabına üzerinde 40 krş. yazdığı halde bile bizden 2 TL aldılar. İşin parasında değilim ama çocuk kitapları bari bu kadar gereksiz pahalı olmasın. İnsanlar sadece kitap satmak için değil birazda kitap tanıtmak için orda bulunsunlar isterdim. Belki de fazla şeyler bekliyorum nedersiniz?

Fuar alanına giriş için alınan 1 TL ücret ise sembolik olarak değerlendiriyorlar. Eğitim ve kültür alanında bile burdan bir kar sağlamayı düşünmek bana çok saçma geldi. Bırakın kardeşim insanlar rahat rahat gezsin dolaşsın. Zaten okuma konusunda en alt sıralarda olan ülkede bırakın da insanlar kitapları rahat tanıyabilsinler. Gerçi kitap fiyatları almış başını gitmişken, piyasaya yeni çıkan kitaplar bile en az 20 TL üzerinden satılıyorsa, giriş için istenen ücreti de sanırım çok görmemek gerek.

Başkente bu fuar yakışmadı diye düşünüyorum. Fuar alanının önüne kurulan yemek yenilecek alan bile bence fuarın önüne geçmişti. Sanki yemek fuarıydı. Atatürk Kültür Merkezi'nde yapılan bu fuarın, fuar alanına yakışmadığını düşünüyorum.

Eğer bir fuar nasıl olmalı derseniz;

Fuar alanına giriş ücreti alınacaksa, önceden belirlenen bir bilet ile ücret alınmalı, öyle insanların önüne atlayarak haraç keser gibi ücreti şuraya ödeyin diye uyarılmamalı.

Girişte insanları karşılıyacak güler yüzlü insalar, fuara katılan yayınevlerini belirten bir afiş veya tanıtım broşürleri olabilirdi. Tübitak'ın fuarda olup olmadığını öğrenmek bile yaklaşık yarım saatimizi aldı.

Gezerken kendimi rahat hissedebileceğim bir müzik yoktu mesela sadece garip bir uğultu vardı. Halbuki müzik ve kitap birbirine bağlantılı sanat dallarıdır. Müzik dinlerken kitapların arka sayfalarındaki tanıtımlarını okumak daha eğlenceli olurdu diye düşünüyorum.

Standlar birbirini yönlendirecek şekilde kurulmalı, kendi dallarına göre sıralanmaları daha iyi olacaktı.

Standlar arasındaki mesafe, dönemeçler çok dar olmamalı insanlar sağında ve solundaki kitapları rahat rafhat görebilmeli.

Bir kaç stand dışında hoşuma gitmeyen bu furdan gönlüm buruk ayrıldım. Galiba ben çok şey bekliyorum.

Bir daha ki senelerde daha düzgün bir kitap fuarı olması dileğimle...

Sevgilerimle...

 
Toplam blog
: 164
: 4548
Kayıt tarihi
: 26.03.08
 
 

Hayatı sevmek ve düzgün yaşamak isterken bulurum kendimi. Yaşamın bana verdikleriyle yetinmeye çalış..