Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

21 Eylül '11

 
Kategori
Güncel
 

Ankara’nın Göbeği Kızılay’daki Patlamada Ölen 3 Adet İnsan!

Ankara’nın Göbeği Kızılay’daki Patlamada Ölen 3 Adet İnsan!
 

Yaşamın doğal akışı içinde “zıtlık”lar, insanı nelere alıştırmıyor ki?

İnsan, yaşamın doğal akış içinde, bir o yana, bir bu yana savrulup gidiyor. Sizin dışınızda gelişen olaylar, o olayları yaratanların “insanlık”tan uzaklığını bir yana koyalım, bazen akıl almaz boyutlara ulaşıyor. Bunda payı olanlar, duyguları körelmiş olduğu için, görünüşte insan, ama aslında bir “robot”...

Gün geliyor, duyunca karşınıza  “ölüm”ün o soğuk/ ürpertici yüzü çıkıyor. Sizin için soğuk/ ürpertici olan, “insanlıktan nasibini almamış”larda sıradan oluyor; etkisi, bir anlık bile olmuyor. Olsa, günlük yaşamda garipsenecek o kadar olay/ durum niye olsun ki?

Oluyor işte; daha da olacağa benziyor.

Atalarımız boşuna, “Ateş düştüğü yeri yakar” dememiş.

Atalarımız, demesine demiş de, bunun o duygusuz, “insanlıktan nasibini almamış”lar için hiçbir önemi yoktur. Ama duyarsız kaldıkları, başkalarını da duyarsız yapmaya yönelik durum/lar, kendi ya da yakınlarının başına gelince, dünyanın “en masum”, “en duyarlı”, “en duygulu” adamı pozuna bürünürler. Bazen, öyle olur olmadık yerlerde/ durumlarda duygusal davranırlar ki, bilip bilmeyen de, onları “dünyanın en merhametli” adamı sanır.

*****

Dün Ankara’da, Ankara’nın göbeği Kızılay’da, Çankaya Kaymakamlığı, Namık Kemal İlköğretim Okulu, eski Milli Kütüphane’nin bulunduğu Kumrular Sokak’taki patlamada 3 yurttaşımız öldü.

Patlamayla ilgi bilgi veren İçişleri Bakanı Naim Şahin’in ne dedi biliyor musunuz?

“İntikal eden ön bilgilere göre, 3 adet maalesef vatandaşımızın patlamadan dolayı can kaybına maruz kaldığı bilgisi var elimizde.”

Bu cümleyi neresinden tutacaksınız?

Sırf bir bakanın ağzından çıktığı için bu cümlede bir “keramet” olduğunu düşünenler, düşünürken boşuna kafa yormasınlar. Çünkü sözcüklerin arasında anlamsal, mantıksal bir ilgi yok. Öyle ki, art arda gelen sözcükler, silah zoruyla “hizaya” sokulmuş gibi.

Sıradan bir kişi bile, sözcükleri böylesine bir araya getiremez, getirmekten kaçınır.

Bakan,  ölen yurttaşlarımız için “adet” sözcüğünü kullanmakla Türkçe kullanma yeteneğini göstermiş oldu!

Kısaca, “Maalesef, 3 vatandaşımız hayatını kaybetmiştir”  biçimde bir cümleyle yapılacak bilgi verme, böylesine garip cümleyle verilmiştir.  Bu da, bizde, resmi ağızların, olanı anlatmaktan çok, konuşmuş olmak için konuştuğunu gösterir.  

*****

Terör, kurban anlamayı sürdürüyor; Güneydoğu’nun dışına kayıyor.

Kızılay’da, ölüme yol açan bu patlama, terörün kentlerde boy göstereceğinin işaretidir.
 
Daha önce söylenenleri gündeme getirmemeye yönelik, sözcükler oyunlarıyla “zararsız” duruma getirilmeye çalışılan, adına MİT-PKK görüşmeleri denen, açığa çıkan son görüşmede, MİT yetkilisinin şu sözler, bir hazırlık yapıldığını gösteriyor:

“Biliyoruz, metropolleri de doldurdunuz bu arada, patlayıcılarla doldurdunuz. Hepsini biliyoruz.”

Bu nasıl “hepsini bilmek” ki, Ankara’nın göbeğindeki patlama önlenemiyor?

Sorunun yanıtını biz, konunun uzmanlarına bırakalım, şehitler için niye “kelle”, patlamada ölenler için niye “adet” denmesinden giderek soralım:

“Büyük”lerimiz, resmi ağızlar, sözcüklerin hakkını vererek, iki düşünüp bir konuşmayı ne zaman öğrenecekler?

Biliyorum, havada kalacak bir soru...


TURGUT ÇELİK/ Mersin

 
Toplam blog
: 2458
: 2418
Kayıt tarihi
: 10.11.08
 
 

24 Kasım 1944'te İspir'de doğdum. Ankara Kurtuluş Lisesi'ni, Dil ve Tarih - Coğrafya Fakültesi Tü..