Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

18 Eylül '06

 
Kategori
Ankara
 

Ankara

Ankara
 

Çıldırtıcı yaz sıcakları terk-i diyar eylemeye başladığından beri boşalan sokaklar ve cafeler dolmaya, korna sesleri artmaya, hareketliliğin ritmik sesi kulaklarımızda uğuldamaya başladı yine. Üniversite öğrencilerinin ev ve eşya arama telaşlarına, okula başlayacak öğrencilerinin velisi olmaktan muzdarip olmaya başladıkları günler geldi çattı yine. Tatilcilerin üzerindeki tatil rehavetini kaldıracak serinlikte, akşam saatlerinde kendini hissettirmeye başladı. Geceler uzamaya gündüzler ise kısalmaya devam ediyorlar.

Uzayıp kısalmayan tek şey ankara. Ve ankara ile anmaya bayıldığım o mistik ve küflü yalnızlık kokusu. Sonbaharda çok güzeldir ankara. Hatta sonbahar dışında güzel değildir. Hani derya içinde olupta deryanın farkında olmayan balıktanda tuhaf olduğunuz anların mekanı. Tüm caddelere ve sokaklara çöreklenen esintinin boyun bağının arasından giren soğuk gibi kendisini hissettirdiği melankolik atmosferin sızısıyla titreyen dizlerle durmadan yürümek sonbaharda ankarayı. Denedinizmi ?

Sonbaharın kendini iyiden iyiye hissettirdiği şu günlerde en olunası en yapılası şey bir cam kenarına tüneyip oturmaktan ibarettir zaman demek istemiyorum tabii ki. Yorgun yüzlerin, çamurlu ayakkabıların, kalabalık öğrenci gruplarının kahkahasını görmek gerekir. Soğuktan üşümüş minik elleri, yanakları. Mamak durağında oluşmuş büyük otobüs kuyruklarını, doğalgaz kuyruklarını da görmeden geçmeyin. Ve didik didik ettiğiniz şu insanların yüzlerindeki Ankara tebessümünü.

Büyük şairlerin, yazarların kenti ankara. Bastırıyor umarsız kollarıyla bağrına aşık olmaya hazır tüm delileri. Sıcak bir el tutmak gerekir. Zira soğuk bir şehirdir de Ankara..


NOT. FOto Ankara kalesi.

 
Toplam blog
: 19
: 1423
Kayıt tarihi
: 18.09.06
 
 

Şu kainat beni içine aldığından beri Rodin'in heykeli gibi olmak yani düşünen adam olarak kalmak ist..