Anlayana Sivrisinek Saz, anlamayana Davul Zurna az

Adamım diye ortada gezinen çok zat-ı muhteremler var.

Kime sorsanız, en iyisi kendisidir.

Sadece kendisi adam gibi adamdır.

Başkasının gözünden bir kendilerine baksalar…

Cesaret edip, bir aynaya bakabilseler…

Başkasına, “adam gibi adam olan var mı?” diye sorabilseler.

Her şeyi çok iyi anlayacaklardır da…

Yaratılışına, tipine, davranışlarına ve söylemlerine bakarsın, adam gibi görünür gözünüze…

Herkesin üzerinde bir elbise vardır.

Bu giydikleriyle belki hayvanlardan bir farklılık arz eder.

Ancak yaptıklarına, söylediklerine bakıyorsun, tam bir tezatlık söz konusu.

Yani içi-dışı, sözü-özü bir olmuyor.

Adam adamlık herkese göre bir farklılık arz eder mi, onların kriterleri farklı mıdır, bilemiyorum;

Eğer adam gibi adam denilebilecek bazı insanlar varsa…

O zaman, o insanlarla, bilindik insanlar arasında büyük tutarsızlıklar ve çelişkiler var demektir.

Mevlana öyle der ya! “Ne elbiseler gördüm içinde adam yok, ne adamlar gördüm sırtında elbise yok.”

En çok sıkıldığınız, sizi umutsuzluğa sevk edenler, sıkıntı yaratanlar, problemler çıkaranlar var mı dersek” herhalde herkes en başta “adam gibi adamlar yoktur” diyeceklerdir, eminim!

Tarih boyunca bu böyle olmuştur, galiba böyle de gidecektir.

Yani adam gibi adam diyebileceğimiz insanlara olan ihtiyaç her zaman hâsıl olacaktır.

Belki adam olmak kolay bir şey değil.

Öyle okumayla, gezmeyle öğrenilecek bir şey değil.

Elbette katkısı ve etkisi olacaktır, ama bazı insanlar ne kadar kitap okurlarsa okusunlar, kaç tane üniversite bitirirlerse bitirsinler; sevgiden, saygıdan, hoşgörüden, tevazudan, şefkat ve merhametten nasibini almamışlarsa, ahlakça, karakterce zayıf, çürük, eksiktirler demektir.

Yani diplomalar adam gibi adam etmediği bir yana, bu tür insanları da mumla arar hale geldik.

Adam gibi adamlar bulmakta zorlanılıyor.

Toplumun yüzkarası, ayıbı, kamburu olan o kadar çok insan müsveddeleri çoğalmış ki kime ne denileceği, nasıl denileceği bilinmiyor.

Haktan, hukuktan, adaletten, doğruluktan ve kültürden nasibini alamayan, diplomalı görgüsüz insanlar vardır, “yumurtadan çıkar kabuğunu beğenmezler” misali kendini hep üstün, kendilerini toplumun vazgeçilmezi olarak görürler.

Adam gibi adammış geçinen öyle insanlar vardır, kendinden aşağıları görmezler, zayıfları ezerler, yağlı göbeklerini kaşıyarak, yedikleri önünde, yemedikleri ardındadır.

Evet, adam gibi adam olmak kolay değil,

Anlayana sivrisinek saz, anlamayana davul zurna az.

Sizce de öyle değil mi?

Resim netten alıntıdır 

Kerim BAYDAK

kbaydak61-artan@hotmail.com