Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Ekim '07

 
Kategori
Gündelik Yaşam
 

Anne kedi ve kaybolan yavrusu

Anne kedi ve kaybolan yavrusu
 

Görende, aslında kar gibi beyaz olduğu halde, bakımsızlıktan griye dönüşmüş tüyleri ile sevgiyle karışık acıma hissi uyandıran sıradan bir sokak kedisiydi o.

Mahalledeki çocuklar sayesinde karnını doyuruyor ve yaşamını sürdürüyordu.

Sokak kedisiydi ama kediler için yakıştırılan nankör kelimesinden uzak, kendine yiyecek ve biraz da sevgi veren herkese sanki minnet duyacak davranışları vardı.

Geçtiğimiz aylarda hamile kaldı.

Çok geçmeden doğadaki anne adayı memeli her dişide meydana gelen değişiklik onda da ortaya çıktı. Kilo almaya ve memeleri sütle dolmaya başladı. Memelilerin insan olan dişi neslinde kimi zaman hamilelikte meydana gelen, psikolojik rahatsızlar – hamilelik sendromu, doğum sonrası bunalımı – onda da oluştu mu ya da oluşur muydu ya da hangi erkek kediden hamile kaldığını bilmediği yavrularını dünyaya getirmek istiyor muydu?

Aynı dili konuşmadığımız için bilemedim.

Bildiğim ve gözlemlediğim, kısa bir süre sonra tek başına, bir arabanın arkasında, sokakta 3 tane minik yavru kedi dünyaya getirdiği oldu. Bir de yavrularını sahiplenişi.

Ne mahalledeki çocukları ne de başka birini yanına yaklaştırmadı uzun bir süre.

Sabırla, özenle emzirdi onları. Anne olarak doğadaki görevini yapıyordu işte ve o sadece dişi nesle bahşedilen koruma güdüsüyle yavrularının yanına kimseyi yaklaştırmıyordu. -Aklıma oğlumu kucağına aldığım ilk dönemler geldi. Bizim mahallenin rengi beyazdan griye dönmüş kedisi gibiydim ben de. Sanki bebeğimi benden başka kimse daha iyi tutamaz, ona kimse benden daha iyi bakamaz gibi geliyordu o ara.-

Bir sabah günlük gazetemi almak için sokağa çıktığımda bizim kediyi acı acı bağırırken buldum.

Çaresiz bir şekilde miyavlıyor, özellikle arabaların altlarını ve etrafını kokluyordu.

Yavruların bulunduğu yere gittiğimde, üç yavrudan birinin olmadığını gördüm.

Bizim kedi yana yakıla, ağlamaya yakın bir miyavlamayla, kaybolan yavrusunu arıyordu.

Birileri mi almıştı yavruyu yoksa başka bir şey mi olmuştu?

Bilemedik.

O anda kedinin gözlerinde gördüğüm acıyı uzun bir süre unutamadım.

Anne kedinin yaşadıklarını aklıma, birkaç gün önce okuduğum bir haber getirdi.

“Bir anne evlilik dışı dünyaya getirdiği 10 günlük bebeğini arkadaşlarıyla birlik olarak döve döve, tekmeleyerek öldürdü.”

Okuyunca ürperdim. Neye üzüleceğimi şaşırdım.

18 yaşındaki bir genç kızın girdiği evlilik dışı ilişki ya da ilişkilere mi, dünyaya gelen bir “canın” yaşama hakkının hem de annesi tarafından elinden alınmasına mı, yoksa çöken ahlâk değerlerimize mi üzüleceğimi şaşırdım.

Ne diyeyim, sokakta doğurduğu yavrularına sahip çıkan bir kedi kadar olamıyor bazen bu “düşünen hayvan” dediğimiz insanoğlu!!!. Üstelik bundan yedi yıl önce gelmesini merakla beklediğimiz 2000’li yılları yaşarken!!!

 
Toplam blog
: 157
: 1671
Kayıt tarihi
: 12.10.06
 
 

İstanbul doğumluyum ama 20 yıldır Antalya'da yaşıyorum. 3 yaşında bir oğlum var ve eğitimciyim. Kend..