Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

16 Mayıs '17

 
Kategori
Anne-Babalar
 

Anneler Günü'nü sevmem

Anneler Günü'nü sevmem
 

Kızım ve Ben


Anneler günü yazısı yazmak zor geliyor bana.

Annesiz çocukları düşünüyorum hep. Aklıma Onlar geliyor. İçim buruluyor.

Çok istemiş, çocuk sahibi olamamış anneleri düşünüyorum. İçim eziliyor.

Hele bir de çocuğunu yitirmiş anneleri düşününce yüreğim kanıyor.

Öylesine yaralamış ki beni annesizlik, Anneler gününde annesine hasret çocukların özlemi, iki yüzü tırtıklı kör bıçak gibi midemi oymaya devam ediyor.

Anneler günü’nü sevemedim gitti.

 

Annenin nasıl  önemli yapı taşı olduğunu bilirim ama anne şevkatini hatırlayamıyorum. İlkokula başladığım çağda uzak kaldığım anneme çok sonraları yakınlaşınca; O artık benim annem değil, sevgili arkadaşım olmuştu.

Evlendim. Eşimin annesi annem oldu. Özlemim duruldu. Bir erkeği paylaşmanın sancısında, anne kız olmayı başardık. Annenin toparlayıcılığını, sıcaklığını sevgili kayınvaldemde buldum.

Çekirdek ailemi oluştururken, bana mükemmel bir örnek oldu.

Gün geldi, anne oldum. Şükür. İyi anne olmak içinde elimden geleni yaptım. Olabildim mi? Bu soruyu ancak sevgili kızım cevaplayabilir.

 

Erken yaşta ayakları üzerinde durma becerisi geliştirmek zorunda olan ben, farklı bir anne olduğumu  sanıyorum. Köşeleri olan ama esnek hareketlerle hayata çalım atabilen. Allahtan başka kimseden korkusu olmayan, kolay pes etmeyen. Aklına koyduğunu yapan bir kadınım.

Boynum kalın. Kendi işimi kendim görmeyi bilirim. Yüreğim kocaman. Kollarım açık. Sevgiyle kucaklamayı, şevkatle sarmalamayı bilirim. Yaşamın benden esirgediklerini, bulamadıklarımı içimdeki duygu bahçesinde yeşertim. Renk renk, değişik kokularda sevgiler dağıtırım.

Üretken, ailesine bağlı, kuralları olan, yumuşak başlı görünen ama içinde fırtınaları yağmurlarla bastırarak hayatın üstesinden gelen bir anne modeliyim.

Kızımla arkadaş olmayı seçtim. Biz O'nunla beraber büyüdük. İkimiz de hatalar yaptık. Sonrasında  süratle tamir edip, yolumuza devam ettik. Bildik ki et tırnaktan ayrılmaz.

Birbirimize karşı hep açık olduk, güven duyduk. Saygı, sevginin önünde geldi ilişkilerimizde. Hayatın travmaları bizi savururken, birbirimize sıkıca tutunduk.

 

Ve kızım da anne oldu. Şanslıydık. Biliyorum ki artık O beni daha da iyi anlıyor.

 

On beş gündür, televizyonlar Anneler Günü reklamlarıyla çalkalanıyor. Eskiden sadece alışverişe, hediye almaya yönlendiren yayınların içeriği biraz değişti. Bilmem farkında mısınız? Sevgi, saygı, değer bilme biraz daha öne çıkmış görünüyor.

Çocuklarımız, hediye, behiye ile geliyor. Gönlümüzü hoş ediyor ya da etmiyorlar. Peki, biz anneler ne istiyoruz? Çocuklarımızın iyi bir eğitim almasını, güvenli bir ortamda yaşamalarını, geleceklerine ümitle bakmalarını, genç yaşta toprağa düşmemeleri için gerekli politikaların üretilmesini… Yaşam güvencesi istiyoruz. Annelere verilecek en güzel hediye budur.

 

Başta ulu önderimiz ATATÜRK'ün rahmetli annesi Zübeyde Hanım olmak üzere,kaybettiğimiz, hatıralarını yaşattığımız annelerimize rahmet diliyorum.  Annelerin Anneler Günü’nü kutluyorum. Anne olmadan annelik yapanların gününü kutluyorum.

Yaşadığımız günlerin tamamı  biz annelere aitken, dağ gibi yüreğimizi tek güne sığdırmanın mümkün olmadığını biz anneler çok iyi biliyoruz

 
Toplam blog
: 15
: 167
Kayıt tarihi
: 04.03.11
 
 

Yazar, ressam, sanat editörü. Meslek Lisesinde okudu. İstanbul-İzmit Türkiye'de yaşıyor. Resim eğ..