Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

02 Mayıs '07

 
Kategori
Anılar
 

Annem ve ben

Annem ve ben
 

Şubattı galiba aylardan havaların en bulutlu ve puslusundan. Dershaneden çıkmış eve henüz varmıştım. Ayaklarım üşümüş, parmaklarım büzüşmüştü. Annem, "Oğlum soba alev alev, hemen arkasına oturuver de ısın, ben de çay koyduydum teminden. Bir de yufka açıyım sana arasına da peynir koyar yersin, bilirim pek seversin". "Annem" dedim içimden, "Allah seni benden eksik etmesin".

Attım defterleri bir kenara; hemen kuruldum sobanın yanına, har har sesleri ve yufka kokusunu duyunca acıkmış beynim daha da sabırsızlaşıp kendinden geçiyordu bile. Annem elinde tepsisi, sofra bezi ve malzemeleriyle geldi oturdu yanıma. Sobada kaynayan çaydanlığın altlığından fokurdayıp dışarı taşan sular sobanın üstünde cızıldırken, annem derslerimi sordu. "İyi" dedim anne, "bir aksilik olmazsa istediğim en iyi üniversiteyi kazanacam, İstanbul ya da Ankara". Annem her zamanki gibi sevinse mi sevinmese mi arada kaldı, "oğlum bak bizim ilçeye de üniversite gibi bişiy açmışlar diyolar, oraya gidip gelsen beni bir başıma buralarda komasan olmaz mı?" İçim burkuldu boğazım bir tuhaf oldu, "hayırlısı" dedim, "anne bakarız bi kolayına."

Yufka kokusu ortalığı sarmıştı, peyniri arasına koyunca ne de tatlı oluyordu nimet. Odanın ortasına annem sofra bezini sermiş önüme de peynirli yufkaları dizmişti, televizyonda da şirinler. Hiç bıkmadım ben bu çizgi filmden nedense. Bazen şirineyi düşünürüm, bazen kendimi şakacının, bazen sinirlinin, bazen de uykucunun yerine koyarım.

Annem sobadan aldığı çaydanlıktan bana çay döküyor, bardak dolmadan iki parmak boşluk var bi türlü alışamadım mereti sıcak içmeye, üstüne su koyuyor annem bir de dört kaşık şeker... Birden annem "eyvah!" dedi. "Noldu anne?", "eyvah oğlum, tüh tüh." "N'oldu anne?" "Şu geçen sana pazardan aldığım ayakkabıyla kazağı yıkamıştım. Sobanın kenarına kurusunlar diye koyduydum ama sararmışlar. Tüh gitti güzelim ayakkabıyla kazak. Hem de ne kadar da istemiştin bunları. Bak şimdi napcaz?" Evet geçen hafta almıştı annem onları pazardan. Adidas ayakkabıyla sabri özel kazak istemiştim arkadaşlara özenip, pek öyle huylarım yoktu ama, o gün içine işlemiş ki annemin pazarda asisas ayakkabıyla sabri sözel kazağı görünce ucuzunu buldum deyip almıştı beni sevindirmek için o haftaki zarzevat parasından kısarak.

İçim burkuldu, bir an duygulandım annemin bu fedakarlıklarını düşününce, bıraktım yufkamı elimden kalktım sarıldım anneme... Yüzümü omuzlarına sarmış göz pınarlarım çağlarken titredi sesim düğüm düğüm oldu boğazım, hakkını helal et anne çok üzüyom ben seni...

Not: Anneler günün kutlu olsun, Annem...

 
Toplam blog
: 13
: 547
Kayıt tarihi
: 02.05.07
 
 

Adım Muzaffer ama kısaca herkes Muzo der. Muz diyenlerde var beni kızdırmak için, arada kızsam da so..