Antalya'da Bir Sirk "İtayan Devlet Sirki"

Maksat ufaklığı gezdirmek ama o gezintiler ve ativiteler esnasında ben deniz de bir takım bilmediğim ve hiç ilgi göstermediğim şeyleri görmek ve bilmek durumunda kalıyorum.

Bir süreden beri Antalya’nın tam da merkezinde, Büyük Migros karşısındaki Aktur Park’ın yanına bir sirk çadırı kurulmuş. “İtalyan Devlet Sirki”. Gelip geçerken gözüm takılıyor. Hayli büyük bir çadır ve hayli tumturaklı.

Ufaklık sürekli olarak,
-“Ne zaman sirke gideceğiz baba?” diye soruyor ve ben de kaç zamandan beri atlatıyordum kendisini ve dün akşam artık kaçışın olmadığını fark ettim, başlama saati geldiğinde eşim de dahil olmak üzere kendimizi sirkin içerisinde buluverdik.

Ne yalan söyleyeyim, ilk kez sirke gidiyorum ve sirk sonrasında “keşke daha önce kurulan sirklere de gelseymişim” diye içimden geçirmedim dersem yalan olur.
Lakin kalp ve yüksek tansiyon sorunu olanlara tavsiye edilmez böyle bir aktivite. İnsanın kalbini yoruyor ve yormak bir yana sağa ve de sola çarpıyor.

Neler mi gördük sirkte?

Öncelikle Afrika’dan getirilmiş ve eğitilmiş olan aslanları gördük. Nefis hayvanlardı. Müthiş bir estetiğe sahiplerdi. O vahşi hayvanların nasıl da evcil hale geldiğini görünce insan ister istemez hayret ediyor.
Sonrasında midilliler sahne aldı ve her kamçı hareketi sonrasında birbirinden nefis figürleri icra ettiler.
Ya timsahlarla, su aygırına ne demeli? Müthiş bir gösteri de onlardan izledik ve ilaveten zebralar ve deve kuşları, birkaç tur atıp küçük bir gösteri yaptıktan sonra sahneyi terk ettiler.
Bu arada birkaç sirk görevlisi bir boğa yılanına sarılmışlar, seyircilerin arasında keyifle gezdiriyorlardı ve insanlar boğa yılanına dokunabilmek için adeta birbirlerini çiğniyorlardı.

Akrobasi hareketleri ise insanın nefesini kesen cinstendi.

İp üstünde cambazlık insanın kalbini durduracak gibiydi adeta ve ben bir ara kafamı kaldırıp da bakamadım bile.
İnce halatın üzerinde yürümek şöyle dursun, bisikletle geçiyorlar. Hadi bisiklet işi de bir yana, bisikletin üzerine üç kişi biniyor ve bu şekilde bir taraftan, bir diğer tarafa geçiyorlar. Aynı zamanda bisiklete binmek yetmiyormuş gibi bir de bisikletin üzerine sandalye koyup oturarak geçiyorlar.

Bir başka heyecan yaratan gösteri ise korku çemberiydi.
Merkeze bağlı olan bir çember hem merkez tarafından döndürülüyor ve hem de kendi ekseni etrafında dönüyor. Çemberin dönüşü esnasında gösteriyi yapan zat, çemberin üzerinde insanın kanını donduran ve insanı hayrete düşüren hareketler yapıyordu. Bir ara gözlerini bağlayıp o hızla hareket eden çemberin üzerinde, yüksek bir noktada ip atladı. E tabi ben deniz de hayretlerimi gizleyemedim.
Ya motorsiklet gösterisine ne demeli?
Üç adet motorsikletli gösterici yumurta şeklinde bir kafesin içerisinde son sürat dönüp durdular. Bu esnada es kaza bir birlerine çarpsalar, sanırım o kafesin içerisinde bulunan zatların parçacıklarını topluyor olurduk.

Tabut şeklinde ki cam bir fanusun içerisine bikini giymiş bir bayan gösterici uzanıverdi ve sonrasında ağzı kapalı, hasır sepetlerin içerisinden çıkan zehirli yılanları, adamın birisi eline alıp o fanusa yatmış olan kadının üzerine bıraktı. Tam beş adet yılan fanusun içerisinde yatmakta olan hanımın üzerinde dolaşıyorlar. Diğer izleyicileri bilmiyorum ama benim bir an için tansiyonum yükseldi. Ve o adam, evet o adam yine bir sepetin içerisinden çıkartmaya çalıştığı yılanı eli ile seyircilerin üzerine fırlattı. Bizim oturduğumuz yere beş metre kadar bir mesafeye düştü bizim yılan sandığımız şey, meğerse iplikmiş. E tabi haliyle bir gürültü koptu, sormayın gitsin. O esnada bizde paniye kapıldık ama, atılan cismin iplik olduğunu anlayınca o heyecanımız hemencecik yerini kahkahaya bıraktı.

Sirk deyince akla ilk gelen gösterilerden birisi kuşkusuz trapezdir.
Birbirinden güzel, nefis hareketlerin yapıldığı trapez gösterisi bizleri yerimize mıh gibi çaktı. Bayanların yapmış olduğu akrobasi gösterisi ise bir başka güzeldi. Bu bayanları izleyince insan düşünmeden edemiyor, “bunlarda acaba kemik yok mu?” diye.

Anladığım kadarı ile “İtalyan Devlet Sirki” bu işi çok güzel yapıyor.
Son derece güzel bir organizasyon gerçekleştirmişler.

Yaklaşık 2.5 saat süren sirk gösterisi bittiğinde düşünmeden edemedim, “Neden bizim ülkemizde sirk yok” diye.