- Kategori
- Kültür Turizmi
Antalya'da Mini City
Oradaki Işık Sönmeyecek O Bayrak asla İnmeyecek
1969- 73 arası Teknik Lisesinde burslu okuduğum Antalya’ ya 38 yıllık Ankara yaşantısından sonra, iki yıl önce tekrar dönüp yerleştik.
İki yıldır merak edip görmediğim harika köşelerinden birini, Mini City’ yi yağmurlu bir havada gezip gördük. Öylesine heyecanlandım ki okurlarımla paylaşmadan duramadım.
Antalya’nın dünya kenti olarak anılması boşa değilmiş. Mini City denilse de bana göre Mini bir Türkiye’yi yansıtan açık hava müzesi mutlaka görülmesi gereken bir mekan. Kızgın güneş altında nasıldır bilmiyorum ama zaman, zaman şemsiyeleri zorlayan yağmur altında gezmek çok güzeldi.
Antalya Karamanlılar Derneği olarak bu geziyi Antalya Büyük Şehir Belediyemiz Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığımızla birlikte iki ay öncesinden planlamıştık.
Özel gezi otobüsü O gün için bize ayrılmıştı. Yağmura rağmen bu fırsatı kaçırmak istemedik ama, yağmur var diye bize katılmayan dernek üyelerimiz bir ömürde az rastlanan güzel anları maalesef kaçırmışlardı.
Anıt Kabir'den, Urfa’nın balıklı gölüne, Etnoğrafya Müzesinden Safranbolu evlerine, Haydar Paşa Garından Mevlana Külliyesine, Hacı Bektaş Dergahından Nusretiye Camii ne, Sirkeci Garından Ankara Palasa ve İlk Meclise, Aya İrini Kilisesinden Çatal Höyük Evlerine, Sivas Gök Medrese'den Erzurum Çifte Minareli Medreseye, Pamukkale'den Aspendos Tiyatrosuna, Artemis Tapınağından Nicholas Kilisesine kadar ve burada saymakla bitmeyecek yüzlerce eserin minyatürünü aynı mekanda görmek şaşırtıyor insanı. Fotoğraflarla da olsa bir kısmını görmeniz için amatör fotoğraflarımı ve video kayıtlarımı da sizlerle paylaşmak istedim ama bunlar yetmez. Derneğimiz facebook sayfasında daha fazla fotoğraf ve video görebilirsiniz ancak internetten izlemek de aynı tadı vermiyor.
Bence bu harika Açık hava müzesinin adı Mini Türkiye olmalıymış. Dernek başkanı olarak üyelerimizle birlikte planlanan zaman diliminde gezmek zorunda kaldığım bu harika mekana en kısa zamanda tekrar gidip saatlerce inceleyeceğim.
Böylesi güzelliği Antalya’mız da sergileyen Büyükşehir Belediyemizi gönülden kutluyor ilk fırsatınızda Mini City Açıkhava müzesini gezmenizi öneriyorum.
Aynı gün Ak Deniz Sanayi sitesinde Atık heykel Müzesi ile Soba Müzesi’ni de gezdik. Onlardan da sadece birkaç fotoğraf ekleyeceğim, buradan anlatmakla bitecek gibi değil. Çünkü Antalya anlatılmakla bitmiyor ancak yaşanılıyor.