Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

28 Şubat '15

 
Kategori
Müzik
 

Antalya Devlet Senfoni Orkestrası'ndan "Vergi Haftası" konseri

Antalya Devlet Senfoni Orkestrası'ndan "Vergi Haftası" konseri
 

 

Antalya Devlet Senfoni Orkestrası, dün akşamki konserini “Vergi Haftası”na adayarak gerçekleştirdi.

Bu haftaki konser programında Edvard Grieg’in Piyano Konçertosu ve Gustav Mahler’in 4. Senfonisi vardı. İlk yarıda ADSO, dünyaca tanınmış Slovak piyanist Marian Lapsansky’ye eşlik etti ve E.Grieg, La Minör Piyano Konçertosunu seslendirdiler. Şef Alexander Rahbari, Başkemancı İbrahim Sezer’di.  Üç bölümlü bu güzel konçertonun  günümüzdeki tanınırlığı, 19. Yy. ın ünlü Fransız piyanist Raoul Pugno’nun eseri sıklıkla ve çok parlak bir yorumla çalmasına bağlanır. Grieg’in bu konçertoyu, yaşamının en mutlu döneminde yazdığı notu vardır kaynaklarda. Parlaklık, çekicilik ve duruluk gibi özellikler, konçertonun herhangi bir usta yorumcu katkısı beklenmeyen belirgin özellikleridir. R.Schumann’ın aynı tonda yazılmış piyano konçertosuna benzerliği de bilinen bir gerçektir. Hatta müzik marketlerde satılan kayıtlarda, iki konçerto aynı albümde (sıklıkla) görülmektedir.  ADSO ve solist sanatçı, bu güzel konçertoyu sıralanan niteliklerini sergileyerek çok güzel seslendirdiler.

Konserin ikinci yarısında yine muhteşem bir yaratı vardı; G.Mahler 4. Senfoni. Mahler, bu senfonisini 6 Ağustos 1900’de tamamlamış. Ve ilk olarak da, yine besteci yönetiminde 25 kasım 1901 tarihinde Münih’te seslendirilmiş. 4. Senfoni’nin esin kaynağı, bütün saflığı, el değmemişliği ile ‘çocukluk’tur. Bu kavram, ilk üç bölümde yer yer işlenen “Cennet’e Giriş” öyküsünden sonra, son bölümde, “lied” tarzında, çok daha somut ve yalın biçimde, adeta “ahiret mutluluğu”nu telkin edermişçesine işleniyor. Eserin bölüm başlıklarını da, bu açıklamalar ışığında Türkçe olarak yazıyorum: 1- Ölçülü-Acele etmeden, 2- Ilımlı bir devinim içinde-Koşmadan, 3- Sakince, 4- Çok huzurlu

İnsan sesinin de yer aldığı bu senfonide, Soprano Görkem Ezgi Yıldırım görev aldı. Eser, uzunluğuna karşın dikkat ve beğeniyle dinlenildi.

Altını çizmek istediğim önemli bir durum; Akşam saatlerinde yağmaya başlayan o Antalya’ya özgü şiddetli yağmura rağmen, Aspendos Salonu tamamına yakını dolu olmasıydı.(Fotoğraflarda, ‘ara’da çektiğim salon görüntüsünde durum anlaşılacaktır)

Vergi Haftası’na adanan konserde, konuk sanatçı Marian Lapsansky’ye çiçeğini  Antalya Gelir İdaresi Grup Müdürü Cemal Akpınar sundu.

Önümüzdeki hafta konserinde (6 Mart 2015 Cuma-20.30) Devlet Sanatçısı İdil Biret var. Şef, uzun yıllardır Antalya’da göremediğimiz değerli sanatçı Burak Tüzün. Programda Türk bestecilerin eserleri var. U.C.Erkin-Köçekçe, A.Pars-Piyano Konçertosu, U.C.Erkin-Senfoni -1. Bir bakıma, gelecek hafta Türk icracıları ve bestecileri akşamı olacak. Bir başka not: Ateş Pars Piyano Konçertosu bildiğim kadarıyla Antalya’da “ilk seslendirilişi”olacak. Belki de Türkiye’de ilk seslendirilişi!..

***

Yıllardır ADSO konserlerinde bir sorun çözülemedi; alkış!.. Her konser başlamadan önce nazik ifadelerle dinleyici uyarılıyor; “Bölüm aralarında değil, lütfen konser sonunda alkışlayınız” Ama ne yazıkki, mutlaka her konserde ‘inatla’ bölüm arası alkışları sürdürülüyor. Zaman zaman tebessüm eden yabancı sanatçılara tanıklık ettim bu davranış için. Bir başka önlenemeyen sorun da konser başladıktan sonra salona giriş-çıkışlar. Nasıl alkış konusunda dinleyici kusurlu ise, bu konser arası giriş-çıkışın da sorumlusu yöneticilerdir. Bakalım ‘sorunsuz konser’ olgunluğuna ne zaman erişeceğiz!

Kaynak: Dinleyicinin Kitabı, Üner Birkan

 
Toplam blog
: 355
: 1099
Kayıt tarihi
: 16.05.07
 
 

1960 Ankara doğumlu bir Çankırılıyım. İşimin burada olması nedeniyle, Antalya'da yaşamaktayım. Ti..