Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

01 Nisan '18

 
Kategori
Tiyatro
 

Antalya Devlet Tiyatrosu'nda Bir Başyapıt Windsor'un Şen Kadınları

Benim opera yaşamımda ilk tanıştığım eser olan ve 1967 yılında İstanbul Şehir Operası’nda izlemiş olduğum bir opera vardır, Otto Nicolai / Windsor’un Şen Kadınları. Konusunu ve adını W.Shakespeare’nin aynı eserinden alan bu operanın aynı addaki tiyatrolarını daha önceleri değişik kurumlardan ve değişik sahnelerde izleme fırsatı bulmuştum. Ancak, geçen hafta Antalya’nın iki kardeş kurumu olan ve Haşim İşcan Kültür Merkezi’nde etkinlikler yapan, Antalya Devlet Opera ve Balesi ile Antalya Devlet Tiyatrosu etkinliklerini izlemeye gittiğimde bir şok etkisi yaşadım. Prömiyeri geçen 21 Mart 2018 Çarşamba günü yapılan, ancak, benim 24 Mart Cumartesi matinesinde izleyebildiğim oyunda kalbim neredeyse duracaktı. Bu derce başarılı reji, hareket düzeni, oyunculuk, ansambl olarak şarkıcılık becerisini çok az gördüğümü itiraf etmek istiyorum. Oyunu izlerken kendi kendime, yoksa ben İngiltere’de bir Shakespeare tiyatrosunda mıyım diye soru sordum. Kendimi çimdikledim, kendine gel İsmail! Antalya’dasın işte, unuttun mu yoksa!

Cumartesi matinesine gitmiş olduğum Antalya DT’nin Haşim İşcan Kültür Merkezi'nde alt salonunda sahnelenen oyun başlar başlamaz, ne derece başarılı bir yapıt olduğunu hemen hissediyorsunuz. Perde açıldığında, sanatçıların bir opera korosu gibi seslendikleri girişle başlayan oyunda, oyunculuk yetenekleri ve hareket düzeni o derece mükemmeldi ki, en ufak bir ritim kayması olmadı. Hareketler, konuşmalar, ışık ve müzik son derece başarılı bir şekilde biri birini takip ederken hiçbir falso olmadı. Sanatçıların bireysel başarıları yanında, ansambl olarak da büyük başarı vardı. Ben bunu sanatçıların yetenekleri yanında, reji ve hareket düzeni becerisi olarak da kabul ediyorum. Nasıl bir orkestrayı, iyi bir şef başarılı bir yoruma ulaştırırsa, aynı şekilde, iyi bir reji de oyunun çıtasını yükseltir.

İçerisinde mizah, ritim, oyun içinde oyun olan 'Windsor'un Şen Kadınları'nı Haldun Derin Türkçeye çevirmiş, oyunu da Nesimi Kaygusuz yönetti.  Bu tiyatro eserinin yorum tarzı modern sitcomun öncüsü olarak kabul edilebilir. Windsor'un Şen Kadınları'nda oyuncu olarak Selim Bayraktar, Sedat Mayadağ, Murat Bölük, Oktay Gözpınar, Ömer Alper İzci, Remzi Kürşad Süren, Sidar Baran, Şükrü Gürel, İsmail Sabri Memiş, Okan Kağnıcı, Okan Güler rol aldılar. Dekor tasarımını Hakan Dündar, kostüm tasarımını Esra Selah, ışık tasarımını İzzettin Biçer, müziklerini Efe Ünal, hareket düzenini Nazlı Uğurtaş'ın hazırladığı oyunun sahne amirliğini de Yavuz Karakuş üstlendi. Oyun ve hareketler ne kadar mükemmelse, dekor, kostüm ve ışık tasarımları da aynı derecede başarılıydı.

Eserin baş kişisi olan Sir John Falstaff, önde gelen iki Windsor vatandaşının eşleri olan Bayan Page ile Bayan Ford'u baştan çıkarmak, kocalarının servetine konmak için Page ve Ford'a aşk mektupları yazıyor. Kadınlar mektupları okuduklarında, bu ölçüsüz ve haddini aşan duruma çok sinirlenip, kocalarından habersiz Falstaff'a bir ders vermek istiyorlar. Bayan Ford ve Bayan Page, Falstaff'ı her seferinde alaşağı ederek cezalandırmayı konu alan bir oyun.

Oyun içinde mizah, ritim, gibi öğelerin olması nedeniyle, Windsor'un Şen Kadınları oyununu, modern sitcomun öncüsü olarak kabul edebiliriz. Bu eseri oyun olarak repertuvara alan Antalya Devlet Tiyatrosu yönetimi başta olmak üzere, bu eserde görev alan tüm ekibi tek tek kutluyorum. Bana hiç unutamayacağım iki saat geçirttiniz, herkesin emeklerine sağlık diyorum. Bu oyun sadece burada kalmamalı, DT’nin tüm sahnelerini dolaşmalıdır. Bunu fazlasıyla hak etmektedir. Bence bu eser bir başyapıttır.

Antalya Devlet Opera Devlet Opera Balesi’inde de prömiyerini izlemiş olduğum Rossini’nin Evlilik Senedi operası için söylemiş olduğum sözü, Antalya DT için de tekrarlıyorum.

ANTALYA’DA GÜZEL ŞEYLER OLUYOR!

Tebrikler Antalya’ya.

İsmail Hakkı Aksu

 
Toplam blog
: 137
: 116
Kayıt tarihi
: 13.09.11
 
 

Ressam, dekoratör, araştımacı yazar. ..