Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

05 Ocak '14

 
Kategori
Gezi - Tatil
 

Antep'e Doyulmuyor, Antep'te Doyulmuyor

Antep'e Doyulmuyor, Antep'te Doyulmuyor
 

Çingene Kız


Yemeyi, içmeyi sevenler için ülkemizin pek çok köşesi cennet. Antep de o cennetlerin başında yer alıyor. Gezilecek müzeler, sokaklar elbetteki önemli; ama insanın başını döndüren en temel faktör kebaplar, baklavalar oluyor.

Antep gezimiz için akşam on suları şehirde olduk. Henüz otelimize bile uğramadan Bayazhan'a gittik. Burası otantik, modern karışımı bir yer. Tekrar gidersem akşam yemeği için tereddütsüz uğrayacağım durak burası olur. Oldukça rağbet gören bir yer, rezervasyon gerekebilir. Fındık lahmacun, gavurdağı salata, humus, atom, muhammara, simit kebabı, patlıcanlı kebap, patlıcan böreği gibi her biri birbirinden güzel lezzetler tattık. Alkollü içki içebileceğiniz bir yer.

Otelimiz İmam Çağdaş'ın hemen yanında bulunan:) Anadolu Evleri'ydi. Otel'i Yabancı Damat izleyenler hatırlayacaktır. Şahane bir atmosferi ve fena sayılmayan bir kahvaltısı var. Lokasyonu eski Antep'i gezmek için ideal.

İkinci günümüze kafamızda "yemek" fikriyle merhaba dedikten sonra sabah 8 gibi Metanet'e gittik. Otele yürüyüş mesafesinde, beyran içilmesi gereken çok meşhur bir mekan. Sabah sizi etrafa bakarken görenler "Metanet'i mi arıyorsunuz? Şurası" diye yol gösteriyor... Beyran güne peynir, zeytin ile başlayanlar için çok sıradışı bir lezzet; fakat Antep'e gelmişken yemeden dönülmemeli. Dopdoluydu ve 8 geç bir saat bile sayılabilir...

Daha sonra katmer yemek için Orkide Pastenesi'ne gittik. Koçak Baklava ile aynı hizada bulunan bir pastane. Katmer'i İstanbul'da da çok yemiştim ve bu kadar farklı olacağını hiç düşünmedim; çünkü yediğim yerler de Antep restaurantlarıydı; ama çok daha hafif ve lezzetli. Sadece bu katmeri yemek için bile Antep'e gidilir. Çok büyük geliyor, tatlıyı ne kadar severseniz sevin bir porsiyonu bir kişi bitirmeniz biraz sağlıksız olacaktır.:) Orkide'de semsek de yenilebilir. 

Daha sonra Zeugma Mozaik Müzesi'ne doğru yola koyulduk. Müze merkezde değil, araç şart. Hatay'da da mozaik müzesini gezdim, Antep'teki inanılmaz bakımlı kulaklık ve sinevizyon imkanları olan "ne müthiş bir kültürel zenginliğimiz var" dedirten bir müze. Umarım Hatay'daki de hak ettiği şekli alır.

Müzeden çıkınca inanılmaz bir coşku içindeydik, çünkü sıra Halil Usta'ya gelmişti. Halil Usta için en önemli nokta saat 14 gibi kapanıyor. Orada yemek yemeden dönmek yapılacak en büyük hatalardan biri, o yüzden kısa süreyle gidenler planı Halil Usta'ya göre yapmalı:) Burada küşleme, çoban salata, simit kebabı yedik tıka basa doyduk ve 15tl'lik bir hesap ödedik. Yöresel, salaş ve son derece lezzetli bir mekan. Zaten tıka basa dolu, biz kapanacak diye resmen koşmuştuk... :) 

Daha sonra Zincirli Bedesten, Bakırcılar Çarşısı, Baharatçılar Çarşısı gibi yerleri gezip alışveriş yaptık. Tahmis adındaki kafede menengiç kahvesiyle mola verdik. Menengiç kahvesi havaalanında sorun teşkil edebiliyor bilginize... Koçak'tan kuru baklava almayı ihmal etmedik.

Biraz dinlendikten sonra son durak İmam Çağdaş. Bütün gün yiyip içtiğim için tam tadına varamadım açıkçası... 

Antep insanın hem aklında hem midesinde yer ediyor. Şubat'ta tekrar gideceğim farklı keşiflerim olur umarım...

 
Toplam blog
: 3
: 1501
Kayıt tarihi
: 02.01.14
 
 

Kendime arşiv oluşturmak, yazı yazma alışkanlığımı arttırmak ve keyif almak için kurdum bu blogu...