Mlliyet Milliyet Blog Milliyet Blog
 
Facebook Connect
Blog Kategorileri
 

26 Ocak '14

 
Kategori
Güncel
 

Apolitik mi, o da ne?

Apolitik mi, o da ne?
 

Apolitik mi, o da ne?


Yeni şeyler üretmek, her zaman zordur! Hele söz konusu fikir üretmekse... Gerçekten benim fikir işçiliği olarak gördüğüm yazarlık, zor iş... Blog yazarlığı ise apayrı bir iş... Hele hele memur menşeli bir yazar olmak, en beteri! İğneden ipliğe her nesnenin siyasi malzeme olma potansiyeline sahip olduğu bir ülkede siyasete bulaşmadan fikir üretmeniz gerekiyor! Yerseniz yani... ;)

Türkiye'de her şey, bir şey olmadan önce "siyasi malzeme" olmak durumundadır. Ceket, saat, ayakkabı kutusu, ananas vs... ;) Hiç ama hiç ummadığınız bir nesne günün birinde siyasetin odak noktası olabilir. Siyasetin en üst noktasında dâhi göndermeler enterasan bir şekilde bu nesne üzerinden yapılabilir. Hâl böyle olunca siyasete bulaşmadan üretmesi gerekenlerin işi zorlaşıyor. Sanki gizli bir güç bizim apolitik olmamızı istemiyor! ;)

Kendi adıma kaç yazımı siyasete girdiğini düşündüğüm için yayınlamamışımdır, kaç konuyu ucu siyasete değer diye pas geçmişimdir Allah bilir! Mesela en son dershane meselesinde çok istememe ve alanım olması hasabiyle asıl benim yazmam gerekmesine rağmen yazı yaz(a)madım. Daha doğrusu yazdım ama konu siyasetin en üst perdesinde tartışıldığı için bozdum. E tabii bir şeye benzemedi! ;) Fakat yapacak bir şey yok, kanunlara uymak durumundayız. Kamuda çalışmayanlar ve gençler bu konuda daha özgür... Ama onun bile bir sınırı olmalı. En azından gençlerimiz için!

Hakikaten geçmiş yıllarda apolitik olduğu için eleştirilen gençler ultra politik olup çıktı. İşin komik yanı bu gençlerin çoğu "Politik nedir?", "Apolitik kime denir?" bilmez! ;) Abarttığımı düşünenler olabilir. Ama abartmıyorum. Gerçekten bu gençlerin çoğu savundukları şeylerin anlamını bilmiyor. Eğer biliyorlarsa neden 21. yüzyılda hâlâ üniversitelerde taşlı sopalı "karşıt görüşlü genç" kavgaları oluyor? Neden bu kavgalar Orta Doğu ülkeleri ve benzerlerinde oluyor? Ne yani Amerikalı, Avrupalı gençler siyasi kavramları bilmedikeri için mi taşlı sopalı karşıt görüş kavgalarına tutuşmuyor? Neyse...

Meşhur gezi eylemlerinde olduğu üzere hemen her siyasi olayın ortasında gençlerin olmasını gençlerin aydınlanmasına yorarak bu durumdan hoşnut olanlar da var bu durumun aydınlanmayla alakası olmadığını düşünüp hoşnut olamayanlar da. Şahsen ben hoşnut olmayanlardanım. Nitekim gençlerimizin politika diye soyundukları şeyin aslında politika olmadığını düşünüyorum! Onların ki daha çok tarafgirlik. Fakat bu tarafgirlik çok aşağı seviyelere indirgenmiş durumda. Öyle ki ülkemizde bir futbol takımının taraftarı olmak bile siyasi parti taraftarı olmaktan daha komplike bir iş hâlini almış! Mesela ben hem Fenerli, hem ADS'liyim. ;) Milli Takım vazgeçilmezimken Real Madrid'i ve kadrosunda Türk futbolcusu olan bütün yabancı takımları tutuyorum! ;) Nasıl, dediğim kadar komplike bir durum varmış değil mi? ;)

İşin şakası bir yana, bizim gençlerimiz politikacılık oynarken dünyadaki akranları neyle meşgul diye merak ettim. İmdadıma Twitter yetişti. Birkaç gün boyunca Twitter'da Türkiye ve dünyada neler Top Tweet olmuş diye takip ettim.  Sonuçlar ilginçti. ;)

Türkiye'de beş Top Tweet'in dördü siyasi içerikliydi. Bu tweetlerde gündeme ilişkin iddialar, yorumlar, yalanlar, hakaretler hatta küfürler paylaşışlıyordu. Dünya gündemindeyse beş Top Tweet'in ancak biri siyasetle ilgiliydi. Dünyada daha çok popüler sanatçılar için hayran tweetleri atılıyordu.

İşin aslı ne Türkiye'deki içi boş siyasi paylaşımların insanslığa bir hayrı var, ne de dünyadaki gibi dünyanın çok büyük bir bölümü için bir anlam ifade etmeyen sanatçılara düzülen övgü tweetlerinin... Ancak bilgi patlamasının yaşandığı çağımız düşünülünce bilgisizce siyasetçilik oynamak daha tehlikeli gibi geliyor bana! Gerçekten bir sanatçıya hak etmediği övgüde bulunmanız sizi, kısmen de onu bağlar. Ama ülke siyaseti üzerine ortaya atacağınız desteksiz fikirler herkesi bağlar. Yine de gençlere kızamıyorum. Sonuçta gizli bir güç apolitik olmamızı istemiyor sanki? ;) Ve korkarım bu gücün adı "sistem".  

 
Toplam blog
: 103
: 409
Kayıt tarihi
: 10.09.10
 
 

Kısaca kendimi tanıtacak olursam "Evlat, eş, baba, öğretmen, yönetici, yazar ve tabii ki okur." y..