- Kategori
- Aşk - Evlilik
Arada derede hayatlar
Türk toplumunda bizi, insan bir kere doğar bir kere evlenir bir kere ölür kültürü ile yetiştirdiler. Kimse evliliğe sonu gelsin diye başlamaz.
Günümüz insanı bencil.“Ben merkezci”, maddi çıkarları ön planda tutan, iş, kariyer, para gibi maddesel gereçler, yeni neslin olmazsa olmazları arasında. Dolayısıyla sevgi,saygı, aşk, hoşgörü, sadakat gibi manevi kavramların içi boş kalıyor. Bu yüzdendir ki, günümüz insanı doyumsuz ve mutsuz.
Ne hayallerle ne ümitlerle başlanıyor evlilik hayatına değil mi? Dünyanın evlenmeye hazırlanan ilk çifti kendimiz mişiz gibi hissediyoruz çoğu kez. Kendimizden önce kimse evlenmemiş gibi, kendimizden önce kimse bu coşkulu duygulara kapılmadı sanki! Derken zamanla dengeler değişiyor. Sular bulanmaya, algılar farklılaşmaya başlıyor. Ve sıkıntılı günlere merhaba!
Peki ama peri masalı gibi başlayan bu güzel günler, ne oluyor da bozuluyor?
“Nasıl toparlayabilirim”deki yaklaşım biçiminiz, sizi çözüme yöneltirken; “Ne oldu da böyle olduk”a odaklı çaba, detayda boğulmanıza; somut veriler bulamadıkça eşinizi suçlama alışkanlıkları geliştirmenize neden olur. Bu nedenle lütfen eşinizi suçlayarak olaylara bakmamaya çalışın. Karşınızda suçlu varsa, kendinizdeki neye göre işlerin yoluna girmesini sağlayacaksınız? Öyle ya! Suçlu zaten o! “Ben ne yapsam boş” gibi bir gizli düşünce, kendimizi değiştirme ihtimalimizi net olarak yok eder. “Sütüm kara” diyen insanlar olabilmek önemli evlilik ilişkisinde. Üstelik eşiniz de kendisinin kabahatli olduğunu düşünmediğine göre! Eyvahlar olsun gitti evlilik!
Sizi boşanma kararı almaya iten sebepler ne olursa olsun, boşanma kararınızı kesin olarak vermeden önce, aşağıdaki konuları gözden geçirdiğinizden emin olun;
1. Yaşadığım sorunların ve mutsuzluğumun sebebi evliliğim, başka sorunları evliliğime atfetmiyorum,
2. Evliliğimi kurtarmak için elimden gelen her şeyi yaptım,
3. Bu kararı uzun sürede ve etki altında kalmadan verdim,
4. Eşim de, ben de ilişkimize yeterince zaman tanıdık,
5. Çocuğumuz ve ben boşanma olayından etkileneceğiz,
6. Boşandıktan sonra ortaya çıkabilecek yeni sorunlarla başa çıkabilecek gücüm var,
7. Yalnızca eşimden boşanıyorum, çocuğumdan değil (özellikle babalar için),
8. Eşimin de benim de çocuğumuza ihtiyacımız var, çocuğumuzun hem bana hem eşime ihtiyacı var, o yalnız birimize ait değil.
Kararınızı kesin olarak verdiyseniz veya siz istemeseniz de eşiniz kesin olarak sizden boşanmaya karar verdiyse bundan sonrası için yol çizelgenizi hazırlamanız lazım.
Bir yuvadan size ait eşyaları toplamak mı daha zor yoksa başka bir çatıyı yuva yapmak mı? Sanırım ikisi de zor. Bütün alışmışlıkları geride bırakıp yeni alışkanlıklara yol açmak. Peki bu ayrılık sürecinden sonra ne yapmak lazım. İnanın herkesin sizin ayrılığınızla ilgili söyleyecek bir şeyleri olacaktır. Kimi zaman sizi üzecek kimi zaman destek göreceksiniz, kimi zaman herkesten ve her şeyden kaçmayı düşüneceksiniz. Aman acele etmeyin bir bakmışınız ki bir süre sonra insanlar sizi konuşmayı bırakmış kendine yeni dedikodu malzemesi bulmuştur bile. Siz bundan sonra ki hayatınıza yön verin.
*Geçmişinizi yargılamak sorgulamak yerine geleceğinizle ilgili planlar yapın.
*Ne iş yapacağınızı, nerede oturacağınızı çoğunuzu veya çocuklarınızı hangi okula göndereceğinizi düşünün.
*Hobi edinin mesela keyifli vakit geçirebileceğiniz arkadaş çevreniz olsun.
*Kendinizi boş bırakmayın. Boş bıraktıkça geçmişi sorgularsınız bu da size vakit kaybından başka bir işe yaramaz. Bırakın yaranız kabuk bağlasın yaranızı deştikçe iyileşemezsiniz.
Zaman hızla ilerliyor kendinizi geçen zamana teslim etmeyin. Besleyin kendinizi. Geriye dönüp baktığınız da ah vah çekecek çok az şeyleriniz olsun. Bize verilmiş hayat emanetini herkesin hunharca didiklemesine izin vermemeli, her anın tadını çıkarmalıyız.
EVLİLİK UMUDUN TECRÜBEYE KARŞI ZAFERİDİR.